Düştüğü kör kuyunun dibinden gördüğü o ürkütücü ışıkla gökyüzüne el uzatan bir genç kız.
Ona uzanan ele aşktan tereddüt eden bir adam, tuttuğu elin yumuşaklığına ve baktığı gözlerin derinliğine vurulursa...
Aşk olur mu hiç?
Aşık olur mu?
İmkansızlığı sofralarında kaşıklar mı iki aşık?
Peki ya karşı koyar mı kader?
Sahip çıkamadıkları aşklarına tüm ağırlığıyla sahip olur mu koca mecra?
Kainat şahit olur mu bu imkansız aşka?
Yoksa aşkın cehenneminde kavrulur mu bu iki korkak aşık?
Ümit yeşerir, aşk yanar mı efkardan?
Lâl olmuş diller konuşursa bu sefer, oynar mı yerinden, paslanmış kalpler?
Yeniden yanar mı Küllenmiş Kırmızı?
Alev göğe kadar vurur, Tufan, savurursa fırtına da gecenin tozlarını, karanlığın şahitliğinde birbirlerine olan aşkı delice itiraf ederse iki aşık.
Sevişirse kalpleri delice...
Peki ya sonra.
Toparlanır mı dökülen hayatları..?
✿ ♡ ✿ ♡ ✿ ♡
Sen bana, Adem ve Havva' nın cennette yediği yasak meyve gibisin...
15.07.2017™
Şehvet ve tutku için aşık olmak mı gerekliydi?Atlas Kuzey bekarlığa veda partisinde hiç sevmediği bir kadına dokunarak aslında şehvet ve tutku için sadece aşkın değil nefretin de yeterli olduğunu öğrenicekti.
Seçil Sezgin'le şehvet , tutku ve nefretin içiçe olduğu bir hayata istemeden de olsa adım atıcak , bağımlısı olucaktı.