Koskoca salonda artık başbaşaydılar. Birbirlerinden habersiz, olacaklardan habersiz öylece çaylarını yudumluyorlardı. Gözleri kesişti ilk önce hemen ardından da kalpleri. İnanın bana sadece bir çift göze bu kadar hayat yükleyebilirsiniz. Bu kadar yaşanmışlık. Bu kadar sevgi. Bu kadar kırgınlık. Her zaman dediğim gibi: tanıyordum sanki bu gözleri, görmüştüm daha önceden. Fakat beklenmedik bir çığlık koptu adamın yüreğinden. Bir tek kız mı duydu bunu yoksa diğer herkez sağır mıydı? İki ayrı beden artık bir bütün olmuştu...
★☆★
"Ne oldu yine" dedi gülerek. Ses tonu bile bir uyuşturucudan farksızken bu gülüş tamamen intihar sebebiydi. Gülerken göz kenarlarının kırıştığını biliyor muydu? Veya yeni çıkmaya başlamış sakallarının içindeki o çukurluğu? Ya da işine düşkün bir ustanın işini özenle yaparken ortaya çıkardığı sanat eserinden farksız gülüşünü? Hayır hayır kesinlikle içlerinden en iyisi sımsıcak gülüşünün içindeki o samimiyetiydi. Kesinlikle. "Senden nefret ediyorum, Clark"
(Seni seviyorum, Clark)
"Senden nefret ediyorum, Walker"
(Seni seviyorum, Walker)
Ben : anneni ara.
Oğuz:ne ?
Ben: sen sinem teyzenin oğlu değil misin?
Annen onu aramanı söylüyor.
Oğuz : peki bunu o niye söylemiyor ?
Ben : şarjı bitmiş?
Oğuz : şarjı bitmişse ben onu nasıl arayacağım peki ?
Ben yazıyor...
Ben çevrimiçi...
Ben : bir dakika oha doğru?
Şarjı bitmişse nasıl arayacaksın ?
Oğuz : bu küçük detayı yeni fark etmen gözlerimi yaşarttı.
Ben : sen bana Altan altan laf mı soktun ?
Hayırlı bir evlat olup annen ara demeden arasaydın böyle olmazdı 🙃
Oğuz : şimdi de sen mi bana laf sokmuş oldun?
Ben : haspinAllah sınanıyorum herhalde , git ara ne bilim ben ya.
Laf filan da sokmuyorum ayrıca.
Oğuz : sen kimsin ?
Ben: komşunuz ?
Oğuz : komşumuz kim?
Ben : evine gelseydin bilirdin.
Oğuz :geldiğim zamanlarda oldu ama tanımıyorum seni ?
Ben : o da senin kayıbın olsun hayırsızlığı bırakıp evine uğrarsın artık belki ?
Oğuz : bu aralar sanmıyorum.
Ben : benim ruhumda hayırsızlık diyorsun.
Oğuz :hayırsız olsaydım bu vatanı korumak için canımı feda etmezdim.
Ben :ne ?
Oğuz: tek hayırsız ben değilmişim anlaşılan , komşusunun oğlunun mesleğini bilmeyen bir komşu kızı.
Ne üzücü.
Tanışalım yüzbaşı Oğuz Türk...