Önce Eş [BL]

Teşekkür Hediyeleri ¦ chptr 9

Cariye Qiu'nun az önce bastırdığı gözyaşları, "anne" diyişini duyunca aktı, "Annen işe yaramadığı için. Ben cariye olmasaydım, bu kadar çok zorluğa katlanmak zorunda kalmazdın." Bu yıllarda, kendi oğlunun saygı gösterdiğini görmek ve başkalarına "genç efendi" demesi gerekiyordu. Ve çocuğu ona "Anne" demek istese bile, bunu önce başkalarının farkında olmadığından emin olarak yapmak zorunda kalacaktı. Hissettiği acı, diğerlerinin anlayamayacağı bir şeydi.

Cariye Qiu, aslen Jiangnan'da etkili bir tüccar ailesinin ilk eşinin kızıydı. Qiu ailesi, Kuzey Marki'nin gücünü ödünç alarak iş üzerindeki gücünü genişletmek için onunla, Kuzey Marki ile evlendi. Başlangıçta, kendi hesaplarını hesaplama becerisiyle kazandığı Kuzey Marki'nin iyiliğine güveniyordu. Böylelikle konakta günleri huzur içinde geçirebildi. Marki'ye titizlikle hizmet etti, sadece oğlunun iyi yaşayabilmesini istedi. Ama bugünlerde, çok sevdiği çocuğu, imparatorluk sınavı için gereken niteliklerden mahrum bırakıldı ve acımasız bir Wang Ye ile evlendi. Nasıl hâlâ nazikçe seslenirdi? Nasıl şikayet etmezdi?

: Soylu eşler genellikle evin idaresine yardımcı olurlardı, bu yüzden muhasebe ve benzeri konularda yardımcı oluyordu.

Önceden cesur ve neşeli annesinin böyle olduğunu gören Mu Hanzhang'ın kalbi, son derece ağır olduğunu hissetti, bu yüzden çok kilo vermiş olan annesini kollarına aldı: "Wang Ye ile evlenmek iyi bir şey olabilir. İmparatorluk mahkemesine (bir bilim adamı olarak) girebilmek, her şeyin huzurlu olacağı ve hayatın sorunsuz olacağı anlamına gelmeyebilir. Annem neşelenmeli; Aksi takdirde endişeleneceğim."

⊱ ────── {•♡•} ────── ⊰

Dönüş yolculuğunda Mu Hanzhang sessizdi. Elleri, Cariye Qiu tarafından kendisine verilen 100.000 gümüş değerindeki banknotlarla dolu avuç içi büyüklüğünde bir çantayı kavrıyordu.

"Bunlar, Qiu ailesi tarafından her yıl verilen temettüler. Çoğunu biriktirdim. Bu evde işe yaramaz, hepsini senin için biriktirdim. Kraliyet ailesi derindir ve o kişi seni şimdilik şımartsa bile, seni sonsuza dek çok sevemez. Bu aynı zamanda biraz daha rahatlamamı sağlayacak."

: kar payı

"Jun Qing?" Soğuk muamele gören Jing Shao, ona bakmak için sarhoş gözlerini fal taşı gibi açarak, "Ne dediğimi duydun mu?"

"En?" Mu Hanzhang başını çevirdi ve gözlerinin güzel göz bebeklerinde bir şaşkınlık izi vardı. Sonra bir anda aklını toparladı, "Bu hizmetkar, görgü kurallarında başarısız oldu. Wang Ye, lütfen suçumu affet."

Jing Shao iç geçirdi: "Önemli değil. Bir süre uyuyacağım." Tam o sırada, Kuzey Marki'nin tuz ticareti sertifikası talebini kabul etmediğini söylemişti. Bunun yerine ona alternatif bir yol gösterdi. Bunu ikinci kez söylemek onu sıkıcı hale getirdi, onu başarılarını kasıtlı olarak gösteriyormuş gibi gösterirdi, bu yüzden gözlerini kapadı ve daha fazlasını söylemedi.