Meghan Tranior- No
Terkedilmiş yetimhanenin avlu kapısını zorlyarak açıp binanın kapısına ilerledim. Aşınmış ahşap kapıyı
itip merdivenleri çıkmaya başladım. Dördüncü yani son katta bulunan iki odadan kapısı açık olana
ilerledim. İva’nın ayakta bile zor duran, üstünde tanımlayamayacağım çeşitte lekeler olan masasının
önünde durup ¨Sorun nedir?¨diye sordum. Henüz bu binadan çıkalı yarım saat bile olmamıştı ama
beni geri çağırmıştı. Geçerli bir sebebi olsa iyi olurdu çünkü tam da okkalı bir iddiayı kazanmak
üzereydim hem de İgor’a karşı.¨Otur Lela¨gözüyle yanımdaki koltuğu işaret etti ama omuzlarımı silkip devam et dercesince elimi
salladım. Gözlerimin içine bakıp konuşmaya başlad. ¨ Samuel aradı. St. Mungo’da bir grup provokatör
olay çıkarmış. Polis ve daha onlarca eylemci şuan orda. Çocukları alıp işe çıkmanı istiyorum.¨Kaşlarımı çatıp yüzüne baktım. Ciddiydi.¨ İva,sana zaten iki saat önce bir çanta dolusu ganimet
getirdik. Bu tehlikeye girmeye gerek yok ayrıca çocuklar yorgun. Aynı günde bu kadar sık ve böylesine
tehlikeli bir işe gitmeleri doğru değil.¨ Kirden birbirine girmiş ama düzgün dursun diye örülmüş
kumral saçlarına, yaşı çok olamamasına rağmen ela gözlerinin etrafındaki kırışıklıklarına,sivri ve küçük
burnuna,dolgun ama yetersiz beslenmeden beyaz kesilip kurumuş dudaklarına,normali buğday ama
bakımsızlıktan kahverengiye dönmüş tenine ,14 yıldır aşina olduğum çehresine baktım. Henüz
30’larının başında olmasına rağmen çöken yüzüne...Bir kalem alıp ucuyla tırnaklarının arasını temizlemye başladı. Bu ne zaman canını sıkan bir durum
olursa yaptığı bir şeydi.¨Bunları ben de biliyorum Lela. Risklerin farkında değil miyim sanıyorsun.
Yakında senin çok sevdiğin ama buradaki çoğu çocuğun hastalanıp ölmesine sebeb olan kış
mevsimine giriyoruz ve eğer bu binadan açlıktan,soğuktan veya diğer sebebten bir çocuk daha
kaybetmek istemiyorsak daha çok paraya ihtiyacımız olacak. Yeni gelenlerle gittikçe kalabalıklaşmaya
başladık. Kaynaklar yetmiyor Lela.¨son cümeleyi bana doğru eğilip kısık sesle söylemişti. ¨Harvey,
Rafael,Sasha,Thomas ve Evelyn ile birlikte gitmeni istiyorum. Sorumluluğu sana veriyorum
Lela,sorunsuz bi iş olsun.¨ Yetimhanedeki İva ve Pedro - buradaki çocukları her anlamda eğiten adam
– hariç ben dahil 24 olmak üzere en büyüğümüz Harvey’di. Ben 21 yaşında olmama rağmen beni
sorumlu yapıyordu çünkü Harvey’nin herhangi bir kriz anında pek de soğukkanlı olduğu
söylenemezdi. Bunları es geçip aklıma takılan kısmı sordum ¨Neden Evelyn geliyor, Katy ondan
büyük.¨ Evelyn henüz 18 yaşındaydı ama Katy ondan 2 yaş daha büyüktü. Gün boyu bütün işlerde
yanımda o vardı, dinlenmesi gerekiyordu.¨ Katy kendini iyi hissetmediğini söyledi. Sanırım soğuk kapmış¨sesindeki imayı görmezden geldim. O
ilgi delisi sürtüğün yalan söylediğine kalıbımı basardım. İşlerden kaçmak için sık sık başvurduğu bir
yalandı. Sözlerine gözümü devirip ¨ Yarım saate çıkarız¨deyip arkamı dönüp kapıya ilerlemeye
başladım. Odadan çıkmadan önce omzumunup üstünden ¨ Ve İva, dua et gittiğimiz gibi tek parça
halinde geri dönelim¨dedim.Binanın giriş katına indiğimde Evelyn’i minderlerin üstünde diğerleri ile sohbet ederken gördüm.
Yanında Anne,Isabell ve Thomas vardı. Pantolunumu çekiştiren birini fark ettiğimde bakışlarımı aşağı
indirdim. Zoe(8) bana bakıp bir şeyler anlatıyordu. Ona şuan meşgul olduğumu ve benim için Sasha
ve Rafael’i bulabilir mi diye sordum. Siyah kıvırcık saçlarını hareketlendirecek şekilde kafasını sallayıp
koşarak uzaklaştı. Evelyn’in yanında ki mindere bağdaş kurup oturdum. Bana dönüp ¨ Ne istiyormuş
Bayan Umbridge¨ dedi. Harry potter izlediğinden beri ona böyle sesleniyordu ve herkesi buna alıştırmıştı. Evelyn bu yetimhanede en yakın olduğum kişiydi. Ben 7 yaşındayken buraya geldiğimde o
henüz 4 yaşındaydı ve benim aksime o daha 2 günlükken buraya getirilmişti. Onu görür görmez kız
kardeşim gibi sahiplenip gittiğim heryere oyuncak bebeğim gibi onu da götürüyordum. Sarı dalagalı
saçları ve yeşil gözleri ile tıpkı oyuncak bebeğe benziyordu da. Derin bir nefes alıp ¨ St. Mungo’ya
gidiyoruz. İva’ya bugünlük yeterli olduğunu söyledim ama beni dinlemedi.¨ sıkıntı ile şakaklarımı
ovaladım. Günlerdir peşimi bırakmayan kabuslarım yüzünden yeterince yorgundum. Son günlerde sık
sık ahşap bir ev,kendini asmış bir adam ve bir mektup görüp duruyordum. Bunların birer rüya mı
yoksa anı mı olduğunu ise anlayamıyordum. Evelyn heycanla ellerini çırparak ¨ Bu harika¨diyerek
ayağa kalktı. O sırada kapıdan Zoe,Sasha ve Rafael girmişti. Zoe bana seslenip ¨Onları buldum Le,
Bayan Pumbergel’in evinde sarılıyorlardı¨dedi. Sasha gözlerini kocaman kocaman açıp ¨ZOEEE! Öyle
bir şey yapmıyorduk¨dedi. Zoe buruşturduğu suratı ile anlamayarak ona baktı. ¨ Harika iş çıkardın
Zoe,gel ve bana bir öpücük ver¨kollarımı açıp onu yanıma çağırdım. Koşarak boynuma atlayıp
yanağıma bi öpücük kondurdu. Saçlarını sevip onu diğerlerinin yanına gönderdim. Sasha domates
gibi kızarmıştı ama Rafeal gevşekte sırıtıyordu. Sasha ona dirseğini geçirip yanımıza geldi. İva’ın
dediklerini onlara aktarıp hazırlanmalarını söyleyerek Harvey’i bulmak için olmasını umduğum
bodrum katına doğru ilerledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Matmazel Siyah
Mystery / Thriller"Benim içimdeki yargıçın baskısı bana yetiyor P. Başkalarının hakimliğine ihtiyacım yok"