Mavi
  • Reads 170
  • Votes 58
  • Parts 10
  • Reads 170
  • Votes 58
  • Parts 10
Ongoing, First published Dec 12, 2016
Mature
Ada hayatının zor günlerini üstün başarıyla geçen ,mavinin diliyle konuşan,kendince mavi orangutan kılıklı, tehlikeli ,zeki ,zengin bir kraliçe .
O yaşadığı ortamın fırtınasına hazır bekliyordu .Ve o sonrasında fırtınayı kendi oluşturacağından bihaberdi.


•••••••


Burada işler karışıktı çok karışıktı , biri diğerine oyun oynarken kendisinin ayakta uyutulduğundan habersizdi. Kimin hangi taş olduğundan hepsi biharberdi , kimi kendini üstün bir taş bilirken piyon olabiliyordu . Herkes birine vuruyor ve onu yenmeye çalışıyordu fakat kimsenin tahmin edemeyeceği birşey oluyor ve vurulan taş sonu görmeye başlıyordu derken oyunu lehine çevirmek için yavaş ve sağlam adımlar atmaya başladı .Adım seslerini kimsenin ruhu duymuyordu . Sonu kendine boyayacaktı , son MAVİ olacaktı ...



Falan felan ekşiyın ,mizah,gerilim ve bol gizem ... SİZLERLE







"Hep erkekler güçlü olacak diye birşey yok . Güç kasa bakmaz beyler . Üç raundun dördünüde almaya bahse girerim."

                                Ada Demirağ 










Uyarı : Argo içerik içerir ! +13






_kitabımı üşenmeyip okuyan değerli okurlarım seviliyorsunuz ,saygılar ..! _
All Rights Reserved
Sign up to add Mavi to your library and receive updates
or
Content Guidelines
You may also like
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
55 parts Ongoing
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
Hacker by Son_anka
87 parts Complete
"Kahretsin! Bu nasıl bir sistem!?" Sinirle arkama yaslanıp ellerimle yüzümü avuçladım. Saatlerdir sisteme giriş yapmakla uğraşıyordum ama bir türlü giremiyordum. Sistemleri fazla kuvvetliydi. Hemde bir şirkete göre fazlasıyla kuvvetliydi. Bu daha çok şüphelenmeme neden oluyordu. Tam tekrar deneyeceğim sırada telefonum çaldı. Arayan Maske idi. Telefonu hızlıca açtım. "Ne buldun?" Ses değiştirme cihazını kullanıyordu. Bu yüzdende sesi çok cızırtılıydı. "Daha giriş yapamadım." Yürek yedim belki de ama doğruyu söylemiştim. "Şafağa kadar kayda değer bir şey bulamazsan kendine kaçacak delik ara." "Efendim, sistemleri çok güçlü. Normalde bu kadar uzun sürmezdi. Lütfen, biraz daha süre verin." "Sana yeterince süre verdim." "Bir gün daha efendim. Lütfen." Telefondan cızırtılı sesler gelmişti. Sanırım nefes veriyordu. "Yarın şafağa kadar vaktin var." Bir şey dememi beklemeden telefonu suratıma kapatmıştı. Hızla tekrar işe koyuldum. Umarım yarın şafağa kadar kayda değer bir şey bulabilirim... (Bu kitabı okuyan/okuyacak olanlar size başta saçma gelse de sonradan ileriki bölümlerde ne olduğunu, neden olduğunu açıklıyorum! Çok saçma, bu ne ya, ne alaka, tarzında yorumlar yapmadan önce sabırla diğer bölümleri okumanızı rica ediyorum! Arada sırada yine de saçmalıklar olabilir, ki bu çok normal bir sürü kitapta var, onlar içinse şimdiden özür dilerim!) * 17/02/2023 Notu: Kitap düzenlenmiştir! *
You may also like
Slide 1 of 10
YARALASAR(Kitap Oldu) cover
Crathall-taekook cover
Kelebeğin Ömrü Kısalıyor  cover
12:30 SEANSI cover
Cehenneminden Alacaklıyım +18 cover
OYUNCAK MÜZESİ (+18) cover
Mafya'ya Mahkum +18  (BxB) cover
Hacker cover
KUZEY (+18) Düzenleniyor  cover
MAHKUM cover

YARALASAR(Kitap Oldu)

55 parts Ongoing

"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.