-2-

23 5 2
                                    

"İki küçük çocuk, eski yaşamlarından, evinden ve ailesinden bir anda vazgeçmek zorunda kalmıştı. Bunu istememişlerdi ancak bunu yapmak zorundalardı. Şimdi yeni yaşamlarına alışmaları gerekiyordu. Tomoya, acısını ilk günkü kadar dışarı yansıtmak yerine kendini müziğe ve derslerine vermişti. Odasından genelde çıkmazdı. Nonoka ise eskisinden çok uyur olmuştu. Gionni, onlara elinden geldiğince daha iyi bakmaya çalışıyordu. Üçününde yaşamı hiç kolay değildi. Gionni, geçmişinde çok acılar çekmişti ve şimdi iki tane çocuk emanet edilmişti ona pes etmeyi düşündüğü zamanda. Çocuk bakma işinden anlamadığını, bakamayacağını düşünüyordu. Yine de onlar için durmak yerine fazlasıyla çaba gösteriyordu. Yüzlerini gülümsetmeye çalışmak için bir sürü şey düşünüyordu. Bugün ise tam olarak aklına koyduğunu yapacaktı. Daha fazla gözünün önünde iki çocuğun bu şekilde kendilerini daha fazla üzmelerine katlanamazdı. Sabah 10-11 arasında Tomoya uyanmış, sık sık okuduğu kitabı baştan okuyordu. Nonoka ise uyanmış, tekrar uyumaya çalışıyordu. Gionni bu sefer buna izin vermeyecekti. Önce Tomoya'nın odasına, yüzüne geniş bir gülümseme yerleştirerek daldı.

- Bu küçük kitap kurdunun artık o kitaptanda, yatağındanda bir süreliğine ayrılması gerekiyor. Masaya koş hadi, kardeşini uyandıracağım bende.

Tomoya, itiraz edeceği sırada Gionni parmağını kaldırarak Tomoya'nın itiraz etmesini engellemişti. Sonrasında tekrar gülümseyip odadan ayrılmıştı. Kararlıydı, bugün o iki çocuğun yüzünü azcıkta olsa güldürecek, onları iyi hissettirecekti. Nonoka'nın odasına daldığında, Nonoka tek gözünü açarak bakmış, sonrasında minik bedenini iyice battaniyesinin içine gizlemişti. Kalkmak istemiyordu. Ancak bugün o inatçıysa, Gionni onun iki katı inatçıydı. Battaniyesini ucundan tutarak aşağı doğru çekmişti. Küçük kız ona dönüp uyumak istediğini söyleyecekken Gionni söze atlamıştı.

- Hayır küçük hanım, geldiğimizden beri yeterince uyudun. Senin yaşında birisi için belkide bir aylık enerji bile biriktirmiş olabilirsin. Abinle masada bekliyoruz, hadi.

Gionni büyükçe gülümseyip odadan ayrıldığında, Nonoka ufak bedenini adete sürükleyerek yataktan zorla inmişti. Odasının kapısına asılarak açmış, masada oturup onu bekleyen Gionni ve Tomoya'nın yanına oturmuştu. Gionni sabah erkenden kalkarak onlara güzel bir masa hazırlamıştı. Şimdi ise tabaklarını iyice dolduruyordu çünkü bu iki küçük, geldiklerinden beri düzgünce su bile içmemişti.

- Bugün itiraz istemiyorum, bu masayı sizler için hazırladım ve tatlarına bakmadım, o yüzden bugün yemekler için yorumcum sizlersiniz. Afiyet olsun!

Nonoka ve Tomoya, birbirine kısa bir bakış atıp çatallarını eline almış, yemeye başlamışlardı. Tabakları bitene kadar seslerini çıkartmasalarda, ne kadar acıktıklarını bile yeni fark etmişlerdi aslında. Yemeklerin tadı konusunda, Gionni bir yandan kendi yerken bir yandan onların söyleyeceği şeyi bekliyordu sabırsızca. İlk söze atılan Tomoya oldu çünkü kardeşi tam anlamıyla her şeyi ağzına tıkmıştı.

- Bunlar gerçekten çok güzel olmuş Bayan Fexetura, ellerinize sağlık!

Küçük kız kardeşi ise sadece kafasını sallayıp parıldayan gözleri ile Gionni'ye bakmakla yetinebilmişti çünkü şu an gerçekten konuşacak gibi değildi, önce ağzındakileri yutması gerekiyordu. Tabii başarabilirse. Gionni ikisinin bu haline hafifçe kıkırdamış, sonrasında ayaklanmıştı.

- Eğer doyduysanız, siz kendinize kıyafet çıkartırken masayı toplayayım bende, sonrasında dışarı çıkacağız.

Tomoya hızlıca kafasını sallamış, kız kardeşinide sandalyeden indirerek kendi odasına koşmuştu. Nonoka da kendi odasına koşup kıyafetlerini tek tek incelemeye başlamıştı. Sonunda ufak kot tulumunu ve altına da kırmızı kısa kollusunu çıkartıp, ufak beyaz spor ayakkabılarını çıkartmıştı. Gionni ise çok geçmeden önce Tomoya'ya yardımcı olmuş, sonrasında Nonoka'yı giydirmişti. Sırt çantasına bir iki gerekli şeyi atıp, ikisinide iki yanına alıp ellerini tutarak evden ayrılmıştı. Onlar hakkında pek şey bilmiyordu, çocuklarda aynı şekilde onun hakkında çok şey bilmiyordu ve bu şekilde giderse asla tanıyamayacaklardı birbirlerini. Gionni o yüzden bugününü tamamen ikisine ayırmıştı. Birbirlerini daha iyi tanırlarsa, onların üstündende bu mutsuzluklarını atabileceğine inanıyordu. Hatta kendisi bile mutlu hissedebileceğine inanıyordu. İki küçüğü önce odalarını düzenlemeleri için eşya seçtirmeye götürmüştü. Sonrasında ikisine ve kendine yeni kıyafetler almıştı, kendisine aldıklarını çoğunlukla iki küçüğe seçtirmişti. Sonrasında biraz mola vererek yemek yemişlerdi. Ellerindeki poşetleri, eve gelen eşyalarla birlikte bıraktıktan sonra ikisinide tutup parka götürmüş, onlarla birlikte parkta eğlenmişti. İki küçük ve onların yeni hayat arkadaşı, bugün uzun zamandan sonra gerçekten kahkaha atarlarken bulmuşlardı kendilerini. Sonrasında eve dönüşte bolca sohbet etmişlerdi. Tomoya okula dönmek istediğini söylemişti, derslerinden çok geri kaldığını biliyordu. Artık dönebilecek kadar iyi hissettiğini düşünüyordu. Gionni ise, eğer isterse iki gün sonra gidebileceğini söylemişti. Tomoya sevinçle yerinde zıplamıştı. Nonoka her ne kadar bu duruma üzülsede, evde tek kalmayacaktı. Gionni vardı ve onunla eğlenebileceğini anlamıştı bugün. Üçüde bugün çok mutluydu. Akşam yemeğinde bile gülerek sohbet ediyorlardı. Gionni ikisinide mutlu edebildiği için kendini çok iyi hissediyordu. Çocuklar ise Gionni'ye çabucak ısınmışlardı. Her ne kadar kendisi öyle düşünmesede, Gionni çocuklarla çok iyi anlaşabiliyordu. O iki gün nasıl geçti anlamasalarda, Tomoya'nın sonunda okula dönüş vakti gelmişti. Üçü birlikte, aynı o günkü gibi el ele bir şekilde King Cross'a ilerlemiş, duvardan geçerek perona geçmişlerdi. Tomoya, önce Gionni'ye sıkıca sarıldıktan sonra Nonoka'ya sarılmıştı sıkıca.

- En yakın tatilde gelip o yanaklarını mıncıracağım Nono.

- Sabırsızlıkla bekliyorum o tatili Mimi!

İkiside kısaca kıkırdayıp ayrıldıktan sonra Tomoya trene binmişti. Tren hareketlendiğinde, Gionni Nonoka'ya bakmıştı gülümseyerek. Nonoka onun elini tutmuştu sıkıca. İkisi birlikte, King Cross'dan ayrılarak evlerine doğru yol almışlardı. Hayatları gerçekten çok güzel geçecekti, üçüde buna emindi o günden sonra. Gionni, onlara aile olmuştu ve ikiside bunu çok iyi hissediyordu. O küçük iki çocuk ise Gionni'ye ilaç gibi gelmişlerdi. Gionni gerçekten mutluydu onlarla olduğu için."

The Last Morishita'sHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin