Story cover for YAŞARKEN ÖLMEK ADINA-GOOGLEKİTAPLAR'da- by _YunusEmre_
YAŞARKEN ÖLMEK ADINA-GOOGLEKİTAPLAR'da-
  • WpView
    Reads 5,819
  • WpVote
    Votes 178
  • WpPart
    Parts 2
  • WpView
    Reads 5,819
  • WpVote
    Votes 178
  • WpPart
    Parts 2
Complete, First published Nov 30, 2016
"Geçmişin ağır bedelini bugün ödemeye var mısın?"
  
   Hayat,geçici,kısa,amansız bir yolculuk. Nefes alıp verdiğimiz her an hayattan bir bir eksiliyor ve yavaş yavaş ölümün o serin kollarına kendimizi bırakıyoruz.
  
   Peki karşımıza en yakınımızın geçmişinde yaptıklarını en ağır bedelle ödetmeye çalışan biri çıksa ne yapardınız? Sürekli peşinizde olan,çevrenizdekileri bir bir alan ve hayatı size dar etmeye çalışan biri. İşte bu sorunun cevabı bu kitapta.
  
   Barbaros kırklı yaşlarda, bir altmış  boylarında ,esmer,kahverengi gözlü, seyrek saçlı, huysuz birisiydi. Yıllar öncesinde zorunlu olarak girdiği esirgeme yurdundan kaçmış hayatın olumsuz şartlarına göğüs germiş ve kendi çabalarıyla bir kaç okul okuyup en sonda mezar bekçiliğini seçmiş.
  
   Bu kitapta hayatı belli bir düzen içerisinde giden Barbaros'un yaşadığı dramatik aksiyonları okuyacaksınız. İyi okumalar. 
08/12/2017 Gizem-Gerilim #95
16/12/2017 Gizem-Gerilim #79
25/12/2017 Gizem-Gerilim #35
All Rights Reserved
Sign up to add YAŞARKEN ÖLMEK ADINA-GOOGLEKİTAPLAR'da- to your library and receive updates
or
#189kötülük
Content Guidelines
You may also like
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
56 parts Ongoing
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
You may also like
Slide 1 of 10
YARALASAR(Kitap Oldu) cover
ÂFİTAP cover
Aysu(Gerçek ailem) cover
MAHKUM cover
DƏLİXANA cover
EDHO cover
SOYADINDA ZİNCİR cover
Crathall-taekook cover
TERAZİ  (TAMAMLANDI) cover
5. seviye cover

YARALASAR(Kitap Oldu)

56 parts Ongoing

"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.