" Bana Bir Sebep Ver "

692 29 19
                                    

OKU HEMEN !

Selam millet bundan önce malca bir psikolojiyle yazdığım kitabı salak kitabı final yapma bilgilendirmesi şeysini umarım kimse okumamıştır. Okuduysanız bile unutun öyle bir şey olmayacak. Bu bölüm için çok uğraştım ve değdi diye düşünüyorum. Beklettiğim için özür dilerim. Ayrıca dersanede yb diye beni yiyen Ilgın'a saygılarımı sunuyorum. Umarım beğenirsiniz. Bu bölüm için hiç kullanılmamış bir şey kullandım seversiniz umarım. Bölüm sonu yazacağım notu okursanız sevinirim.

--------------------

- Ross'un Ağzından -

Uzuuun bir muhabbetin ardından hesabı istedik. Yaklaşık 2 saat olmuştu geleli ve konuşmaktan çenemiz yorulmuştu resmen. Ev yakın olduğundan yürüyerek gittik ama Ratliff'in çenesi hala susmamıştı. Ben dinlemekten yoruldum o konuşmaktan sıkılmadı. Eve az kalmamış olsa ağzına geçirirdim.

Eve vardık ve ben kendimi yatağa attım. Tavana bakıp düşünmeye başladım. Tavanda ne varsa insan düşünürken yardımcı oluyordu ve mutlu ediyordu. Belki rengi beyaz olduğundandı. Üzerinde başka hiçbir şeyi barındırmayıp tamamen saf ve boş olduğu için. Belkide boş tavandaki düşüncelerimiz bilinçaltımızın oyunlarının fragmanıydı. Rüyalarımız da öyle. Biz artık kendimizi salınca o da içindeki çöp kutusunu boşaltıyordu. O çöp kovasından saçılan her bağımsız parça birleşip rüya olarak dönüyordu bize.

Boş tavana bakarak düşünmeye devam ettim. Bir Laura , bir ben, bir Raura, bir Rauratic hepsini karıştırdım. Eskiye dönsek nolurdu o oyunu oynamasaydıi, o klibi çekmeseydik. Çok mu şey istiyorum. Sadece birkaç hafta gerisini.

Laura'yı süründürmek istiyordum. Benim gibi acı çekmesini, benim gibi üzülmesini, benim gibi kırılmasını, boşverilmenin, sevgisiz kalmanın, aşka muhtaç olmanın ne demek olduğunu öğrenmesini istiyordum.

Onunla barışmak istiyordum, eskisi gibi olmayı, her gün parfümünü, şampuanını koklamak, ona sarılmak istiyordum, sete isteyerek gitmek, gittiğimde onu bana somurturken değil gülümserken, gözleri parlarken görmek isityordum.

İkisini de istiyordum, ikisini de kalbim istiyordu, ikisini de ben istiyordum. Ama seçim yapmak zorundaydım, seçim kaçınılmazdı. Ondan kaçamazdım. O da beni bırakmazdı o yüzden bunu yapmak zorundaydım....... Düşünürken kendimi beni asla yüzüstü bırakmayan uykunun şefkatli kollarına kendimi bıraktım.

- Laura'nın Ağzından -

Olanları düşündükten sonra bayağı uyumuştum. Uyandım ve aklıma asla gerçekleşemiyecek olan hayallerimi getirdim boş tavana bakarken, Ross derdi genellikle; "Tavanda ne varsa insan düşünürken yardımcı olur ve mutlu eder. Belki rengi beyaz olduğundandır." Haklıydı da.

Düşünürken aklıma geldi herşey. Oyunum, nefret, kin, şeytanlık, kinaye, kıskançlık, korku, hırs, intikam isteği... Ve de; aşkımız, sevgimiz, biz, ben, Ross, Raura, Auslly, tanışmamız, beni onlarca kez kurtarması...

Barışabilir miydik acaba ? Yeniden BİZ, yeniden LAURA, yeniden, ROSS, yeniden RAURA, yeniden AUSLLY, yeniden bir çift olabilir miydik biz ? Olabilirdik ama BELKİ. Ama, belki.... olumsuz kelimeler, hepsi arkasında eskiden kalan harap olmuş aşkı barındırıyor tüm hepsi. Ross benimle benle barışacak olsa bile benden en acı intikamını alacaktı. Bende acı çekecektim olayımız buydu bizim, ancak sonra beni affederdi.

ŞUBAT AYI

- Yazar Anlatıyor -

Geçen aylar arasında çok şey gelişti. Ross, Laura'dan intikamını setten birisiyle çıkarak aldı, Laura küçük çaplı bir sinir krizi geçirdi, Ross oyununu oynarken Teen Beach Movie için teklif geldi, çekimler Mayıs ayında başlayacak.... Ross ve Laura artık eskisi gibi olmak istiyor ama ikisi de ilk adımı atmıyor çünkü bir diğerinin kabul etmeyeceğini düşünüyor. Hala ayrılar, kalpleri barışmak , zihinleri zaman tanımak istiyor....

A Raura Story Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin