3 parts Ongoing "Aslında yeterince ıslağım ama sen çok büyüksün." boşta olan eliyle eteğimi belime doğru topladığında olduğu yerde kalması için iki elimle kavramıştım eteğimi. "Bakalım yeterince ıslak mıymışsın?" dedi aynı ses tonuyla yemin ederimki ölecektim, bir adamın bu kadar mükemmel olması haksızlıktı. Özenilerek yaratılmıştı, ruhundan bedenine hatta kelimelerine kadar kusuru yoktu.
"Aslında ön sevişmeyle de alakası yok. İçime girdiğin ilk anlar hep zor oluyor, birkaç defa alışmamı beklesen yeter." diye konuştum, parmakları iç çamaşırımı yana doğru çekip kadınlığımla buluştuğunda zevk dolu bir inleme döküldü dudaklarımdan ve baygın gözlerle Ilgaz'ın aşık olunası yüzüne baktım. "Hızlı olacak, özür dilerim." diye konuştu parmağıyla ıslaklığımı dağıtıp beni seri hareketle okşamaya başlarken.
〄〄〄〄
Derler ki; Kırılmış her şey artık bir parça eksiktir. Tabak kullanılamaz, kalpte sızısı hatırlanacak bir iz kalır. Fakat istiridye işte o kabuklarıyla bile çok güzelken kabukları kırıldığında bir hazine ortaya çıkartır.
Çirkin ördek yavrusunun bir gün asil kuğuya dönüşmesinin hikayesi mi? Hayır, kuğu asaletinin zaten farkında. Kabuğu kırık bir istiridyenin hikayesi, kabuğuna tutunan kırık bir istiridyenin hikayesi.
Aslında 'O'nun deyimiyle: Tüm hasta parçalarından kurtulmuş ilkbaharın en güzel gül'ünün hikayesi.
İlkbaharın ilk gülünün hikayesi, ilkbaharın hırçın ilk gülünün hikayesi. Aslında sevgiyle kışın içinde karların altında açan bir gülün efsanesi.
〄〄〄〄
İstiridye gibi olman umuduyla: Kırıldığın an eksilmek yerine içindeki mücevheri ortaya dökmekten ibaret.