1

289 38 20
                                    

"Jeongin biz geldik"

seungmin hyung konuştuğunda cevap vermedim. Beni hastaneye kapatıkları andan beri onlarla konuşmuyordum.

"jeongin biliyorum bize
kızgınsın ama bu senin iyiliğin için"

bangchan hyung ençok senin bana inanmaman canımı yaktı. Bağırmak istedim onlara NEDEN?! diye. Ama yapamazdım büyük ihtimalle hemşire gelir ve sakinleştirici vururdu. Yanıma oturdukları zaman gördüğüm şeyle çığlık atıp gözlerimi kapattım. Duvardaki kan lekeleri.

"jeongin ne oldu?"

minho hyung endişeyle bana sorunca duvarı gösterdim.

"duvarda kan lekeleri var hyung birini çağırında temizlesin."

hepsinin iç çektiğini duydum. Minho hyung yanıma oturdu ellerini saçlarımda gezdirdi.

"orada hiçbir şey yok jeongin".

Tam ağzımı açıp itiraz edecektim ki lanet hemşireler geldi. O yüzden ayağa kalktım. Hemşireler her geldiğinde beni doktora götürürlerdi.

"jeongin niye ayağa kalktın rahatsızmı oldun?"

diye sordu Changbin hyung.

"hayır hyung hemşireler geldi".
Bangchan hyung beni yeniden yatağıma oturttu ve hemşire çağırmaya gideceğini söyledi. Hemşireler zaten buradaydı niye gitmiştiki. Yoksa yine mi bana inanmamıştı. Sinirle ayağa kalktım ve elime gelen herşeyi yere atıp odayı cehenneme çevirene kadar durmadım. Doktorlar ve hemşireler çoktan gelmişti ama hiçbiri beni durduramazdı. Rahatladığımı hissettim ve deli gibi kahkaha atmaya başladım. Hemşireler beni götürürken hyunglarıma seslendim.

"önceden sevgiyle bakıyordunuz şimdi acıyarak".

Hemşireler beni daha önce bilmediğim bir odaya getirdiler. Bana oturup beklememi söylediler. Sonra onu gördüm o gün kayalıkta oturan deniz erkeğini. Geldi ve karşıma  oturdu.

"ben doktor hyunjin. Tanıştığımıza memnun oldum bay YANG"

"sen osun değil mi? Kayalıkta gördüğüm deniz erkeği. Sende beni gördün mü?"

"bay yang ben deniz erkeği değilim. Buraya sizi özel olarak tedevi etmeye geldim."

Sonra arkamdaki hemşireleri gördüm. Kesinlikle onlardan çekiniyordu. Bende deniz erkeği olsam sırrımı söylemezdim. Ona biraz daha yakınlaştım.

"onlardan mı rahatsız oluyorsun. Sende benim gibi fısılda hiçbirşey anlamazlar. O gün aya bakarken çok dalgın görünüyordun. Bir sorunun mu vardı?"

Jeonginin arkadaşları ilk gördüğü halisilasyonun deniz erkeği olduğunu söylemişlerdi. Direk bu konunun açılması hyunjin in işine gelmişti. Jeongine ayak uydurmaya karar verdi. Ondan yeteri kadar bilgi aldıktan sonra onu iyileştirip kendi yoluna geri dönecekti.

"evet dediğin doğru ben bir deniz erkeğiyim. Ama ben her akşam o kayalığa gittiğim için hangi akşam olduğunu hatırlamıyorum. Bana tarih verir misin?"

" 12 şubat "

Jeongin o kadar heyecanlıydıki düşüp bayıla bilirdi. Karşı duvarda görünen kan lekeleri anında moralini bozdu. Hemen gözlerini kapattı ve başını masaya yasladı.

"bay yang ne oldu?"

"duvarda ki kan lekesini biri temizleye bilir mi? Hem bu hastanede kan lekesi ne arıyor? Hastaları mı kesiyorsunuz yoksa?"

Hyunjin jeonginin cümlesine gülümsedi. Tatlı bir çocuktu. Tabi hasta olmasaydı. Bembeyaz teni ve mor göz altlarıyla yaşayan ölüye benziyordu.
Hyunjin jeonginin ellerinden tuttu ve gözlerine bakarak güven verici bir sesle konuştu.

" seni burada yalnız bırakmayacağım iyileşeceksin. Sadece bana güven"










Yorum ve vote lerinizi unutmayın!!

꧁MY  LİTTLE MERMARİD BOY꧂ BxB hyunin (bitti) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin