Bölüm 3: teklif

116 15 28
                                    

J: Tamam Betty kalırım önce seni yatağına götüreyim istersen dinlen?

B: Olur.

Jughead yavaşça bana biraz daha yakınlaştı ve kucağına aldı. Tanrım şu an ölüyorum sanırım. Beni kucağına alıp mutfaktan çıkardı ve odama götürüp, hafifçe yatağıma bıraktı.

J: Sen burada dinlen ben içeride ki kırıkları temizlerim.

B: Teşekkürler Jug.

J: Jug?

B: Adını kısalttım, istemezsen deme-

J: Diyebilirsin.

Jughead beni yatağa bıraktıktan sonra odamdan çıktı ve mutfağa doğru ilerledi. Gerçekten ona ne kadar teşekkür etsem az, böyle düşünceli menajer bir daha nerede bulabilirdim ki? Üstelik Jug demiştim ve bir şey demedi. Normalde Jughead denilmesini severdi, açıkçası şaşırdım.

Gözlerim kapanmak üzereydi, makyaj yapmıştım ve ağlayınca gözüme sürdüğüm rimel ile maskara akmıştı bu yüzden gözüm yanıyordu ama kalkıp temizlemeye de üşeniyordum. Neyse zaten bir kaç dakika sonra duşa girecektim.

*20 dakika sonra*

Yataktan yavaşça doğruldum ve odamdan çıkıp banyoya doğru giderken mutfağa baktım, Jughead dediği gibi kırıkları temizleyip mutfağı düzenlemişti. Birden salondan çıktı ve beni fark etti, ben de gülümsedim.

B: Gerçekten çok teşekkür ederim.

J: Rica ederim, neden ayaktasın bir şey mi oldu?

 B: Hayır ayılmak için duşa girecektim.

J: Tamam.

Tekrar gülümsedikten sonra banyoya doğru ilerledim ve kapıyı kapattım. Kapıyı kapattıktan sonra örgülü saçımdaki tokaları çıkardım, sonrada üstümdekileri çıkartıp, duşakabine girdim.

Benim duşum nerdeyse otuz dakika sürüyordu. Ama bu sefer o kadar uzun yıkanamazdım çünkü Jughead tuvalete girebilirdi, ve bende rezil olurdum.

Tam tamına 10-15 dakika sonra duşakabinden çıktım ve kapının arkasındaki bornozumu giyinip odama gittim, Jughead'de diğer odadaydı sanırım. Keşke yanımda uzansa..

İç ses: Abartma Betty!

İç ses: Olmadı Jughead'le yat!

B: İnşallah bir gün.

İç ses: Sen gerçekten delirmişsin.

Odama girdikten sonra hafifçe odamın kapısını kapattım ve bornozla yatağa oturdum, yatağa oturduktan sonra telefonu elime aldım ve telefonda gezinmeye başladım Instagram'da.

Bir sürü mesaj geliyordu kitabımla ilgili. Ama şu an mesajlarımı kurcalamaya aşırı şekilde üşeniyordum, bu yüzden yeni kitabımın resmini paylaştığım posta girdim ve yorumlara baktım. Yorumların hepsi olumluydu. Sevinmiştim, bu yüzden yüzümde bir sırıtma oluşmuştu. Çünkü kitap Jughead'le ilgiliydi.

Gelen yorumların bir kaçını beğendikten sonra telefonu kapattım ve yataktan kalktım. Bornozumu da çıkarıp yatağa attım, tam giyinmeye başlayacaktım ki birden kapı açıldı. Kafamı hızlıca çevirdiğimde gelen kişi Jughead'di.. Sıçmıştım.. Jughead beni çıplak görünce hemen odadan çıktı ve kapıyı kapadı.

J: Özür dilerim! Kapıyı tıklatmayı unuttum.

B: ....

Diyecek bir şey bulamamıştım çünkü hâlâ şoktaydım. Cidden kapıyı çalmayı mı unuttu yoks- saçmalama Betty! Ben gerçekten kafayı yemişim aq.

Dolabımı açtım ve ne rahat ne de sıkı olan kıyafetlerimden bir kombin yaparak giyindim. Giyindikten sonra odamın kapısını yavaşça açtım ve Jughead'in olduğu odaya gittim, kapının önünde durdum.

B: Bir dahaki sefere dikkatli ol lütfen

J: Tamam olurum. Jughead nedense gülmemek için zor duruyordu.

B: Komik olan ne?

J: Bir şey yok.

Bana bakıyordu ve ben de ona bakıyordum, tam o sırada göz göze geldik. Birkaç dakika öyle kalmıştım çünkü erimiştim sanırım. Jughead elini uzattı ve koluma hafifçe dokundu ben de kendime geldim, kaç dakikadır adamın başında dikildiğimi fark ettim ve yavaşça odadan çıktım.

Bana dokununca midemde kelebekler uçuşuyordu, Betty sen aşık oldun sanırım. Aniden Jughead'in sesi ile iç sesimle yaptığımız konuşmadan ayrılıp gerçek dünyaya geçiş yaptım.

J: Betty.

B: Efendim?

J: Kitabın çok güzel yorumlar aldı, yine. Tebrikler.

B: Teşekkürler, başka bir şey yoksa yatacağım.

J: Umm, aslında var..

B: Dinliyorum.

J: Kapıyı tıklatmadan girdiğim için özür dilerim.

B: Bir dahaki sefere daha dikkatli olursan, hiçbir sorun olmaz.

J: Umm, gelelim o konuya..

B: Hangi konuya?

J: Betty, ben..

B: Sen?

J: Senin menajerliğini yapmaya ara vermek istiyorum.

B: ..N-neden? Peki?

J: Sana söyleyemem, uygunsuz kaçar belki, belki de kaçmaz bilmiyorum..

B: Jughead, ne olduğunu söyler misin?

J: Betty, lütfen ısrar etme.

B: Git.

J: Betty, böyle yapm-

B: Jughead, git dedim!

J: Peki, sen bilirsin.. *eşyalarını alıp gider.

Neden böyle oldu birden? Mutluyduk, hiç sorun yoktu. Neden ben hiç mutlu olamıyorum? Sinirden tırnaklarımı avuçlarıma batırmaya başladım. Çok acıyordu, kanıyordu.. Ama bakmıyor ve hissetmiyordum. Çünkü Jughead giderken en büyük acıyı verdi zaten, kalbime..

---bölüm son---

meet me 9 a.mHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin