Herkes köşesini kapmış iyi ama ben nasıl büyük adam olacağım?
Bir tek seni bana çok gördü dünya.
İyiler bu savaşı kaybetmiş, peki ben nasıl büyük adam olacağım?
Kötü olmak seni geri getirir mi acaba?
Kalbim yine üzgün, seni andım da derinden
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden
Yorgun ve kırılmış gibi en ince yerinden
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden
Senden boşalan bağrıma gözyaşları dolmuş
Gördüm ki yazın bastığımız otları solmuş
Son demde bu mevsim gibi benzim de kül olmuş
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden
Koynumda çırılçıplaksınız
Şehir, akşam ve sen
Aydınlıgınız yüzüme vuruyor
Bir de saçlarınızın kokusu.
Bu çarpan yürek kimin,
Sesleri soluklarımızın üstünde küt küt atan
Senin mi şehrin mi akşamın mı yoksa benimkisi mi?
Akşam nerde bitiyor, nerde başlıyor şehir?
Şehir nerde bitiyor, sen nerde başlıyorsun?
Ben nerde bitip nerde başlıyorum?
Bundan böyle ne vakit bir yangından artakalan,
İsle kararmış bir şair gölgesi görsen
Başıboş, duran, susan, içinden yanan:
Ya da bir kız kardeş, ağlayan kekliğine,
Uzak ve göğsünde klarnet sesiyle dolaşan.
Birisini seviyorsan onu öldürme demek kolay.
Oysa her âşık önce kendine sonra yanındakine cellat.
Ve aşkta ölümün bir anlamı vardır, görklü kılınan.
Bozulsun diye im.
Her ateş önce yanını yoklar sevgilim.
“Kafam yerinde değil, her şey bulanık ve görüşüm yok denecek kadar az. Yanımda yine sen, tekrar sen, sen ve sen. Bomboş sokağın ortasında, ortalıkta canlılığa dair bir iz de yok. Tabii bizden başka atan kalp olmadığından ortam rahatsız edici olacak ki bir şarkı tutturuyorsun dudaklarınla.
Sen ilk öptüğüm, dokunduğum.
Hakkında durmadan hayaller kurduğum.”
Ignore User
Both you and this user will be prevented from:
Messaging each other
Commenting on each other's stories
Dedicating stories to each other
Following and tagging each other
Note: You will still be able to view each other's stories.