SERKAN'DAN
Onu öptüm pişmanda değilim sonuçta insan sevdiğini öpe bilir Edanın sesiyle bozuldu o ölümüne susmuş gibi hiss ettiren sesler
Eda:Serkan benim bu gün gitmen gerek
Serkan:ne?niye?neden?
Eda:Serkan baksana giyicek hiç bir şeyim kalmadı hem bence sen bana gel hatta ben hazırlanayim sende giyicek bir şeyler al sen götür beni evime sonrada 1hafta boyunca bende kal
Serkan:bence pek parlak bir fikir değil
Eda:bence çok güzel bir fikir hadiii
Serkan:neresi güzel?
Eda: Eğer anlatırsam sende seveceksin
Serkan:anlat o zaman
Eda:bak şimdi sabah birlikte uyanıcaz sonra birlikte spor yapıp birlikte kahvaltı yapıcaz sonra birlikte çok güzel vakit geçiricez akşam birlikte uyuyacağız
Serkan:bak şimdi çok parlak bir fikir gibi duruyor
Eda:hadi o zaman
Serkan:tamam hazırlanıyorum
Hazırlanıp çantamı topladım arabanın bagajına attım Edada ön koltuğa kuruldu baya baya evli çiftler gibiydik neyse o gün Edanın evine gittik ben yerleştim falan derken bir şekilde geçti
Sabah uyandığımda yanımda Eda yoktu onun ismini tekrar ederek evin içinde gezindim benim için attığım adım dilimden dökülen o isim her biri daha büyük bir korku daha fazla dehşetti aşağı spor katınada baktım hala tık yoktu ama sehpanın üstünde bir kağıt parçası vardı korkarak elime aldım sadece "beni arıyorsan şirkete bak" yazıyordu üstümü nasıl giydiğim hakkında en ufak bir fikrim yoktu hemen şirkete gittim yok kırmızı ışık yok kural hiç bir şey dinlemeden son hız şirkete gittim oraya vardığımda uçarak gittim kapının yanına kadar. çekinerek ve korkarak kapıyı açtım ne garip ki tam o anda Engin Pırıl Leyla Ferit ve Cerende yetişti belli ki bir şey vardı içimde kötü bir hiss vardı içeri girdim hafif ilerledim ve gördüğüm manzara ile mors oldum adeta vücudum buz kesti karşımda bir fanus onun içinde sevdiğim kadın ve yavaşça yükselen su vardı fanusun yarısını geçmişti bile çoktan.Ne yapmalıyım? Ne yapa bilirim? amaçsızca yanındaki demir merdivenlerden tırmandım yukarıda sadece demir bir kapak vardı çektim ittim kalktım açılmadı kulağımda yankılanan o çığlıklar Edanın naif sesiyle çaresizliğin ve korkunun buluşmasıydı adeta.benim çaresizliğim Edanın korkusu... Insanın sevdiğinin acısına dayanamazmış.Ya ona bir şey olursa ben yaşayamam çaresizce aşağı indim camları zorladım açılmadı bu sefer o aşağı indi suyun altına...ne yaptı biliyorsunuz? Camın diğer tarafından öptü beni ayrıldık sonra istemeyerek çığlıklarla yüzleştim Cerenin,Pırılın... canım yanmıştı her defa tüm nefesini tutarak küçük dili yırtılmışcasına bağıran insanları duymak ve bütün bu çığlıkların daha dün birlikte çok mutlu olduğum kadın için olması kalbimi sızlatmıştı sanki biri benimle oyun oynuyordu sonra çığlıkları susturan bambaşka bir ses yukarıdaki kapak açılmıştı hemen düşünmeden Edayı o fanustan kurtardım nefes almıyordu zar zor etraftakiler ambulansı araya bilmişti bense sadece yalvarıyordum...Tüm kalbimi teslim ettiğim kadını benden koparıp almasınlar diye yalvarıyordum... kulağına okudum bildiğim tüm güzel düşleri... kulağına dedim güzel gözlüm baksana bana yine kaybolmuşcasına... kulağına söyledim mis kokulum beni kokundan mahrum etme... kulağına fısıldadım "sevdiğim beni bırakma" diye...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ayrı dünyalar
RomanceBaşarılı ve genç mimar SERKAN BOLAT Güzel ve genç model EDA YILDIZ
