Paçasını kurtarmak için ortaya attığı yalanın onu bu kadar farklı noktalara sürükleyebileceğini hiç düşünmemişti öğretmen hanım. Çünkü atladığı ufak bir nokta vardı; kader. Doğu'da görev yapmak için yanıp tutuşan ve gönüllü olarak bunu yapmayı başarıp yaptığından büyük gurur duyan bir öğretmen. Peki öğretmenler yalan söyler miydi hiç? Vatan sevgisi her şeyden üstün gelen, vatan için öldüren ve uğruna ölmeyi bekleyen bir Türk askeri. Ya kendini bir anda bir yalanın baş rolü olarak bulursa? Peki ya yalanlar gerçek olur muydu? Eski adı "Gönüllü Aşık"