Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
►frankie valli, can't take my eyes off you
keyifli okumalar :D
╱
"hayaletime gerek yok," bardağındaki son yudumu alıp ayağa kalkmıştı. "kalk hadi."
ben de son kez içkimi kafama diktiğimde, önümdeki bedene ayak uydurarak ayağa kalkmış uzattığı elini tutmuştum.
yine bir cuma gecesiydi. sahnede min yoongi, söylediği şarkıları gözleriyle kendisini yiyen arkadaşıma ithaf ediyordu. yarı sarhoş, biraz ayık ve biraz da çakırkeyiflerle dolu olan mekanı söylediği şarkılarla ayağa kaldırıyordu.
ben ise, ben ve kim taehyung, az önce sahneden inip bir şeyler içme amacı ile barmenden içki isteyip karşılıklı taburelere kurulmuştuk.
yoongi'nin yeni başladığı şarkı ile çok geçmeden taehyung bizi ayağa kaldırmış dans eden kalabalığın arasına sokmuştu.
durduğumuzda üzerimizde birkaç göz hissetmiştim ancak pek de umrumda değillerdi. şu an sadece karşımdaki bedene ve yapacağı şeylere odaklamıştım kendimi.
ne yapacaktık?
sorumun cevabını çok bekletmeden bana veren taehyung'a karşı minnettardım. "hayaletime gerek yok jeongguk," elimi bırakıp iki elini de belime sararken konuşmuştu. "benimle dans et." hareketlerine karşı yavaşça kollarımı boynuna dolarken dediklerini algılamaya çalışıyordum.
"her cuma gecesi, seninle ateşli bir dansa başlayalım."
bedenim söyledikleri ve yaptıklarıyla alev alırken sakin kalmaya, bayılmamaya çalışıyordum. bu an gerçekten yaşanıyor muydu, yoksa rüyama yeniden kim taehyung'u mu konuk etmiştim?
taehyung beni stalklayıp fotoğraflarımın altına yazdığım sözlerin kendisine olduğunu anlayarak beni şaşırtmamış, gönderme yapıyordu. ellerimin titrediğini hissederken iki elimi de yumruk yaparak tırnaklarım avuç içlerimi acıtacak kadar sıkmaya başladın.
yavaşça bana yaklaşmış, burnunu yanağıma sürterek ilerlemişti. içim titriyordu. yemin ederim dışarıdan hissedildiğine emin olduğum bir şekilde içim titriyordu ve her an düşüp bayılacakmış gibi hissediyordum.
gözlerim kapanırken ellerimi serbest bırakarak yavaşça saçlarını okşamaya başladım. hiçbir şey söyleyemiyordum. söylemeye çalışsam dahi sesim çıkmayacak gibi hissediyor, buna cesaret edemiyordum.
bu sırada yeni bir şarkıya geçiş yapan yoongi, seçtiği şarkı ile hafifçe gülümsememi sağlarken, hafifçe yanağıma temas eden dudakların da kıvrıldığını hissetmiştim.
