"Huzurum"
"Gözlerine baksam, ağlasam, kimsesiz kaldığımda kimsem olur musun?.
Gel desem prangalanmış olsa ayakların koşar mısın?
Dünyam yıkılsa dünyam, uyuduğumda rüyam, uyandığımda kokusunu aldığım olur musun?
Görmez olduğumda gözüm, yaralandığımda merhemim olur musun?
Tek başına herkesim olur musun?
Parada pulda tahta gözüm yok. Bir tek gözümün kaldığı hurim olur musun?
Ardında saklandığım, kucağında uyuduğum,
Annem, babam, sevdiğim, kadınımmmm, birtanem, gültanem, olmayan herşeyim olur musun?
Düştüğümde tuttunduğum, tuttunduğumda tam olduğum, eksikliğim, tamamlandığım olur musun?
Gözlerimden akan yaşlara engel olamıyordum. Ben. Ben ilk defa mutluluktan ağlıyordum sanırım. Etrafdaki herkes, çoluk çocuk herkes bize bakıyordu. Etrafımızı insanlar kapatmış. Önümde Efken ve inanılmaz sözleri ile evlenme teklifi.
İşte tamda şuan ölsem sanırım bende dünyanın en mutlu insanı olarak ölürdüm.
Evlilik aşkı öldürür diyorlar, Benim hayatım olur musun?
Tekbir aldığımda cemattim, dualarıma amin diyenim olur musun?
İstemem bir başkasını tanımak, herkesin sonu olur musun?
Al özgürlüğümü iki dudağının arasına, seni herkesle değil, herkesi seninle kıskandırdığım olur musun?
Sadece evimin değil, ahiretimin kadını, sadece kadınım değil yüreğimin annesi, son durağım olur musun?
Diğer yarım, tamamlayanım olur musun?
Kire bulanmış şu dünyada en temizim, incim, gelincik çiçeğim, kızımın annesi olur musun?
Bak bir güvercin kalbi gibi yüreğim ürkek. Umuduma üfkesen sanki sönücek. Son kalem ha düştü ha düşecek, kalbimi fetheden, sevdamın leylası, aşkımın fatihi olur musun?
Hani diyorlar ya aşkın gözü kör, aşk yalan diye; Ben sana aşığım. İki gözüm tek doğrum olur musun?
Efken HAZAR ağlıyordu. Herkesin içinde ağlayarak bana hayatının başrolü olma teklifini yapıyordu.
Kısacası İlkim, Sonum,
Hayat hiç bir zaman adil olmamıştı. Bazı insanlar vardı, kendi yağında kavrulan elinde ki ile yetinebilen. Bazı insanlar vardı elindekinin değerini bilmeyen hep daha fazlasını isteyen.
İşte Korel ve Yusuf'un hikayesi böyle başladı. Elindekilerle yetinmeyi bilmeyen bir ailenin enkazı altında tanıştı bu iki genç. Kaderin bir cilvesi mi denilir bilinmez ama geçmişin tozlu sayfalarından geleceğe taşınan hayatlar bir kez daha tutundu birbirine!
Ne Korel istedi geçmişi hatırlamayı ne Yusuf istedi geleceği kanlı geçmişle boyamayı ama kader bir kez daha onları geçmişin kanlı hatıraları ile yıkadı. Genç kız durmadı, pes etmedi. Kapalı kapılar ardında duran geçmişi eşeledikçe eşeledi. Korel tüm sır perdelerini birbir aralarken ardında duran gerçeğin sadece kendini dipsiz kuyulara atmayacağını çok geç anladı. Kendiyle birlikte Yusuf'u da yaktı, yıktı!
İşte her şey doyumsuz bir adam ile başladı!