Saadet Çıkmazı 🌼 [YAKINDA]
  • Reads 884
  • Votes 75
  • Parts 2
  • Reads 884
  • Votes 75
  • Parts 2
Ongoing, First published Jan 12, 2017
Bir mahalle düşünün, sabah kaldırımlarında güneş ışıklarının dans ettiği... Evlerinin çatılarıda kedilerin kuşları kovaladığı... Sabah evinden çıkan herkesin birbirine selam vermeden geçmediği... Dükkanının kepengini duasız açmayan esnafı... Sek sek çizip oynayan, ip atlayan, boş arsalarında top peşinde koşturan, misket yuvarlayan çocukların doldurduğu sokakları olan...

Kapısının önüne hasır serip oturan teyzelerin çekirdek çıtladığı... Genç erkeklerin başının yerde gezdiği, gönüllerinde yazılandan başkasına gözlerini değdirmediği... Kızların gözlerinin köşe başlarında kaldığı, bir köşeden sevdiği çıkacak diye saatlerce balkonda oturduğu... Kısacası sıcacık, sevgi dolu, cıvıl cıvıl bir mahalle hikayesi...

Burası Saadet mahallesi... Evet evet hepimizin bildiği sıradan bir mahalle. Ama bizim mahallemizi diğerlerinden ayıran, çıkmaz olması. Doğru duydunuz. Saadet mahallesinin, çıkmaz bir sokağının sakinleriyiz biz. Belki de bu yüzdendir buraya Saadet Çıkmazı denilmesi. Çünkü buraya bir kez girip buranın havasını soluyan, çekip gitse bile,  birgün  mutlaka geri döner.

Burası Saadet Çıkmazı... Aşkı büyük yüreklerin, Ağır abi tavırların, ellerinde tesbih racon bilenlerin, nicelerinin kulaklarını şenlendiren Orhan Baba'nın nağmelerinin dört bir köşede çınladığı bir mahalle...

Okumaya hazır mısınız?
All Rights Reserved
Sign up to add Saadet Çıkmazı 🌼 [YAKINDA] to your library and receive updates
or
#109furkan
Content Guidelines
You may also like
GECENİN İZİ by hisssizyazar
39 parts Ongoing
Yağmur yağıyor, her yeri sel alıyordu. Sokaktaki insanlar ıslanmamak için oradan oraya koşuyor, trafik arabalar sayesinde tıkanıyordu. Şemsiyesi olan insanlar rahat bir şekilde yolda yürüyordu. Şemsiyesi olmayanlar ise şanssızdı. Yağmurdan ıslanmamak için korunacak yer arıyorlardı. Şemsiyesi olmayan, elinde kalın hukuk kitapları, üzerindeki deri ceketi ile rahatça yürüyordu İzem. Acelesi yoktu. Islanmayı seven biriydi. Küçükken babası onu sokağa attığında yağmurun altında kendi kendine eğlenir, biriken suların üzerine zıplardı. Uzun kahverengi saçları ıslanıp birbirine karışmıştı. Elindeki hukuk kitapları çantasına sığmadığı için elinde sımsıkı tutuyor, ıslanmamaları için boynundaki kahverengi atkıyı kitaplarına siper ediyordu. İzem Karasu. Üniversite son sınıf öğrencisiydi kendisi. Yirmi üç yaşında, geleceğinin hayallerini kuran ve başarılı bir savcı olmayı hedefleyen bir hukuk öğrencisiydi. Son yılının bitmesine ve mezun olmasına sadece aylar kalmıştı. Metro durağına inen yürüyen merdivenleri görene kadar normal hızda yürümeye devam etti. Yürüyen merdivenler gözüne çarpar çarpmaz adımlarını hızlandırdı. İzem dışarıdan çok sert görünürdü. Bakışları her zaman insanlara nefretle bakardı. Oysaki sıcakkanlı biriydi. Sevdiklerine karşı çocuksu olurdu. Merhametli ve sevecendi. Soğuk olduğu insanlara acımazdı. Metro durağına geldiğinde metro gelmişti bile. İnsanlar birbirlerini ittirerek metroya ulaşamaya çalışıyordu. Sanki birbirlerini itmeseler metroya binemeyecek gibi bir halleri vardı. .....
You may also like
Slide 1 of 10
AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18) cover
İMDADIM cover
Berdel +18 cover
GECENİN İZİ cover
Sarmaşık [BxB]  cover
ZORA SARILDIK/TAMAMLANDI cover
🌼PAPATYA 🌼(Düzenlenecektir) cover
Kara Gül  cover
Kaybolan Yıllar| Asker & Savcı cover
Fındık Tarlası cover

AYNI BIÇAĞIN SIRTINDA (+18)

65 parts Ongoing

Çok istediği bölümü kazanmak için çok çalışmış ve sınav sonucunun açıklanmasını büyük bir sabırsızlıkla bekleyen genç bir kız. O çok beklediği sonucun açıklanacağı günün gecesi, sadece eğitim hayatını değil, tüm yaşamını etkileyecek olaydan bihaberdi. ⏳ "Ben seni tanımıyorum," dedim, soğukça. "Tanıyacaksın," dedi, sakince. Konuşma tarzında beni rahatsız eden bir şey vardı. "Daha çok zamanımız var."