🎉2.6🎉

3.5K 337 396
                                    

Aslında düz yazı yazıp yazmama arasında çok gidip geldim ama araya böyle bir bölüm karıştırmak istedim, bu bölüme kadar mantık aramadıysanız bu bölümde hiç aramayın

🎉🎉🎉🎉🎉🎉
🎉DÜZ YAZI🎉

Genç ailesini zar zor ikna edip gereken tüm her şeyi hazırlamış bir şekilde müstakbel kocacığını bekliyordu.

Çalan kapıyla kapıya doğru koşamaya başlamış ayağına takılan halıyla küçük bir takla atıp yarasız bir şekilde kapıya ulaşmayı başarmıştı.

Üstünü başını son bir kez düzeltip kapıyı açmış ama saniyeler içerisinde geri kapatmıştı.

Salona geri dönüp abisinin yanına tekrar oturunca annesi "kimdi gelen?" diye sormuştu. Jeongin hiç takmadan "Bir kaç tane oruspu çocuğu kapıda pinekliyor" demesiyle abisi kafasına gelişi güzel bir tane yapıştırmıştı.

Kapı tekrar çalınca kardeşi açıp dışardaki garibanları içeri almıştı. Hepsi çatık kaşlarıyla bebek ekmeğe bakarken ustamız bacak bacak üstüne atıp arkasına yaslanmıştı.

"Ben size davetli değilsiniz demedim mi?" diye soruyu yönelttiğinde babası "Terbiyeli ol onlar senin büyüklerin" cevabını vermişti.

Minho imayla "Bence de kardeşim terbiyeli ol çorap koleksiyonumu görmek istemezsin" dediğinde bacaklarını düzeltip "Ahahahah şaka yapıyorum ya ahahahah" demişti.

Jeongin abilerini incelediğinde hepsinin uyumlu giyindiğinin ve tesadüfen onlarla uyumlu olduğunu fark etti ama bilmediği şey Seungmin'in kardeşiyle konuşup gıcıklığına herkesi uyumlu giydirdiğiydi.

Kapının tekrar çalmasıyla günün diğer baş rolününde geldiği anlaşılmıştı. Bu sefer düzgünce ilerlerken ayağına takılan çelmeyle yere yapışmış ve Jisung üzerinden atlayarak kapıyı açmıştı.

Gelen misafirler damatlarını yerede 2.80 uzandığını görünce garipsesede Hyunjin'e birini bulmuşken kakalama derdinde oldukları için pek takmadan jeongin'in üzerinden atlayarak içeri geçmişti.

Jeongin sonunda yer sülük gibi yapışmayı bırakıp ayaklandığında Hyunjin tüm haşmetiyle karşısında duruyordu.

Hyunjin elindeki çiçeği ona uzatıp "Senin kadar güzel değiller ama idare edereler be gülüm" dediğinde Jeongin gülümseyerek kırmızı gülleri almıştı.

İçeri geçtiklerinde tanışma faslı bitmişti ve oturmuşlardı. İkilide oturduğunda Hyunjin'in babası heycanla "Haa çocuklarda geldiğine göre isteyelim artık" dediğinde Jeongin'in babası "Ne acelesi var daha yeni geldiniz? " diye sormuştu.

"Benim işimi sağlama almam lazım yoksa kurtulamıyacağız bu maldan" gençler gülerken Jeongin'in ailesi şaşkınlık Hyunjin'in ailesi ise endişeyle onları izliyordu.

"Hem siz hiç merak etmeyin ben evi alıcam güzelce döşiyecem altlarınada bir araba çekerim içiniz rahat olsun" diye lafa devam ettiğinde kimse bunu beklemiyordu.

"Beyfendi anlıyorum da daha küçükler hemen evlilik olmaz ki" diye karşı çıktı Jeongin'in babası.

Hyunjin'in babası "Biz bir yüzükleri takalım da düğüne sonrada bakarız sorun değil" diyerek dünürünü ikna etmişti.

Annesinden kaş göz işareti alan Jeongin mutfağa ilerlerken uketeam da onu takip etmişti. Mutfakta edilen dalgalar devam ederken kahveler hazır olmuş ve tepsiye yerleştirilmişti.

Seungmin tepsinin başındaki küçüğü "Çekil şurdan" diyerek itimişti. Bir bardağı öne çekerek "Tuz" dediğinde Felix uzatmış bir kaşık atıktan sonra boş elini uzatıp "Pul biber " dediğinde jisung eline vermişti ondanda bir kaşık atmıştı.

"Kara biber"

"Tarçın"

"Kimyon"

" Kekik"

" Köri"

"Turşu suyu"

" Soya sosu"

"Balık yağı"

" Çamaşır suyu"

Jeongin öne atılıp "Oha amına koyim gerdeğe girmeden öldüreceksiniz çocuğu" demişti.

Jisung "O öküze birşey olmaz" dediğinde Seungmin'de "Olsada hak etti bugün çok kaşındı it " diyerek karşılamıştı.

"Yine de yeter birde cesetle uğraşmayak durduk yere " diyen Felix'i onaylayarak içeri geçmişlerdi.

Kahveleri aldıktan sonra Hyunjin'in babası "Allah'ın emri~" lafını dünürü "Yanlız biz ateistiz " diyerek bölmüştü.

Adam şaşkınlıkla karısına dönüp "Hanım biz kimin emriyle itiyecez? " diye sormuştu. Kadıncağızın da kafası karışırken "Ne bilim ben at bişeyler" diyerek başından salmıştı.

"Daha fazla uzatmadan direk giriyom o zaman " diye sorduğunda Jeongin'in babası kahvesinden bir yudum alarak onayladı.

"Oğlunuz Jeongin'i gerizekalı olumuz Hyunjin'e istiyoruz " dediğinde adam kahvesine dokunmayan damada bakıp.

"Bizim adette damat eğer evlenmek istiyorsa kahvesini bitirmelidir " demesiyle Hyunjin kahve demeye bin şahit isteyen karışımı tek yudumda diklemişti.

"Ee o zaman verdik gitti " cümlesiyle sevinç çığlıkları ortaya salınmıştı. Sarılmalardan sonra yüzükler takılmıştı.

Changbin ayağa kalkarak "Oturmaya mı geldik kalkın iki göbek atak " demesiyle erik dalı açıp hep beraber göbek atmışlardı.

Daha sonra Minho ve Chan "İsa, Musa sen bizi kutsa" diye bağırarak apaçi danslarını sergilemeye başlamıştı.

Her şey çok eğlenceliydi en azından Hyunjin hastaneye kaldırılana kadar çok eğlenceliydi

🎉🎉🎉🎉🎉🎉

Neyse çok boş bir bölüm oldu ama ben yazarken çok eğlendim

Son olarak " İsa, Musa sen bizi kutsa dıdıdıdıdıdıdıdıdıdıdı"

(Videoyu mümkünse izleyin)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

G*t Bile Çiftken Biz Neden Tekiz? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin