Kylan [Kısa Süreli Durduruldu]

14. Bölüm

Güneş doğuyordu saray meydanında bir telaş vardı. Amedeus, Victor ve Dissella hazırlanmış ve meydana doğru yürüyorlardı Kylan ise at arabasının içinde bekliyordu bu yüzden ekip Kylanı bekletmemek için hızlı bir şekilde eşyalarını yükledi ve arabaya bindiler

Arabaya bindiklerinde ekip dün akşamdan sonra Kylandan çekiniyordu 

Kylan ise kimseyi umursamadan meditasyon yapıyordu ve ekibin geri kalanının geldiğini gördüğünde hiç umursamadan meditasyona devam etti

konvoy yola çıkmıştı ve ormanlık arazinin içinden geçiyordu bu ormana haydut ormanı deniyordu çünkü bu ormanda krallığın geri kalanından çok daha fazla haydut vardı bu yüzden dikkatli bir şekilde yola devam ettiler

Grubun tamamı meditasyon yapar iken haydutların sesleri gelmeye başladı konvoydaki iki askeri yaralamışlardı ekip dışarı çıktığında 20'den fazla haydut vardı

"Konvoyun etrafını sardık paraları ve malları verin"

Kylan haydutlardan nefret ediyordu hiçbir şekilde acımayacağı insanlardı onlar bu yüzden Kylan öne çıktı ve hiçbir şey demeden  saldırıya geçti

"Ateş Şövalyesi Fizyonu"

Kylanın bedeni ateşten bir zırh ile kaplandı ve bir elinde ateşten bir kılıç diğer elinde ise ateşten bir kalkan vardı ve haydutlara doğru koşmaya başladı ve önüne çıkan bütün haydutların kellesini uçurdu lider ise canı için yalvarmaya başladı

"Lütfen beni öldürme ne istersen veririm lütfen"

Kylan ise adamın bacaklarını kesti sonra kollarını kesti ve kan kaybından ölmesini engellemek için ateş elementiyle yaraları dağladı kılıcını omurgasını bel bölgesinden kafasına doğru kılıcıyla ikiye ayırdı

Herkes dehşetle Kylana bakıyordu Kylan ise hiçbir şey olmamış gibi sırıtarak arabaya bindi konvoyun tamamı Kylandan korkuyordu daha 18 yaşında bu kadar gaddar ve sadist olması gerçekten çok korkunçtu ama kimse sesini bile çıkarmadı ve yola devam ettiler

haydutların saldırısından sonra ekip Kylandan korkuyordu Kylanda bunun farkındaydı ve ortamı dağıtmak için açıklama yaptı

"Ben genelde sakin ve cana yakın biriyimdir hatta merhametli bile sayılırım her ne kadar inanmasanız da öyleyim ama masum insanların öldürüp parasını alan kişiler sadece benim değil hiç kimsenin merhametini hak etmez"

Gruptakiler her ne kadar Kylanı bir canavar gibi görse de söylediklerinde bir haklılık payı vardı

yaklaşık beş saatin sonunda krallıktan çıkmışlardı ve Nebulu krallığının ilk şehrini görmüşlerdi şehrin surlarına geldiklerinde ise muhafızlar onları karşıladı 

"Merhaba gençler"

Kylan çabuk parlayan biriydi o yüzden Amedeus konuşmayı yaptı

"Merhaba efendim"

"bu şehre neden girmek istiyorsunuz"

"Uzun bir yoldan geliyoruz ve yorgunuz konaklama amacıyla bu şehre girmek istiyoruz"

Muhafız çocukların yaşına baktı ve bir yandan da kıyafetlerine baktı bu çocuklarda muhtemelen para vardı ve kafasından giriş ücreti uydurdu

"Şehre giriş ücreti kişi başı 10 gümüş"

Amedeus tam parayı çıkartıp verecek iken Kylan onun elini tutu ve konuşmaya o devam etti

"Bildiğimiz kadarı ile Nebula krallığının hiçbir şehrinde giriş üceti diye bir şey yok"

Adam para vermek istemediklerini görünce sinirlendi ve tehdit etmeye başladı

"Şu çocuk gibi kafanı çalıştır yoksa ormanda ölünü mü bulsunlar istersin"

Kylan adamı rehber yeteneği ile incelediğinde daha 24. Seviye olduğunu görmüştü bu yüzden aurasını saldı ama kendini tutu ve auranın gücünü 26. Seviyeye ayarladı

Adam 26. Seviye aurayı hissedince özür dileyip şehre girmelerine izin verdi ekip şehre girdiği anda direk bir hana girdi ve 4 tane oda tutular ve hepsi odalarına girip güzel bir uyku çekti Kylan hariç onun önemli bir işi vardı Griffin yumurtası yakında çatlayacaktı ve özel bir ritüel ile griffinin doğma şansını artırıyordu yumurta çatlarken etrafa yüksek miktarda ısı yayılıyordu ama Kylan başkaları şüpelenmesin diye ısıyı kendi içine çekiyordu yumurta kırılıdı ve ortaya muazzam bir ısı çıktı Kylan ise ısıyı emerek seviyesini arttırdı Kylan Griffini görünce yüzünde ister istemez ufak bir gülümseme oldu ve hemen Griffini rehber ile inceledi

İsim: Griffin
Seviye: 17
Element: Ateş, Hava, Toprak
Ruh Yeteneği: Felç Çığlığı