H.E.S | Harry Styles

Can you be?

*unexpected friendships are the best ones.

Sınır: 40 oy + 200 yorum

Heaven'ın Ağzından

Eve geldiğimde Harry salonda televizyon izliyordu. 

''Merhaba sevgilim!'' dedikten sonra ben de yanına oturup onun yaptığı gibi ayaklarımı orta sehpaya koymaya çalıştım ama başaramadım. Çünkü benim Harry Styles kadar uzun bacaklarım yoktu. Kafasını ekrandan çekip bana bakarken bu halime gülmemek için zor durduğunu biliyordum.

Birkaç denemenin ardından ayaklarım kayıp yine başaramadığımda oflayarak onun uzatmış olduğu bacaklarının üzerine kendiminkileri uzattım ve memnuniyetle gülümsedim. Böylesi daha iyiydi. Çok kısa değildim kesinlikle, neredeyse 1.70'tim ki bu bence gayet ideal bir boydu. Harry'e sokulduğumda kolunu omzuma atıp alnımdan öptü.

''Neler yaptın bakalım bugün?'' dediğinde hain planım aklıma gelince muzip bir şekilde sırıttım ama bunu belli etmedim hem onları bir araya getirmenin gayet de masum bir plan olduğunu düşünüyordum.

''Bu gülüşün altından normal bir şey çıkmayacağını anlamaya başlıyorum. Anlatacak mısın yoksa öyle mi anlayayım?'' diye sabırsızlıkla sorduğu soru karşısında gözlerimi devirdim. Ona tabiki de asıl sebebi söyleyemezdim sonuçta sürprizler saklı gerçekleştirilmeliydi.

''Pekala. Tahmin et bakalım kiminle çalışacağız kulüptekilerle?'' diye sorunca düşünür gibi yapıp dudaklarını büktü ve işaret parmağını dudağının sol tarafına koydu. Bu halleri karşısında onu ısırmak istesem de kendimi durdurabildim ve soran gözlerle cevabını bekledim.

''Hmm bana biraz zaman ver. Bu tanıdığım biri mi?'' diye sorduğunda hevesle kafamı salladım.

''Pekiii sanırım bulamadım, bir isim sallıyorum?'' diyince gözlerimi onaylayarak kapatıp açtım.

''Liam Payne?'' cevabı ile kaşlarım birbirine yaklaşırken o bu şaşkınlığıma kahkaha attı. Ben ne olduğunu anlamadan bana sarılı olan kolu ile beni daha fazla göğsüne bastırdı ve birkaç dakikanın ardından eski halime gelmeme izin verdi. Tam ağzımı açmıştım ki,

''Bazen dünyaca ünlü olduğumuzu unutmana gerçekten şaşırıyorum Heav.'' dediğinde omuzlarım düştü. Tabiki de çoktan bunun haberi yapılmış olmalıydı. Bugün okuldaki kalabalığı düşününce de Harry'nin nasıl bundan haberinin olduğunu anlayabiliyordum.

''Liam haberlerini takip ettiğinden haberim yoktu Harold?'' diye sorarken biraz daha geri çekildim.

''Diğerleri ile ilgili haberlerde beni de etiketledikleri için olabilir mi güzelim? Hem tabiki de arada ne yaptıkları ile ilgili haberlere de bakıyorum. Sonuçta düşman değiliz öyle değil mi?'' diye sorunca başımı salladım ve böyle düşünüyor olması ile de içimde bir rahatlama hissettim. 

Yolda gelirken Niall'ı arayıp planımdan bahsettiğimde onun için sorun olmadığını ama en erken bir haftaya Londra'ya gelebileceğini söyledi. Los Angelas'ta konserleri olduğunu biliyordum. Onun kabullenişi ile bir adım daha yaklaştığım planını düşündükçe içim içime sığmıyordu.

''Sen neler yaptın bakalım bugün dünyaca ünlü olduğunu bana unutturan beyefendi?'' diyince yanağındaki çukurların oluşmasına sebep olarak gülümsedi.