--------Sadece renkli kısım, hayatın gördüğü tek tarafı aydınlık taraf olan Bahar, beklenmedik bir haberle karanlık tarafın ufacık bir kısmına aralar gözlerini. Tekrar aydınlığa dönmesi için, birini, bir kişiyi hayata tutundurmak zorunda. ----------------- --------Yaşadıkları altında ezilen, hapishanenin dört duvarından yeni çıkan ve 5 yıldır beynindeki kurşunla mücadele eden genç adam, gökten hızla yağan dolu gibi hayatının ortasına düşen genç bir kadının ısrarlarını boşa çıkarıp, 6 ay sonunda ölecek mi yoksa tedaviyi kabullenip hayatına devam mı edecek?--------------- Birbiri için mücadele edecek olan iki gencin aşkı, bir tümörü ve bir kurşunu yenebilecek mi? "Peki ya ölmek? Size cazip gelen fikriniz bu mu?" "Ben zaten ölüyüm. Sadece dünyadaki yerimi yitiririm hepsi bu." Başımı iki yana salladım bir defa daha. Yaşadıkları ona ölümü sevdirecek kadar ağırdı demek ki. Onu dinlemek, neler yaşadığını bilmek istiyordum ancak kırması oldukça güç betonlar örmüştü kendine. "Lütfen, beyninizde kurşunla zaten daha fazla dünyadaki yerinizi koruyamazsınız. Hayata bir şans daha verip tedaviyi kabul etseniz?" pekala, güzel bir giriş mi yaptım bilmiyorum. Onun aklındakileri basit cümlelerle silecek kadar sihirli değildim belki ama biraz zaman işime yarayabilirdi. Hatta baya bir işime yarayabilirdi. Bu kez o kafasını iki yana salladı. Yeşil gözlerini açık perdelere çevirip uzun uzun baktı. "bu perdeleri görüyor musun? Onlar gibiyim işte ben. Çekilmemle insanları karanlıkta bırakabilirim." "Çekilmeyin o zaman, herkesi aydınlıkta bırakın." Güldü. Sanki komik bir şey söylemişim gibi tepki vermişti. Elimde olmadan çatıldı kaşlarım. "Ben çoktan çekilmeye başladım," bana doğru bir iki adım attı. "beni hayata bağlayan bir şeyler var mıdır ki?" dedi tek kaşını kaldırarak. Nefesim kesilecek gibi olsa bile ona yansAll Rights Reserved
1 part