( ofise gelirler.)
Hazar: Yusuf babanla tek konuşacağım siz burada kalın.
Yusuf: olur Hazar amca
Suat: abi
Hazar: kararımı verdim.
( Der ve içeri girer.)
Nevzat: seni beklemiyordum açıkçası Hazar ama sen gelmeseydin de ben zaten sana gelecektim ne konuşacaklarını da az çok tahmin ediyorum .
Hazar: sana bu düşmanlık başlanmadan önce de demiştim biz dostken yani çocuklarıma dokunmadığın sürece çocuklarına dokunmayacağım . Sözümü tuttum Nevzat şimdi de çocuklarım için geldim buraya ha sen gelmişsin ha ben ikimiz de ailemize bağlı insanlarız öyle büyüdük birbirimizin kafasından ne geçtiğini iyi biliriz ne de olsa eski dostuz bugün buraya Özgür korumak için geldim belki Özgür beni bir daha affetmeyecek belki Denizi bir daha üzme bakmayacak belki Adem benden sonsuza kadar nefret edecek karım bir daha yüzüme bakmaya bilir yani ailemi tamamen de kaybedebilirim ama bir kendi ellerimle mezara vermek var onları bir de gözlerimin önünde olmasına rağmen kısmen ölmek var. Ben buraya gelerek kısmen ölmeyi tercih ettim tabii sen de kabul edersen belki özgür'ü böyle koruyabilirim ben yıllarca sayende kızıma Hasret kalarak acı çekerek yaşadım belki kızımı şimdi kazanmışken sayende yeniden kaybedebilirim. Ama Özgür hayatını doya doya yaşayacak evet konuşmalarımın nereye gideceğini az çok tahmin etmiş olabilirsin zaten tahmininde varmış Benim buraya gelmem üzerimime. Değil mi?
Nevzat: evet söylediklerinin hepsi doğru sen de anlamışsın belli. Yarım kalan işi tamamlamak istiyorsun sen de Yusuf zaten özgür'ü seviyor bu apaçık ortada ama ikisi de birbirini yediremiyor. Deniz dese ki zaten ceren'i kaç yıldır bekliyor o kadar ona aşık olan kız olmasına rağmen hiç kimseyle bir ilişki yaşamadı takdir ediyorum aslında onu hiçbir kıza elini sürmedi sana çekmiş iyi yetiştirmişsin Denizi. Ceren de Denizi seviyor zaten Cemre ile birlikte görmüş onları o gün çok ağladı hiç uyumadı yanıma çağırıp konuşmak istedim ama ne de olsa kızım bana kendisi açıklayamazsın söyleyemezdi duygularını yani kısaca demek istediğin bu düşmanlığı bitirelim kan dökülmeden çocuklarımız üzülmeden bırak evlensinler diyorsun.
Hazar: aynen öyle diyorum Özgür benim en kıymetlim Ceren de senin değil mi?
Nevzat: öyle ama ağladığın birşey daha var .
Hazar: neymiş
Nevzat: Adem de Buseyi seviyor.
Hazar: dostken kurduğumuz hayal gerçek mi oluyor?
Nevzat: oluyor.
Hazar: O zaman ben bugün çocuklarla konuşayım dostum sana yeniden güveniyorum bu sefer güvenimi yıkama özgür'ü sana gelin olarak veriyorum ceren'le buseyi gelin olarak alıyorum.
Nevzat: o hatayı bir kere yaptım Bir daha yapmam emin ol.
Hazar: ha bu arada gelin Kızım bizim hastanede çalışmak istiyor izin verirsen ben teklif ettim ama damadıma teklif etmedim halde o kendi isteği ile çalışmak istediğini söyledi sen onlarla konuşursun izin verirsen başlasınlar işe.
Nevzat: olur dostum zaten Yusuf kendin istegiyle tıpp okumadı Özgür sayesinde okudu ama Ceren Kendi isteğiyle tıp okudu yani Yusuf özgür'ün kuyruğu.
Hazar: öyle deme damadıma
Nevzat: gel bı sariliyim.
( Sarılırlar)
Hazar: ben çıkıyorum görüşürüz çocuklarla konuş bana dön.
Nevzat: sen de.
( Hazar çıkar)
Yusuf: ne konuştunuz özel değilse sorabilir miyim?
Hazar: üstüste baban sizinle zaten konuşacak oğlum.
Yusuf: oğlum mu?
Hazar : evet
Ceren: izin verdi mi
Hazar: dediğim gibi baban sizinle konuşacak kızım.
Ceren: içerde ne oldu bilmiyorum ama iyi şeyler olduğunu düşünüyorum amcacığım.
(Hazar göz kırpar ve ofisten ayrılır Ceren ve Yusuf içeri girer.)
Nevzat: gelin çocuklar ben de sizinle konuşmak istiyordum zaten.
Yusuf: baba burada ne oluyor hazır amca neden bu kadar olumlu ben sen neden bu kadar sakinsin üzün de gülüyor iyi misin baba.
Ceren: Baba anlatacak mısın?
Nevzat: susarsanız anlatacağım çocuklar Yusuf seni özgür evlendirmek istiyor.
Yusuf: Baba şaka yapmıyorsun değil mi?
Nevzat: hayır yapmıyorum sen de istersen haber vereceğim.
Yusuf: intikam bitti mi?
Nevzat: bitti.
Yusuf: gidelim isteyelim özgür'ü.
Nevzat: özgür ile konuşacak eğer o da isterse gidip isteriz.
Ceren: ay inanmıyorum en yakın arkadaşım olan kız eski olmasına rağmen neyse boş verin Özgür benim yengem mi olacak ay ben onun görümcesi mi olacağım?
Yusuf: hayali bile güzel gerçeğini
(Ceren ve Nevzat gülerler)
Nevzat: Ceren seni de denizi istiyor
Ceren: anlamadım.
Nevzat: anlamayacak ne var kızımzaten Deniz seni seviyor sen de deniz'i seviyorsun uzatmaya gerek yok bence sen de kabul edersen tabii.
Ceren: ben onu sevmiyorum o da beni sevmiyor baba.
Yusuf: yedim yedim.
Ceren: Of ama ben sana nasıl söyleyeyim yani şey tamam olur.
Nevzat: Buse nerelerde kaç gündür görmüyorum zaten?
Ceren: ıııı şey Buse okçuluk yarışına gitti baba.
Nevzat: yok bu kız anlamayacak ne zaman gelecek? Ve sen neden benden sakladın.
Ceren: söylememi istemedi baba hem gelir bugün gelecek diye biliyorum.
( Buse içeri girer.)
Buse: babişko birincilik aldım.
Nevzat: kızım sen hiç mi akıllanmayacak sın geçen sene yaralanan kimdi Buse.
Buse: ya babişko kızma ya bak Bir şey olmadı sapasağlam hem yanındayım ve 4 tane madalyayla.
Yusuf: insan bir haber verirdi insafsız.
Buse: ceren'e verdim ya abiş.
Ceren: verdinde ne oldu sanki söyleme dedin ben de söylemedim.
Buse: of of verdim verdim söyleseydin sende.
Nevzat: neyse Buse hanım Adem bey ile evleniyorsun.
Buse: Baba bak vallahi hiç şaka kaldıracak halim yok zaten yeterince duygularımla oynadın bu sefer oynama bırak mutluluğumu yaşiyim.
Nevzat: şaka değil gerçek.
Buse: Adem'in biri var mı bekle beni aşkım ben geliyorum.
Nevzat: siz iyi değilsiniz ya vallahi gidin ne halt yapıyorsanız yapın.
(Buse Yusuf babalarını öpüp çıkarlar)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Özyus'un İçindeki Acı
Korkuintikamla başlayan aşk ya birlikte yanacaklar ya da ayrı ayrı İmkansızın içindeki imkansin ...