Yasemin Kokusu
  • Reads 443,676
  • Votes 27,043
  • Parts 59
  • Reads 443,676
  • Votes 27,043
  • Parts 59
Complete, First published Dec 03, 2016
Hep onu sevdim.

Ama kabul etmem gereken tek gerçek vardı; Aras başkasının vahasıydı. Onda hüküm süren, onda çiçek açacak olan başkasıydı. Aras bana çiçek açtıramazdı, Aras ruhumun çölünü yeşile bürümekten uzaktı. Çünkü o bütün suyunu, tüm havasını tek bir çiçeğe heba etmişti. İşte bu onun için direnen yanlarımı bile kana buluyordu. Ummak samanlıkta iğne aramaktan farksızdı. Aras Yasemin'i asla unutamayacaktı. Yasemin onun topraklarında açmış tek çiçekti ve daima öyle kalacaktı.

Ama onu sevdim. 

O ise başkasını sevdi. Ölüm onları ayırsa bile sonsuza kadar da onu sevecekti. Çünkü ölüm sevdiklerimizden ayırıyordu bizi belki, ama sevgilerimizden koparamıyordu. Ve bazen kendi kalbiniz de dahil olmak üzere hisseden her şeyi ellerinizle parçalama arzusuna kapılıyordunuz. Bazen her şeyi yok etmek istiyordunuz, bir tek onun dışında. Yalnız o hariç.

Ben onu çok sevdim! 

Birini çok sevdiğiniz zaman, birini kendinizden geçecek kadar çok sevdiğiniz zaman bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmazdı. Olamazdı. Adı aşk olan bir yaranız varsa daima kanardı. Durmazdı.

"Bazı yaralar ömrümüze nakış gibi işlenmiştir." dedim yavaşça. "Onlar ne yaparsak yapalım hep aynı yerdedir." 

Aras benim ömrümün tek nakışıydı. O benim hep aynı yerde kalacak yaramdı.
                                                                                       ***
Bu hikayedeki tüm kişi ve olaylar hayal ürünüdür. Fakat bu hikayedeki bütün acılar ve gözyaşları gerçektir.
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add Yasemin Kokusu to your library and receive updates
or
#105hüzün
Content Guidelines
You may also like
AŞK MEŞK VE SAÇMA SAPANLIKLARI (#2) by NurdanKeles
34 parts Complete
O aldatıcı mutlu son gerçeklerine yeterince inanılmıştı. Muhteşem tanışma, sevimli birliktelik, mükemmel bir düğün ve son yazısı yazılırken, çiftin aşk dolu öpücükleri... Film yavaşça sonlanır ışıklar açılır ve film orada biterken, o filmi izleyen bir çift gerçek dünyalarına dönmek için yerlerinden kalkıp evlerine gider. Gerçek dünyanın beyaz atlı bir prensi yoktu. Mükemmel bir prensesi de yoktu. Gerçek dünyada yemek yapan hem iş kadını hem ev kadını Gül Oyalar vardı ve tabii çalışan ve eve geldimi yemek bekleyen, hiçbir şeyden memnun olmayan bir de Mertleri verdi. Onların gerçek olduğuna inandıkları aşkları vardı. Ve tabii kavgaları ve tabii hakaretleri ve tabii her şeyin üzerini kapatıp hayatlarına devam edecek alışkanlıkları... Sonra gökyüzü gündüzken güneşi, geceyken ayı, gerçekleri görebilmeleri için onlara ışıklı bir yol sundu ve gerçekleri görmeleri bir beş senelerini aldı. Gerçekleri gördükten sonra da bu evliliklerini Aşk Meşk ve Saçmalıklar uğruna bitirmeyi tercih ettiler ve kendilerini bir anda özgür buldular. Çok sonrasında ise; hayatları yeni düzene ayak uydurması için yeni alışkanlıklar edinmeye başladılar. Hayatlarına girenleri kabul etmeye başladılar. Yeni aşklara kollarını açtılar. Ve hayat bu sefer onların gerçekleri görebilmesi için ne güneşi ne de ayı onların üzerine sunmayacağını göstererek onlardan uzak başkalarına verdi ışıklarını... Şimdi gerçek aşkın ne olduğunu, gerçek dünyanın nasıl olduğunu ve inandıkları tüm gerçeklerin yok olduğunu görme vaktiydi. Gül Oya ve Mert'in yenidünyasına adım atarken, yeniden yaslanın arkanıza çünkü bundan sonra olanlar artık Aşk Meşk ve Saçma Sapanlıkları!
You may also like
Slide 1 of 10
LAFÜGÜZAF cover
Çilem cover
orenda +21 cover
İGAP 2  Ben de İdealim!.. cover
Kırağı ve Ateş cover
Kalbini Aya Ver cover
Siyahın Kelebeği (Kitap Oldu) cover
İSPANYOL PRENSİ | TEXTİNG cover
AŞK MEŞK VE SAÇMA SAPANLIKLARI (#2) cover
YARA İZİ  cover

LAFÜGÜZAF

31 parts Ongoing

*** "4 yaşımda imkânsız olmuşuz biz." dedim, ağlamamaya çalışarak. "İmkânsız?" diye sordu, sorgu dolu bir ifadeyle. "Değil miyiz?" diye sordum. İstesem de sesimin titremesini engelleyememiştim. "Değiliz. Olsaydık benim karım olmazdın." dedi. *** Her gece bahçede oturuyor, karanlık gökyüzünde ışıl ışıl parlayan yıldızları seyrediyorum. Seni aklıma getirmemeye çalışıyorum, seni aklıma getirmemeye çalışınca bile seni aklıma getirmiş oluyorum. Ben aslında seni unutmak gibi bir ihtimali bile, seni unutacağım derken yok ediyorum. ***