Bütün diyârlara hükmeden ,
Kimseyi sevmeyen , kalbi kinle ,
kibirle beslenen , Sadece iyi
varlıkların ruhlarından oluşan ve sonsuza dek vâr olucak olan kutsal kemiklerden yarattığı iskelet kuşuna sevgisini köle eden bir vampir .
Adı ° HENNA °
Ona tapan Hançer şehri varlıkları kendisine --KaN PrEnSeSi -- ünvânını bahşetmiştir .
Bu şehirde sadece kötüler barınabilir . Tüm kötü yaratıkların kalplerine Dev varlıklar olan Homtitanların kızgın ateşte dövmüş olduğu , Kibirle harmanlanmış hançerlerle mühür vurulmuştur .
Hançer şehrine giren , kalpleri iyiliğe bürünmüş olan bütün varlıkların adım attığı Harzan sınırlarından sonrasında ölüm peşlerine takılır . Ve ebediyen bedenlerini acı sarar .
İşte ,HENNA 'yı alt edip Hançer şehrini ele geçirmek ve bütün zararlı varlıkları iyilikle kutsayıp ebediyete gömmek için yola çıkan Ay prensi Carlos , HENNA ' nın zulmüyle savaş edebilir mi ? Yada HENNA hissiz kalbini duygularla körükleyebilirmi?
BU KURGUDA BOLCA VAMPİR BULUNMAKTADIR!!
Bilincim yavaş yavaş açılırken beraberindr korkunç bir baş ağrısıda getirmişti. Göz kapaklarımı zorlukla kaldırarak etrafa baktım, hava henüz aydınlanmamıştı. Göz ucuyla saate baktığım da beşe gelmek izere olduğunu fark ettim. Hiç uyumamıştım ama uykum baş ağrım yüzünden sonuna kadar açılmıştı. Ayrıca üzerimde hâlâ elbisem vardı.
Kısık bir iniltiyle bacaklarımı yataktan sarkıttım ve çıplak ayaklarımın soğuk fayansa değmesine izin vererek alt kata indim, mutfakta birkaç şey atıştırdım ve ağrı kesici içerek tekrar odama döndüm.
Ardımdan kapıyı kapattım ve yatağıma adımladım, fakat duyduğum hırıltılı nefes sesleri beni duraksattı.
"Kim var orada?" Diye fısıldadım, hâlâ kapıya yakın olduğum için elim ışık düğmesini aramaya başladı, duvarda elimi sürtmeye devam ederken bulamadığım için içimden küfürler ediyordum.
Elim aniden sert bir şeye değdiğinde irkildim ve arkamı döndüm...
Duyuru!!
Arkadaşlar kitapta 25. Ve 26. Bölümlerin yeri karışık ve düzeltemiyorum, ona göre bakarsınız bölüme.