"-Bizi takip etmeyi artık bırakır mısın? Sapıklığını başka kişilerde sergile. Senin gönül eğlendireceğin tiplerden değilim. Benim çocuğum var anladın mı?" Luhan elini tuttuğu oğlunu kucağına alıp yürümeye devam etti. "-Bakın... Ben sapık değilim. Çocuğun yanında öyle şeyler söylemeyin. Sadece sizinle konuşmam gereken gerçekten önemli şeyler var." Siyah saçlı adam onların önüne geçip tekrar Luhan ile konuşmaya çalışmıştı. "-Sokakta gördüğün herhangi biriyle nasıl önemli birşey konuşabilirsin ki?" Luhan konuştuktan sonra karşısındakinden cevap beklemeden yürümeye devam etti. "-Benim için sokaktan geçen birisi değilsiniz. Yaklaşık bir aydır bu günü bekliyorum. Bak ben o çocuğun çok büyük bir ihtimalle babasıyım anlıyor musun? Önce DNA testi yaptırmam gerek eğer benim oğlum çıkarsa uzun bir konuşma yapmamız gerekecek. Ben o geceden sonra o kişiye numaramı bırakmıştım bu tarz birşey olursa diye. Ama o kişi beni bir kez dahi aramadı. O kişinin sen olduğunu çok iyi hatırlıyorum. Bakışların, duruşun, fiziğin, yüzün o kişiyi fazlasıyla anımsatıyor. Hatta seni gördüğüm anda tanıdım diyebilirim. Seninle daha önce yattığıma eminim fakat o çocuk benden mi orası biraz sıkıntılı işte." Luhan duyduğu şeylerle kaskatı kesildi. Çok sevdiği oğlu gerçekten barda sarhoşken olmuştu ve uyandığı zaman yanında bir telefon numarası vardı. Luhan'sa kendini sürtük gibi hissettiği için numarayı parçalara ayırıp atmıştı. O an aklından hamile kalabilme ihtimali gibi birşey geçmemişti ki... Luhan o geceden sonra bir daha kimseyle yatmamıştı. Bu yüzden kalp atışları hızlanmıştı. Bu adam doğruları söylüyorsa kesinlikle babası oydu. Şimdi diğer baban öldü dediği beş yaşındaki oğluna nasıl anlatabilecekti ki gerçekleri?All Rights Reserved