Bir gecede yazdığım bir bölüm. Giriş bölümü için ne kadar uygun bilmiyorum. Konuşurken de ağır cümleler kullanan ben Taekook ile ilgili bir şey yazınca bütün yeteneğimi kaybediyorum.
Herneyse bunları geçelim. Öncelikle medyaya koyduğum müzikle dinleyin lütfen. Bu bir buz pateni fici olduğu için müzikler bizim açımızdan önemli. Bir de karakterler dişli olucak. Kimse kendini ezdirmiycek. Yani planlarım böyle.
İyi okumalar dilerim(๑˃̵ ᴗ ˂̵)و
(Yeni teması ile Wanderlust sizi selamlıyor güzellikler. Çok beklettiğim için üzgünümmm. *düzenlendi*)
__________________________________
1641 Seul / Güney Kore / Querencia Paten Pisti
"Ah!" küçük ve cılız kolunun üstüne buz zemine düşen esmer çocuk fazla ses çıkarmamaya dikkat etmişti. Azarlanacağının farkına varak korkuyla gözünü bale hocasına çevirdi. Tek kaşını kaldırıp "Ne o, bu kadar beceriksiz misin?" der gibi bakan kadından gözlerini kaçırdı. Onun o cam mavisi gözleri kesinlikle altına yapmasında büyük bir etkendi.
Parıl parıl parıldayan dalgalı saçlarını kafasını sallayarak sallanmalarını sağlamıştı. Piste kareli camlardan yansıyan beyaz gün ışığı vururken kesinlikle bir meleğe benziyordu.
Üstünde ki keten yeleği düzeltmiş ve dik durması için iyice sıkılan korseye canı sıkılmıştı. Küçüktü, çok küçüktü. Henüz yedi yaşındaydı ve bunlara üç yaşından itibaren katlanıyordu.
Pateni seviyordu. Kaymayı da seviyordu. Tek alışamadığı şey onca aristokratın ona dikkatle bakmasıydı. Hayır Kim Petrov(Петров) Taehyung kesinlikle özgüvensiz değildi. Tam tersi egolu bir kişilikti ama sadece kendi kendine egoluydu.
Üç yaşında başlayan jimnastik, artistik buz pateni egzersizleri, bale dersleri, aile ve asillerin baskısı daha küçücükken kanına işlenmişti Taehyung'un. Üzgün müydü? Hayır. Çünkü daha hiçbir şeyi kavrayamıyordu. Burası onun Eviydi...
Altında ki pamuklu ama ince tayt rahat hissettiriken üstü bir o kadar rahatsızdı. Zehir yeşili olan güzel gözlerini oturan kişilerde gezdirirken geri geri hızlı bir şekilde pisti dolanıyordu. Rus Dük'ü olan amcaları, bir o kadar asilzade olan eşleri, kuzenleri, büyükannesi, dedesi. Rus oldukları ve bu sporun kökeni Rusya'ya dayandığı için delici bakışlar gönderiyorlardı.
Derin bir nefes verdi. İçerisi oldukça soğuktu ama esmer küçük çocuk hareketlerinden dolayı, aralarında düz tutamlar olan dalgalı saçlarını ıslatacak kadar terliyordu. Ağzından verdiği nefes ile beyaz güneş ışığı altında bir buhar bulutu oluşmasına izin verdi.
Hızını iyice almış olan küçük çocuk kollarını açarak ivme kazanıp kendi etrafında dönmeye başlamış, süresinin bittiğini anladığında da yavaşça olduğu pozisyondan ayrılmıştı. Şimdi ise can alıcı ve herkesin umutla beklediği kısım geliyordu.
Kenarda keman ve piyano çalan müzisyenlere baktı saniyelik olarak. Heyecanlanmıştı işte yine. 'Kesin batıracağım' diye kendini kısıtladı o an.
Hızını iyice arttırıp ilk adımda havaya sıçrayarak üçlü dönüş yapmış ve kusursuz bir şekilde piste inmişti. 'Huh' dedi içinden. Sırada zor kısım ve yapmakta çok zorlandığı yer vardı. Dörtlü dönüş...
Geri geri giderek iyice hızını almış havaya sıçrayarak 4'lü dönüşünü yapmıştı. Yada...
Gözlerinin karardığını hisseden çocuk, kaskatı olmuş vücudunu ilk başta gözlerini açarak rahatlatmaya çalıştı. Etrafına baktığında tüm Kont ve Konteslerden oluşan Kim ailesi, Petrov ailesi ona hem korku hemde hayal kırıklığı ile bakıyordu. Annesine baktı gözucuyla. Parmaklarını iki kaşının ortasına koymuş sanki inanamıyormuş gibi kafasını iyi yana sallıyordu.
Babası hakeza aynı şekildeydi. Kafasından aşağı kaynarsular döküldüğünü hissetti. Soğuk zemine zıt sıcak vücudu anlık titredi. Korktu, başarısızlığına sinirlendi. Ağlamak istedi ama zihninde tek bir ses yankılanıyordu,
"Sanat ve spor... Buz pateni bundan ibaret. Yanlışlarınla öğreneceksin ama bir o kadar da hata yapmamaya dikkat etmelisin. İtibarın senin gibi kıymetli asillerin ne demek olduğunu biliyorum. Ona göre yaşa. Ona göre hareket et."
O yıllara göre melez insanlar ne kadar dışlansada bir o kadar değerliydi. Siyah dalgalı saçlı, kumraldan hafif esmere dayanan pürüzsüz teni, biri tek biri çift çekik göz kapakları, muazzam zehir yeşili ve aynı zamanda parlak gözleri... Onu tek değerli kılan bu değildi. Ailesinde her iki tarafın ticaret bakımından ülkelerine çok büyük katkıkarı vardı. Yenilikçi ve sanat anlamında çok ünlülerdi. Taehyung ise hem aristokrat okullarında çok başarılıydı hemde sanatta...
"Merhaba Bay Kim Petrov! Oradan kalkın lütfen üşütüceksiniz!"
____________________________
Öncelikle bismillahirrahmanirrahim. Zeminde ve buzda kaymaya aşık biri olarak son zamanlarda fazlasıyla izlediğim olimpiyatlardan esinlendim.
Yuzuru Hanyu kesinlikle mükemmel bir artistik patenci. Ondan ilham alarak yazdım...
Umarım ki beğenmişsinizdir :*
*düzenlendi*
