Letter's~10 Everything Finished

465 55 20
                                    

Özür dilerim Taehyung.
Kendimi sana sevdiremedim.
Sana layık bir eş olamadım.
Özür dilerim sevgilim.
Ama merak etme.
Bundan sonra çok mutlu olucaksın...


~Jisoo yazdığı mektubu gözyaşları eşliğinde, diğer mektupların yanına kutuya koydu. Tuvalete gitti ve küvetin içine girdi. Suyu açtı ve dolmasını bekledi. Genç kız bundan deli gibi korkuyordu. Ama bunu yaparsa daha mutlu olacağına inanıyordu. O sırada telefonu susmak bilmiyordu. Arkadaşlarına yazdığı mesajda açıkça belirtmişti gideceğini. Bu yüzdendi tüm telaşları.

Ama genç kız kararlıydı bunu yapmaya. Kutuda ki ilaçlardan avucuna döktü ve ağzına attı. Hemen yanında ki jiletle kollarına çizikler çizmeye başladı. Su gittikçe küveti dolduruyor, genç kızın bedenini ele geçiriyordu. Kollarından akan kanlar her tarafı kırmızı yapmıştı. Bir süre sonra kapı zili çaldı ve bunu yapmasına sebep olan adamın sesini duydu. Tebessüm etti. Ama bu sefer ki samimi değildi. Bu seferki acının tebessümüydü.


Genç adam uzun süre sonra ilk defa karısı için endişelenmişti. Kapıyı çalıyordu ama açan yoktu. Kapıya omuz atarak kırmaya çalıştı. Bir kaç denemeden sonra kapı kırıldı ve içeri girdi. Her tarafı aradı. Sevdiği kadın yoktu. Üst kata çıktığında kapısı kapalı odadan gelen kanları gördü. Kapıyı açtığında kanları takip ederek banyoya girdi. Sevdiği kadın küvetin içinde, kolları çizik, kafası suya gömülmüş bir şekilde duruyordu. Hemen yanına giderek kucağına aldı. Hala yaşıyordu. Genç kadın gözlerini hafifçe açarak sevdiği adama baktı. Hemen sonrasında ağzından gelen kanlarla, genç adam kendine gelmiş ve ambulansı aramıştı.

Bu süreçte genç adam, sevdiği kıza sarılıp kokusunu içine çekti. Genç kız da onun kokusunu içine çekti. Son dakikalarında sevdiği adamın kolları arasında, kokusunu içine çeke çeke ölmek istemişti. Ama kokusunu içine çektiğinde yine gelen kadın kokusuyla bu sefer nefret ettiği adama baktı. Genç adam, kızın dudaklarına narin bir öpücük bırakarak geri çekildiğinde sevdiği kız artık yoktu.

Genç adam, bunu neden yaptığını sorgulayıp durdu. Odasına girdi. Kızın kıyafetlerini koklayarak sakinleşmeye çalıştı. Masanın üzerinde ki kutuyu görüp eline aldı. İçinde ki mektupları okumaya başladı. Okuduktan sonra kendine binlerce kez lanet etti. Kendine, yaptığı ve biricik sevgilisine yaşattığı şeylere binlerce kez lanet etti. Küçük sevgilisinin, minik bedeni yanında kanlar içinde yatıyordu.


Bu sırada kızın arkadaşları gelmiş, genç oğlana lanetler yağdırıyordu. Ama genç adam, okuduğu satırlarla dünyadan soyutlanmıştı. İşte o zaman sevgilisine bir söz verdi. Bu dünyada onu çok üzmüştü. Ama minik sevgilisini diğer dünya da yalnız bırakmayacaktı.


Uçurumun kenarına gelerek son kez baktı arkasına. Bu yaptığı için pişman olmayacaktı. Küçük sevgilisi, onun için canını feda etmişti ne de olsa.

Genç adam arkasına bakmadan uçurumdan aşağı atladı. Bedenleri değilse bile, artık ruhları beraberdi. Ve genç adam verdiği sözü tuttu. İki sevgilinin ruhları her zaman beraber oldu...



Bunu yazmak çok ani bir şekilde aklıma geldi aslında. Bir anda gelen fikirle yazmaya başladım nasıl oldu bilmiyorum. Zaten mini bir fic olduğu için kısa oldu. Sonuda kötü ama iyi bitti gibi bir şey oldu. Umarım beğenirsiniz❤️

 Umarım beğenirsiniz❤️

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Letter's To My BelovedHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin