Dramione : Yasak Aşk

Draco İle Hermione'nin Yasak Aşkı

     1. SEZON

                       BÖLÜM 1  

O yıl Hermione'nin 7. yılıydı. Her zamanki gibi trendeydiler. Harry Ginny ile konuşuyor, Ron ise manzarayı seyrediyordu. Hermione düşüncelerine dalmıştı. Derslerini merak ediyordu. Sıkıldı. Kitabını açıp okumaya başladı. Batmakta olan güneşin ışıkları yüzüne vuruyordu. Kitabına dalmış olmalıydı ki Ron'un ona seslendiğini duymadı.'Hey kime söylüyorum Hermione birşey ister misin??' demişti Ron. Hermione'Ah ben hayır teşekkür ederim Ron.' dedi. Sonra kitaba yine daldı. Çok okumuş olmalıydı ki midesi bulandı. 'Ben bi hava alıcam midem bulandı.' dedi Hermione. Kapıyı açtı fakat o sırada birine çarptı. Çarptığı kişinin parfümü harikaydı. 'Hey önüne baksana Granger senin yüzünden dakikada bir banyo yapmak zorunda kalıcam.'  dedi Draco Malfoy. Hermione ona baktı. 'Pardon ama seni görmedim Malfoy o kadar hızlı geçersen olacağı buydu.'dedi Hermione. Draco'Bana bilmişlik taslama pis bulanık sen bana çarptın.' Hermione'nin zaten midesi bulanıyordur. 'Bak Malfoy bozuntusu şuan senin gibi bir pısırıkla uğraşamam.' dedi Hermione. Tam gidiyordu ki Malfoy onun bileğinden tuttu ve 'Hey bana pısırık diyemessin seni iğrenç pis bulanık.' dedi. Hermione sinirlenerek'Yaaa ne diyeceğimi sana sormuyorum hem ayrıca bırak benii.' dedi. Draco onu kendine yaklaştırdı 'Yaa eğer bir daha bana hakaret edersen-' der iken Harry geldi. Asası hazırdı. Draco ona döndü'Ooo Potur gelmiş de biz farketmemişiz. Yoksa kız arkadaşını kurtarmaya mı geldin?'. Harry'Hemen onu bırak Malfoy.' diye hırladı. Sonra Draco birşey yapmayınca Harry'Expelliarmus' diye bağırdı. Hermione ondan kurtulunca Harry'nin yanına geldi.'Teşekkürler Harry o salağa hiç bulaşmamalıydım.' dedi Hermione. Harry'Önemli değil seni merak ettik de'dedi. Kompartımanın kapısını açtıklarında Ron ve Ginny kavga ediyorlardı. Ginny'O Lavander denen kızda NE buluyorsun?' diye bağırıyorlardı. Ron ona aynı biçimde cevap veriyordu'Sana ne Ginny sana mı sorcam.' Hermione'yi görünce ikisi de sustu. Hermione sessizce oturdu. Draco onun ellerinden tutunca heyecanlanmıştı. Yoksa aşık mı oluyordu? Hayır dedi kendikendine. Olmamalıydı. Ona aşık olmamalıydı. Hem zaten olsaydı o karşılık verirmiydi! Aynı anda Draco'nun olduğu kompartımanda Pansy Parkinson söyleniyordu.'Niye sende onlara bir uğursuzluk büyüsü göndermedin? Seni küçük düşürdüler.' Draco soğuk bir edayla'Evet beni küçük düşürdüler. Neyse sene içinde intikamımı alırım.' dedi. Ama aynı zamanda Hermione'yi düşünüyordu. Onun bileklerinden tuttuğunda o da heyecanlanmış ve onu öpmemek için elinden geleni yapmıştı. O gün Hermione'nin sinirli hali onun hoşuna gitmişti. Yoksa Hermione'ye aşık mı oluyordu! Aslında güzel bir kız diye düşündü Draco. Fakat böyle birşey olursa babası onu öldürürdü. O bir muggledı. Kendi ise bir safkan. Böyle düşünürken Hogwarts'a geldiler.

     Ortak salonda yine her sene olduğu gibi Dumbledore açılış konuşması yapıyordu. '.... yasak ormana girmek yasak....' dedi Dumbledore. Herkes yemeye başladı. Ron feci acıkmıştı. Hermione'nin gözü bir ara Slytherin masasına gitti. İpeksi saçlarıyla Draco Pansy ile konuşuyordu. Draco tam ona bakmak üzereyken Hermione bakışlarını kaçırdı. 'Umarım görmemiştir.' diyordu içinden. Ron birden konuşmaya başladı'Eee Hermione çok suskunsun. Bir şey mi var?' Hermione cevap verdi'Hayır yok sadece aç değilim hepsi bu Ronald. Ben Ortak Salon'a gidiyorum orada görüşürüz.' Ron Hermione'nin gitmesini bekledi. 'Bu kız bu sene çok tuhaflaştı abi. Hepsi şu Malfoy olayından sonra. Çok ilginç di mi Harry' dedi Ron. Harry 'Evet etkilenmişe benziyor çok suskun acaba Malfoy bu sefer fazla mı ileri gitti?'dedi. Ron ağzına bir tavuk parçası daha tıktı. Harry ise Hermione'yi düşünüyordu. O sırada Draco'da kalkmış gidiyordu. Hala Hermione'yi düşünüyordu. Tam o sırada onu gördü. Çok tuhaf görünüyordu. Onu süzmeye devam etti. Hermione kütüphaneye gidiyordu. Draco'da onu takip etmeye karar verdi. Sonra vazgeçti. Ne olacaktı ki? Yine kavga edeceklerdi. Sonra bir ses duydu. Şaşkınlık çığlığıydı bu. Hermione'nin gittiği yerden gelmişti. Büyük bir heyecanla o tarafa yöneldi. Hermione merdivenin basamaklarının birinde oturuyordu. Bacağını tutuyordu 'Heralde bacağını kırdı' diye düşündü Draco. Sonra alaycı görünümüne bürünüp 'Hey Granger nooldu yoksa ayağın mı kaydı?' dedi. Hermione ona baktı. Belliki canı çok yanmıştı. Çünkü acısı yüzüne yansımıştı. 'Hah bir sen eksiktin tam oldu malfoy ayy bacağım.'diye söylendi Hermione. Draco ona yaklaştı yüzü hala alaycılık doluydu. Ama içinde Hermione'ye beslediği aşk vardı. 'Nooldu sana Granger ?' diye sordu Draco merakla. Hermione ona şaşkınlıkla baktı. 'SEN Mİ merak ediyorsun??' dedi Hermione. Draco alınmıştı 'Ne var belki biri seni merdivenden itmiştir diye düşünüyordum ona çiçek gönderecektim.' Hermione ona bağırdı'Zaten bacağım kırıldı-yani sanırım- söylediğin şeylere bak.' Draco şaşırdı'Vay benden yardım istiyorsun tamam seni Madam Pomfrey'e kadar götürürüm.' Hermione bu sefer ona minnetle bakmaya başladı. Draco Hermione'yi kucağına aldı. Ne kadar da hafifti. Draco onu Madam Pomfrey'e götürmeye başladı. Giderken Hermione konuşmuyor ve yere bakıyordu. Sessizliği bozan Draco oldu'Sen nasıl düştün Granger? Bu arada çok hafifmişsin ben seni daha şişman bekliyordum.'dedi. Hermione' Ben kaydım ve düştüm hem şişman olduğumu kim söyledi ki?'dedi. Bu arada Hermione bir kolunu Draco'ya dolamıştı. Draco sesini çıkarmadı. Kapıdan içeri girdiklerinde Madam Pomfrey acele acele sordu'Ay Miss Granger size ne oldu?' Hermione cevap verdi'Merdivenden düştüm.' Hala Darco'nun kucğındaydı. Madam POmfrey'Onu şuraya yatırın Mr Malfoy. Ve dışarı çıkın.' dedi Draco itiraz etmedi. Hermione'yi oraya yatırdı ve dışarı çıktı. 'Sanki ona aşık oluyorum' dedi kendi kendine.