İnsan bencil olmalı. Evet, yanlış görmüyorsunuz. İnsan kesinlikle bencil olmalı görüşünü savunuyorum ben. Öznel olmalı, toplumu altında tutmalı, dizginlemeli, bağlanan olmamalı. Gerekirse en özgür olan olmalı. Ancak ne yaparsa yapsın, kilitlerin arasında saklamamalı duygularını sırf bir avuç insan öyle istiyor diye. Dilediğini yapmalı, mutluluğu için savaşmalı. Kan dökmekten bahsetmiyorum, sakın yanlış anlaşılmasın. Evrensel ahlak ilkelerinin varlığını kabul etmiyor olabilirim, ancak bu yazdıklarım ahlakın olmadığı bir görüşü savunduğumu anlatma amacımı da gütmüyor. Kesinlikle alakası yok. Savaşmanın kan dökmek olduğu yılları da geçtik gerçi bir süre önce. Bu yüzden çok takılmayacağınızı umuyorum.
Ancak dediğim gibi, insan savaşmalı. Göz yaşlarının son damlasına kadar, sesinin çıkabildiği son ana kadar, sevdiğini öpebildiği son sefere kadar. İnsan savaşmalı, kendisi için, göz yaşlarını da elbet bir gün kurutabilmek, avazının çıktığı kadar bağırırken sevgilisinin dudaklarıyla susmayı bilmek için savaşmalı. Mutlu olmaya çabalamalı insan. Biricik ömrünü de sevdiği gibi yaşamalı.
Size toplumun korktuğu, doğru yöntemlere dayanmadığını söylediği tümdengelimin yanlış sonuçlar doğurabilecek düşüncelerinde bile bir anlam, bir doğru olduğunu, bunun yalnızca az önce de bahsettiğim öznellikle ve toplumun kalıp doğruları gerçek kabul etmesiyle bağdaştırıldığını anlatmak isterdim, ancak odamın kapısı öyle bir çalınıyor ki, durmak zorundayım. Birisi ya beni dövmeye geldi, ya da yurt yanıyor ve çıkamayan tek kişi ben kaldım, bu da bir itfaiye görevlisi. Ancak hiç çığlık veya siren sesi duymadığımdan ikinci seçeneği eleyerek potansiyel katilime kapıyı açmaya gidiyorum izin verirseniz.
Ben kapıyı açtığım gibi sürekli frekanslarda kapıya vuran yumruğu duruyor. Yüzü sinirden, belki nefesini tutmaktan kıpkırmızı olmuş. Bana bakıyor bir süre, sıkı sıkıya dişliyor dudağını. Gözleri de dolu dolu.
"Benimle geliyorsun Jaemin, konuşuyoruz. Hemen." Otoriter sesi sinirlerimi bozarken çekiyorum elimi. Onu dinlerim, beni dogmatik düşünmeye itebilecek tek şey onun gerçekleridir. Ancak, baskısı değil, hayır. Onun baskısı kendisine ait değil, toplumu yansıtıyor, aynaların mat yüzeyini kendine döndürerek içinde saklıyor benliğini. Ayrıca, baskıdan nefret ederim.
Sinirden başındaki damarlar çatlamak üzere sanki, yüzünün böylesine kanlanmasını da bundan başka bir şey açıklayabilir mi, sanmıyorum.
"Neden geliyorum seninle?" dediğimde derin bir nefes veriyor. "Bunu yurdun içinde, arkadaşların kapılarını açmışken yapmak istemiyorum da ondan." diyor dişlerinin arasından. Ben bir şey demeye vakit bulamadan tekrar çekiyor beni var gücüyle. Ben de itiraz etmiyorum. Çeksin bakalım. Bana söyleyecek neyi var, neden bu saatte benim bulunduğum bölüme görünürse ceza alacağını bile bile geldiğini merak ediyorum. Korkar çünkü cezalandırılmaktan. Toplumun ahlakından korkar, yasalarından. Özden de korkar, onun öznelliğini de ben benimseyip kendime katarım bu yüzden.
Hızla merdivenleri çıkarken hâlâ beni çekiştiriyor, kollarının yorulduğuna eminim ancak öyle inattır ki, gıkı çıkmaz ağrıdan şuracıkta bayılacak halde olsa bile. O da herkes gibi. O da bencillik yapamadan saklıyor duygularını. Kelebeklerini tutuyor içinde, hapis etmiş. Özgür bırakmaktan çok geride.
Sonunda çatıya açılan kapıyı sertçe ittiğinde etrafta az biraz toz bulutu oluşuyor ancak esen hafif rüzgar çabucak katıyor kendisine bu kiri. Beni çekiştirip çatının ortasında savurur gibi bıraktığında şaşırıp kalıyorum. Birkaç günde takviyeyle güçlenmediyse sinirin insanın içindeki fiziksel ağırlığı çıkardığı fikrini doğruluyor bu hareketi.
"Hava soğuk. Neden buraya getirdin beni?" diyorum üzerimdeki ince beyaz tişörte bakıp hafifçe düzeltirken. O ise hâlâ okul formasıyla.
"Birde soruyor musun?" diyor şaşkınlıkla. Burnunu çekip bakıyor bana, gözleri hâlâ dolu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
toplum ahlakından muzdariplerin öyküsü
FanficBırak evrenseli sonra alalım karşımıza. Kendi toplumun geçit vermiyor henüz, sen bile izin vermiyorsun dışa vuruma. İçlerinde yaşamak istiyorsan, kendini de kendi içinde yaşamak zorundasın. renmin oneshot, 2548 02/03/21