Zulmet

İlk Gün

Üsniversitenin son yılı liseden biri koştuğum piskolog şimdi gerçekleşecek . Bir şeyin hayalinden koşmak çok güzel umarım sizde hayalinizin peşinden gidiyorsunuzdur. Bu sene izmirde okucam evden ailemden uzak olmak istedim hem böylelikle ayaklarımın üstünde nasıl duracağımı öğrenmiş olurum. Ailemde saolsun bana destek çıkmışlardı .İzmire taşınalı tam iki hafta oldu .Ev sakin sessizdi tam istediğim gibi ama biraz oturduğum mahallem kopuktu mesela gecenin birinde son gaz müzik bazı olaylar oluyordu. Bugünümde güzeldi okulda nerdeyse herkesle kaynaşmıştım. Çalışma odamda "içimdeki sen "kitabını okuyordum . Kitap okumayı seviyorum insan okudukça ruha ve bedene iyi geliyor . Sessiz bir şekilde kitabımı okurken dışardan gelen ses dikkatimi dağıtmıştı . Demiştim burası kopuk bir mahalle diye. Ona aldırış etmeden tekrar kitabıma döndüm bir kaç yerini okurken yine dikkatim dağılmıştı. Dışarda olan her neyse sesler daha fazla yükselmişti. Ayracı kaldığım yere koyup ayağa kaltım kitabı rafa koyarak camın kenarına gidip hafifçe perdeyi açtım . Evin karşısında olan alt kattaki adam kızına hem dövüyo hemde lanetler,küfürler havada uçuyordu. Adam başını kaldırıp evleri kontrol etti beni fark edince kendini dikleştirdi. Hemen perdeyi kapadım açık olan ışığı kapattım tekrar cama gittim

Kız babasına ; Baba lütfen diye bağırıyordu adam kızını öne atarak kapıyı yüzüne kapatmıştı. Aniden çakan şimşeğin sesi beni ürkütmüştü. Kız evin önünde elini kolunu bağlayarak oturdu. Siddetle inen yağmur camları buğulaştırdığı için dışarı göremiyordum . Odadan çıkıp merdivenlerden koşar adımlarla inip kapıyı hızlıca açtım o kadar şiddetli yağıyo ki ben bile ıslanmıştım. Buraya bakması için "şşşt" beni hemen fark edince gel işareti yaptım sanki o yere çakılmış gibi bana bakıyordu bir yandan evi kontrol edip bir yandan onu çağırıyordum " Hadi gel " yerden yavaşca kalkıp eve bir baktı ve sonra adımlarını hızlandırarak kapının önünde durmuştu. Hadi gel gir içeri .kapıyı kapatıp kitledikten sonra ona bakarak o kadar ıslanmışki yere damlayan sulara baktım. Elinden tutup onu odama çıkardım.Dolabımdan bir kaç çamaşır çıkartıp ona uzatıp banyonun yerini gösterdim gitmesini bekliyordum ama gitmiyordu onu anlayışla karşılayarak farz et ki arkadaşında kalıyosun ve eve gelirken yağmura yakalanmışsın gibi hisset kendini. Dudakları hafif yukarı kıvrılmıştı gözleri dolar gibi oldu ona tebesüm ederek "hadi ama yoksa bu şekilde hasta olucaksın"yüzü azda olsa gülmüştü tamam diyip banyoya gitmişti . Bende onun çıkmasını bekleyene kadar telefonda oyalanmıştım yaklaşık 10 dk. Sonra banyodan çıkmıştı ona tebesümle açmısın ondan cevap bekliyordum oda bunu farkında ama o sadece susmayı tercih etti. Peki ben açım beni masada yanlız bırakmazsın dimi aynı şekilde 2sn. Bakıştıktan sonra bu böyle olmicak belinden itikleyerek mutfağa doğru sürükledim . Mutfağa girdiğimizde onu sandalyeye otutturdum buz dolabını açıp sabahtan kalan tavada olan melemeni ateşe koydum. Ona döndüğümde soruya hazırmışım gibi " Teşekkür ederim ama buna gerek yoktu" . Ona sadece bana yaptığı gibi baktım. Benim yerimde sende olsan sende yaparsın. Gözlerini masaya dikerek bilmem yaparmıydım ! Konuyu çok fazla açmamak için şuan herşey geride kaldı tamam mı ? Bana bakıp tamam demesini beklemeyezdim . Melemeni ateşten alıp masaya koydum 2 çatal ve ekmekleri koyup hadi bakalım sana afiyet olsun çatalı eline aldığını görünce rahatlamıştım

1 saat sonra ;

Yemeğimizi yedikten sonra televizyonun karşısına geçip kış çayı içiyorduk. Keyfimiz keyfti ona baktığımda yüzü tebesümüyle doluydu. Bana bakarak senin ismin ne ?
Bana bunu sorunca biraz olsun heyecanlanmıştım. Parlayan gözlerine bakarak Duru adım duru demiştim peki ya  senin ? Oda tebesümle Asel demişti. Bir çok isim duymuştum ama bu ismi duymamıştım. Güzel ismin var asel anlamı ne?
__ bal demek ve benim bir abim var
__hımm ismi ne ?
O kadar heyecanlı ki sanki konuşmayı özlemiş gibi " cenk " Abimin ismi cenk demişti ve ardından seninde kardeşin var mı sorusunu sormuştu ona tebesümle
__ Evet tabiki var küçük bir kız kardeşim var aynı senin gibi tatlı.
Adı ne ? Büyük bir heyecanla adı sara demiştim . Kardeşinin ismide çok güzelmiş ayıp olmassa yaşını sorabilirmiyim ? Evet tabiki bunun ne gibi ayıbı olabilir ki yaşım 22 kardeşim ise 17 yaşında büyük bir şaşkınlıkla 17 mi demişti.
Sorun ne ?
Aynı yaştayız ondan
Hadi yaa hiç öyle durmuyorsun yani 17 gibi değil birazdaha büyük ! Yarın nasıl okula gidiceksin ? Sorusunu sormuştum. Asel bana boş gözlerle baktı. Onu zorlamayarak tamam o zaman ben okuldayken sende burda keyfine bakarsın. Bir anda yüzü düşmüştü gözlerimi onunkilerinle sabitleyerek " neyin var " ? Dudaklarını oynatmak ister gibiydi ama daha çok birbirine bastırdı. Bak asel ne yaşadın neler hissedip ne düşünüyosun bilmiyorum ama bir saat öncesinde yaşadıklarını bu eve girince unuttun ! Onları geride bıraktın şuan ama tabiki yardım istersen ben burdayım elimden geldiği kadarıyla sana yardımcı olmaya çalışırım. Bastırdığı dudaklarını açarak " iyiki varsın , gerçekten iyi bir insana benziyorsun sana gerçekten çok teşekkür ederim. Ama ne kadar güvende olursam olayım emin ol o güven bir gün güvensizliğe çıkarır. Seninle hiç alakası yok ! Yanlış anlama ama ben yaşadığım sürece bendeki olan dertler. Asla gitmicek eğer bir gün birşey olursa şimdiden özür dilerim". Tutamadığı göz yaşlarını akmasına izin verdi. Kaşlarım çatılmış bir şekilde ne demek istediğini anlamaya çalıştım. Yaşadığı her neyse onu felakete sürüklüyordu yada o yanlıştan kaçmaya çalışıyordu. Saate baktığımda 22:30' du elimi omzuna koyarak hadi gel biraz dinlen ve sabah kalktığında yeni bir asel ol seni böyle görmek istemem. Kanepeden kalkıp merdivenlere yönelmiştik. Aseli misafir odasına geçirip yatağını açtıktan sonra hadi bakalım uyku vakti. Asel yatağa oturup iyi geceler duru abla demişti. Ona göz kırparak sanada. Kapıyı kapatıp kendi odama yöneldim kendimi yatağa atıp gözlerimi tavana diktim sadece boş gözlerle bakıyordum ne düşündüğümü bile bilemiyordum, ve birazda başım ağrıyordu. Yorganımı üstüme çekip kendimi uykuya teslim etmiştim .