Sidney, kendi halinde bir kızdır. Ancak iki yıl önce annesi bir cinayete kurban gitmiştir ve katil bulunamamıştır. Babası evden ayrılacaktır. Bir haftalık gidecek olan babası evden çıkar. Ve ev telefonu çalar :
-alo
-Nasılsın Sidney?
-Adımı nerden biliyorsun? Sen kimsin?
-Ölmek ister misin Sid?
- Oh Jonny sensin.
-Jonny olmamı ister miydin?
-Hadi ama kötü numara yapıyorsun.
-Senle bi oyun oynayacağız Sid. Doğru cevap verirsen Jonny yaşar.
-Ne? Sevgilime dokunamazsın sen kimsin?
-Jonny'den önce kiminle seviştin?
-Hey saçmalama!
-Yanlış cevap Sid. (Telefon kapanır)
Olayın şokunu atlatamayan Sid bir dakika sonra Jonny'i arar. Jonny'nin telefonunu aynı ses açar.
- Geç kaldın Sid.
Sidney telefonu kapatır ve sevgilisinin evine doğru koşmaya başlar eve vardığında etraf polislere sarılmış ve evin camından kan akıyordu.
Sidney ağlayarak girmeye çalıştı polis memuru Bob Sidney'i tuttu.
-Üzgünüm Sid . Giremezsin.
