Story cover for Bir Damla Aşk ("AŞK'ın Yolu Bir" Serisi #2) by AslimAk
Bir Damla Aşk ("AŞK'ın Yolu Bir" Serisi #2)
  • WpView
    Reads 5,972,171
  • WpVote
    Votes 3,387
  • WpPart
    Parts 1
  • WpView
    Reads 5,972,171
  • WpVote
    Votes 3,387
  • WpPart
    Parts 1
Complete, First published Nov 20, 2013
Karşısındaki adamın gözlerinin içine baktı onu anlamaya çalışarak; ama bir türlü başaramıyordu bunu. Anlayamıyordu işte onu...

"Unut gitsin," dedi belki de bininci kez. Demesi kolaydı aslında, kendisi için uygulaması imkânsızdı işte. Genç adama unut diyordu ama kendisi nasıl unutacaktı bilmiyordu genç kız. İlk aşkını, ilk erkeğini ve hatta... Aklına gelenle gözlerini acı içerisinde yumdu. Her şey çok güzel olabilirdi oysa. Mutlu olabilirlerdi; eğer sevdiği kadar sevilseydi!

"Unutamayacağımı biliyorsun! Benimle evlenmeni istiyorum,'' dedi adam. Sesi hiç olmadığı kadar kararlı çıkıyordu bu sefer.

Mavi gözlerini tekrar adamın yakışıklı çehresine dikti. Neden ısrar ediyordu ki sanki bu kadar? Sevmediği ve hiçbir zamanda arkadaşça duygulardan fazlasını beslemeyeceği bir kızla neden evlenmek istiyordu? Sırf o sebep yüzündense, evlenmeden de halledilebilirlerdi o sorunu.

"Evlenmeyeceğim!" Oturduğu yerden hızla kalkarak çantasını eline aldı. "Seninle olmakla büyük bir hata yaptım, evet haklısın; ama bundan daha da büyük bir hata yaparak, sırf vicdanını rahatlatmak isteyen bir adamla evlenmeyeceğim. Kalbinde bana karşı bir damla aşk bulunmayan bir adamla evlenmeyeceğim.." 

Bu son sözlerinden sonra hızlı adımlarla ayrıldı kafeden genç kız. Daha genç adama sırtını döner dönmez, süzülmeye başlamıştı inci taneleri yanaklarından. Elinde değildi... Çok seviyordu. Her şeyden çok; ama olmazdı... Onun başkasını sevdiğini bilirken onunla evlenemezdi.
All Rights Reserved
Sign up to add Bir Damla Aşk ("AŞK'ın Yolu Bir" Serisi #2) to your library and receive updates
or
#140yasin
Content Guidelines
You may also like
Karanlığın Tutsağı +18 by lyrdaas
46 parts Ongoing
"Benden kaçabilirsin sanıyorsun, ama adımların nereye giderse gitsin, gölgen yine bana ait. Adını bile fısıldamadan yaşayamam; sen, kendini unutsan bile bende kalacaksın." Alpay Aras Demirkıran "Onun karanlığında boğulmakla, onsuz yaşayamamak arasında kaldım... ve galiba ikincisi daha korkutucu." Simay Altan Gazeteci olan Simay, kimsenin cesaret edip eline alamadığı dosya üzerinde çalışmaya başlar. Bu dosya, kimsenin dokunmaya cesaret edemediği mafya patronu Alpay Aras Demirkıran'ın dosyasıdır. Bunun hayatındaki en büyük haber olacağını sanıyordu. Oysa bu, hayatını geri dönüşsüz bir şekilde çalacak adamla tanışmasının başlangıcıydı. Sigara dumanı, yağmur kokusu ve tehlikenin çekici yüzü... Simay, her adımda daha çok karanlığa çekiliyordu. Ve bazen, en büyük hata; gerçeği ararken, onu koruyacak olanın aynı zamanda seni mahvedecek kişi olmasıydı. -Kesit- "Sana olan bu his," diye başladı, parmakları kucağındaki tenimi okşarken. "Bu, sadece bir aşk değil. Bu, benim varoluşumun tek nedeni. Sen, benim son sığınağım, ilk ve tek zaafımsın." Aras... Bu adam... O, bir mafyaydı. Kanlı elleri, karanlık sırları ve tüm dünyayı yönetme gücü vardı. Ama bana baktığında, o kehribar gözlerde gördüğüm şey... o, dünyanın en büyük zayıflığıydı. Ve o zayıflık, bendim. ​Bana "zaafım" demesi... Bu, bir milyon dolarlık mücevherden daha değerliydi. Onun laneti bendim... Eğer ben onun ilk ve tek zaafıysam, oda benim son ve tek sığınağımdı Ve biliyordum ki, bir gün o zaafı için dünyayı yakarsa, ben o alevlerin içinde gülümseyerek yanacaktım. Not:Bu kitapta bol bol smut içerik olacak yani +18 sahneler, argo kelime küfür vb. şeyler ön planda. Rahatsız olanlar okumasın lütfen.
EMANET by aysegulkalayzengin
51 parts Complete
Bebeği lösemi olan Arslan ile kardeşinin beyninde tümör olan Ayşegül, çaresizlik dolu bir dönemde kaderin ağlarını örmesiyle karşılaşır. Onların çaresizlikten başlayan zoraki evlilikleri, acaba güçlü bir aşka yuva olabilecek miydi? "Sakin misin?" diye sorduğunda, iyice yaklaştı. "Sakinim." Onun sözlerinden cesaret alarak, dudaklarıyla dudaklarına dokundu ama ansızın yüzüne yediği tokatla, şaşkına döndü. Ayşegül'ün tedirgin bakan ela gözleri, kırpışan kirpiklerinin altında fazlasıyla masum duruyordu. "Özür dilerim." "Önemli değil... Şimdi ben seni tekrar öpeceğim ve sen bana tokat atmayacaksın." "Sen öpeceksin, ben tokat atmayacağım." "Aynen öyle..." "Tamam." "Öpüyorum." "Öp..." "Tokat yok?" "Tokat yok." Arslan, dudaklarını hafifçe onun dudaklarına değdirdiğinde, Ayşegül istemsizce geri çekildi. Onun gerilemesiyle, Arslan ona doğru yaklaştı. "Kaçarsan olmaz." "Kaçmamam lazım, evet!" "Ayşegül, sakin kal..." "Sakinim. Gayet sakinim!" Karısının titreyen ellerini tuttu ve dudaklarına götürüp öptü. Onu yatıştıracak başka bir çare bulamamıştı. Onun derin bir şekilde nefes almasıyla, rahatlamaya çalıştığını gördü ve tekrar denedi. Dudaklarını onun dudaklarına yakınlaştırdı ve ansızın Ayşegül'ün onu öpmesiyle şaşkınlığa uğradı. Geri çekilen Ayşegül, telaşla söylendi. "Çok pardon! Sen öpecektin, ben tokat atmayacaktım! Ben yanlışlıkla öptüm!" Arslan, kıza şaşkınca baktı. Bu kız gerçek miydi? "Biz öpüşmeye bu kadar zaman harcadıysak, gerisi..." diyen Arslan, geri çekilip önüne döndü. Ne yapsaydılar acaba? Sakin yaklaşınca, becerememişlerdi. Bir anda mı olsaydı? Bir de onu denemek isteyerek tekrar karısına döndü ve ansızın dudaklarına yapıştı. Uzun öpücüğü, nefes almak adına sonlandığında, tekrar yanağına yediği tokatla şaşkınlığa uğradı. "Ayşegül, tokat yok demi
You may also like
Slide 1 of 10
GÜN DOĞUMU cover
KAHVE KOKULU ADAM ✔ cover
SAUDADEM cover
Esnaf İşi Aşk (I-II-III) cover
Karanlığın Tutsağı +18 cover
KOF  cover
MALKOÇOĞLU cover
Gölgeler Uzandığında cover
EMANET cover
İZLEM cover

GÜN DOĞUMU

83 parts Complete

"Birbirimize en yakın olduğumuz an, Gün doğumu." Baran ARSLANOĞLU: Bir şehre sahiplik yapan gözü kara,delikanlı bir adam. Mardin'in en büyük aşiretinin başı, Baran Ağa'sı. Roza KARACAN: İstanbul'da doğup büyümüş azimli,çalışkan bir kadın. İstanbul'un en büyük hastahanesinin güzide kalp cerrahı,doktor Roza'sı. 🍁 Planladıkları bir hayat onları bir araya getiremezdi. Getirse bile onlar istemezdi. Baran evleniyordu. Sevdiği kadın ile mutlu bir yuva kurmaya hazırlanıyordu. Roza doktorluk hayatında yeni bir o kadarda iddialıydı ve büyük kariyer hedefleri vardı. Bir de kendisini canından çok seven sevgilisi. Fakat hayat biz planlar yaparken başımıza gelenlerden ibaretti. Kendi irademiz ile kurduğumuz hiçbir plan kaderimizin önüne geçemezdi. Ve Kader; Onları bir araya getirmeye kararlıydı. Hem de çok kötü şartlar altında. Roza,Baran ile tanışacaktı, ona sevdiği kadının ölüm haberini vermek için. Baran,Roza'nın peşini bırakmayacaktı. Sevdiği kadının ölümüne sebep olduğu için. Fakat yine habersizlerdi. Onlar ölümün pençesinde dolaşırken, kader son kozunu oynayacaktı. Ve yapılan hiçbir plana dahil olmayan,ortaya ateş gibi düşen bir evliliğe kurban gideceklerdi. •Yayımlanma tarihi : 31/08/2018