Tuvalin yanında duran küçük yuvarlak masanın üzerindeki silindir şeklindeki boya kutusu yan bir şekilde düşmüş ağzından yere, yerden metal kutuya damlıyordu "şıp şıp şıp". Genç kadın derisindeki gül işlemelerini göze sokmak istercesine giydiği siyah şortu esmer bacaklarını ortaya seriyordu, kollarındaki pusula dövmeleri bacaklarını görmeyen biri için ürkünç bir denizci havası katıyordu. Bir eli karnının üzerinde diğer eli ise tuttuğu viski şişesiyle yatağının yanındaki duvarda yaslanmış bir şekilde sızmıştı. Bugün yılın ilk günüydü, bugün onun 26. yaş günüydü. Kapı ürkünç ve tiz bir şekilde ittirilerek açıldığında iş arkadaşı gördüğü görüntü karşısında şaşırmamıştı,o bu görüntüye kesinlikle aşinaydı. Ayağındaki deri kahverengi botlarını beton zemine çarpa çarpa yerde sere serpe sızmış arkadaşının yanına ilerleyip başucunda çömeldi, "Sana kaç kere daha o pis ayakkabılarınla bu odaya adım atmaman gerektiğini söyleyeceğim?" Genç kadın elindeki viski şişesini sallayarak yavaş bir şekilde yanına bıraktı "Seni bir daha bu konu hakkında uyarmayacağım." Son sözünü söyleyerek çıplak ayaklarını yere sürter bir hareketle kendine çekerek ayağa kalktı. İş arkadaşı ayakkabılarını çıkartıp genç kadını yanına giderek boş eliyle omzunu sıktı "Bugün için izinli olduğunu biliyorum ama çok önemli bir dosya açıldı, üstler özellikle senin gelmen için ısrar ediyor." İş arkadaşı damlayan boya sesinden rahatsız olmuş bir şekilde boya kutusunu düzeltirken yan gözlerle montunu giyen genç kadına bakıyordu, o boyalarına, resimlerine dokunulmasını sevmezdi. "Hazır mısın?." Genç kadın elini ve yüzünü yıkadıktan sonra kendine gelmiş gibiydi sadece üzerinde biraz mayhoşluk hissi vardı. "Çıkabiliriz Tuana." evden çıkarken o kadar dalgındı ki onu gözetleyen adamı fark etmemişti.All Rights Reserved
1 part