bedel | namseok

SEUL BAR

MERHABA BU BENİM BU HESABIMDAKİ İLK HİKAYEM UMARIM BEĞENİRSİNİZ HİKAYE HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİNİZİ LÜTFEN BELİRTİN VE VOTE ATMAYI UNUTMAYIN NEYSE FAZLA UZATMADAN GEÇELİM .

J-HOPE'DAN

Yine her gün olduğu gibi alarmın o tiz sesiyle uyandım ve okula gitmek için hazırlanmaya başladım . Üzerime okul üniformamı giydim ve evden tam çıkacağım zaman bugünün Cumartesi günü olduğu aklıma geldi . Gerçekten tam bir aptaldım ama daha sonradan okula gitmeyeceğim için sevindim . Mutfağa gittim ve buzdolabının kapağını açıp içinde uzun süre göz gezdirdim ve sonra buzdolabının kapağını geri kapattım . Karnım ne kadar aç olsa da yemek yiyesim yoktu . Sonradan buzdolabını tekrar açıp bir kutu süt aldım ve direkt bardak kullanmadan kafama diktim . Elimde süt kutusuyla odama gidip bir battaniye alıp oturma odasına geçtim ve battaniyeye sarılıp kanepeye uzandım . Evin içi soğuk olmasada battaniyeye sarılıp televizyon izlemeyi, tembellik yapmayı çok severdim hâlâ da seviyorum . Televizyonda pek birşey yoktu o yüzden canım sıkılmıştı . "Sanırım telefonuma bir göz atsam iyi olurdu " . Telefonumu elime alıp ilk önce kamerayı açıp kendime baktım evet , evet her zaman ki gibi kıskanılacak biri değildim ama çirkin de değildim yüzümü seviyordum . Daha sonradan instagramda biraz dolaştım ama yapacak hiçbirşey yoktu bir müddet sonra telefonla uğraşmaktan da sıkılmıştım . Telefonu bir kenara savurup üstümden battaniyeyi attım . Ayağa kalkıp biraz esnedikten sonra Evin içinde ne yapabilirim diye mal mal dolaştım ama yapacak hiçbirşey yoktu . Biraz daha evde dolaştıktan sonra kanepenin yumuşacık derisine bedenimi bıraktım belki de biraz daha uyuyabilirdim diye düşündüm .

NAMJOON'DAN

Sabaha kadar uyumamıştım ve kendimi ölü gibi hissediyordum çok yorgundum ama uyumak da istemiyordum . Daha bitirmem gereken bir sürü ödev vardı . En iyisi lavaboya gidip yüzümü yıkamak . Yüzümü serin suyla yıkadıktan sonra biraz da olsa kendime gelmiştim . Mutfağa gidip kendime en sevdiğim büyük kupada en sevdiğim filtre kahve ile ödüllendirebilirdim . Kahvemi hazırlayıp odama tekrar çıktım ve ödevimin başına tekrar oturdum . Her zaman kahvenin ilk yudumunda ki o yoğun ve sersemletici tadına bayılırdım. Ödevime konsantre olmalıydım bu yıl sonunun son performans ödeviydi yani işkence bitmek üzereydi . Normalde çalışkan birisiyim ama gece eğlence hayatı ilgimi daha çok çekiyordu . Arkadaşlarımla bara gitmeyi veya Ps5 oynamaya bayılırdım birde yanında abur cubur olduğu zaman Ps5 in yanında benim için cennet demekdi . Herkes anlamaz Ps5 oynamanın verdiği zevki sadece bu dünya ya oyun oynamak için gönderilmiş insanlar anlar . Bu konuda çok şanslıyım ki arkadaşlarımla seçilmiş insanlar gibiyiz . Her neyse ödevinin son sayfasını da bitirmiştim ve kahveminde son yudumundaydım hemen içmek istemediğimden ağzımda biraz tuttum kahveyi . Kahvenin o acı tadını her zerreme kadar hissetmek hoşuma gidiyordu . Masanın başından kalkıp saate baktım ve saat sabahın sekiziydi yatağıma uzandım ve artık gözlerim o kadar ağırlaşmış olucak ki yorganın üzerinde direkt uyuya kalmışım . Uyandığımda saat öğleden sonra beş idi . Yataktan kalkıp elimi yüzümü yıkadım ve tuvalet ihtiyacımı gördükten sonra mutfağa geçip bir kaseye tepeleme mısır gevreği doldurdum doldurmasınada sütde koyacağımı hep unutmuştum kaseden avuçla mısır gevreklerini alıp paketine geri koydum ve dolaptan aldığım sütü ocakta biraz ısıtıp ılık bir hale getirip kaseye boşalttım . Mısır gevreğimi yedikten sonra dişlerimi fırçalayıp odama geri döndüm . Bir süre önce ailemden ayrı bir eve taşınmıştım ama yinede evde oturma salonundan çok odamda oturmayı seviyordum . Biraz sonra telefonum çaldı ve telefonuma baktığımda arayan kişinin yakın dostum Bang Chan olduğunu gördüm . Telefonu açtım .

NAMJOON

Alo

BANG CHAN