Atılan tokatın sesi hala ikisinin de kulaklarında yankılanırken gözleri bir kez daha buluştu. İlk kez kadının gözleri de adamın öfkesine eşlik ediyordu. Bu adam ona binlerce kötü söz söylemiş, onu her fırsatta aşağılamış, ondan nefret etmiş, iğrenmişti. Bir çok kez ona bağırmış, insanların önünde hareketleri ile kadını rezil etmişti. Ama bu çirkin kadın bir kez bile olsun ona karşı gelmemişti. Ne yaparsa ona boyun eğmiş, söylediği her hakareti kabul edip, umursamamıştı. Bir dakika öncesine kadar. Adamın saniyeler önce söylediği tek kelime kadının varlığını öfkeyle harmanlamıştı. Adam gözlerindeki belirgin bir nefretle karısına bakarken hayatında ilk kez bir kadına vurmak istedi. Bu yüzünü kaplayan gözlüğüyle, üç tane iğrenç beniyle ve her zaman sıkı topuz yaptığı saçlarıyla çirkin kelimesinin hayat bulmuş hali olan karısından bu hareketi beklemiyordu. Hele de çenesini kaldırarak ilk kez ona meydan okuyup o cümleyi söylediğinde adam söylediği söz yüzünden pişman olmaya başlamıştı. Yine de kendinden taviz vermeyerek kadının söylediklerinden sonra arkasını dönüp çıkışa yönelmesini izledi. "Boşanma evraklarını avukatımla yollarım," demişti ona arkasını dönmeden önce. İlk kez ona karşı gelmesi yetmezmiş gibi sahte evliliklerini de bitirmek istiyordu. Üstelik genç adam bu gece evliliklerini gerçek yapmak istediğini itiraf edecekti ama o kelimeyle her şeyi mahvetmişti. Bu kitap 24.01.2000 tarihinde dünyaya gözlerini açmış olan arkadaşım Ş.Lyudmilaya ithaf edilmiştir. Tarih:24.01.2017