O çok güzeldi. Kusursuz. Masum. Acılarına inat harika bir gülüşü vardı. Kokusu. Kokusu bağımlılık yapıyordu. O papatya gibi kokuyordu. Onunla tek ortak noktamız küçük yaşta,ailemizin gözümüzün önünde öldürülmesiydi. Ben hayattan koparken,o daha çok bağlanmıştı hayata. Ben ailemi kaybetmeden önce iyi bir çocuktum. Onlar gidince hayattan kopmuştum. Ailemi öldürenleri,öldürerek rahatlayabileceğimi düşünmüştüm. Ama aksine her gece daha fazla vicdan azabıyla kavruluyordum. Onu tanıdıktan sonra değiştim. İyileştim. Yaralarımı sardı. Onun gizli yaralarını bulup ben sardım. Şimdi onsuz olamazdım. Onu kaybedemezdim. Çünkü o benim umudum,hayata tutunma sebebimdi. Tüm hakları 'hayallerim' adlı çekmecedeki,mavi kaplı defterin son sayfasında saklıdır. 24.01.2017All Rights Reserved
1 part