Lyralotus
Karanlık bazen dışarıda değildir insanın içindedir. Alara, her gece aynı kâbusun içinde boğulurken, gerçeğin rüyalar kadar ürkütücü olabileceğini öğreniyor. Çizimlerinde huzur ararken, ellerine sinen mürekkep artık bir sığınak değil, geçmişin izlerine dönüşüyor.
Babasının gölgesiyle dolu bir evde, sessiz bir savaş veriyor. Her kelimesi susturulmuş, her hayali yargılanmış bir kız... Ama içindeki ses artık susmak istemiyor. Karanlık onu çağırıyor - belki yok etmek, belki de özgür bırakmak için.
Bir gün her şey değişiyor. Bir yabancının sesi, alışık olmadığı bir sıcaklık ve kalbinde uzun zamandır hissetmediği bir titreşim... Belki bu kez kader, sadece acı yazmak istemiyor.
Ama aşk, bazen bir kurtuluş değil; yeni bir sınavdır.
Ve Alara, karanlığın içinde bir ışık bulduğunda, o ışığın her şeyi yakabileceğini çok geç fark edecek.
Karanlık başlıyor ama bu kez içinde bir kalp atıyor.