Önümde çıplak duran Yiğit'in abisiyle Serhat'a görünce direk kapıyı kapattım Yiğit abisinin büyük bir homofobik olduğunu söylememişti daha demin gördüğüm şeyler bir homofobiğin yapacağı birşey değil sanırım Yiğit'in bedduası tuttu
Serdar
Yusuf o an içeri daldığında utançla ellerimle yüzümü kapattım Yusuf odadan çıktığında Serhat'ı yataktan itip banyoya koştum hemen duş alıp çıkacaktım
Banyodan çıktığım da Serhat çoktan odadan çıkmıştı üzülmesem desem yalan olurdu kurulanır üstümü giyinmeye başladım
--------
Yağız
Bugün Yiğit çok meşgul gözüküyordu benim ise canım çok fena sıkılmıştı zaten Yusuf'un yeni maid kıyafeti ise daha tahrik edici geliyordu sbaahtan beri Yusuf'u izlemekten başka bir şey yapmamıştım kabul ediyorum azmıştım
Yusuf'u kenara çekip dudaklarına yapıştım geri çekilip "çok azgın çocuksun Yağız" diyince "tek ben miyim sence" dedim sağ elimi usulca bacağında gezdirdim sonra elbisesinin altından poposunu avuçladım "yav biri görecek bıraksana " desede bu sefer sol elimle diğer kalça yanağını avuçlayınca kızgın bir şekilde bana baktı "senin de gücün bana yetiyor ya Yiğit'in yanında süt dökmüş kedi oluyorsun" dediğinde "geçen sefer ben üstte olmuştum hatırlatırım"
Beni itip "akşam görüşürüz Yağız"diyip gitti bugün kimse benle ilgilenmiyordu can sıkıntıyla bahçeye çıktım bankta oturan Yiğit'in abisini görünce onu izlemeye başladım canı sıkkın gibi gözüküyordu bu adamı hala sevmiyordum sevmek ne kelime nefret ediyordum beni gördüğünde yanıma doğru geldi
"ulan bu Yiğit bana büyü mü ne yaptı "
"Neden ki "
"Sanırım Serdar'a ilgi duyuyorum"
"Yuh ama kusura bakma daha bir ay öncesine kadar şöyle böyle diyordun ne değiştirdi seni pardon"
"Geçenlerde rüyamda Serhat'ı uygunsuz gördüm şey yapıyorduk işte telaşla rüyadan uyandığımda beni çok etkilediğini fark ettim psikolağa kadar gittim inan ki "
"Yapabileceğim bir şey yok neden bana anlatıyorsun "
"Sen neden dinliyorsun"
"Çok gıcıksın biliyorsun değil mi"
"Teşekkürler"
İşte kırk yılda bir konuşurduk konuşmamızda hep böyle biterdi Serhat'ın bu haline hiç üzülmedim sürünsün köpek dedim içimden ben üniversiteyi bitireli iki üç yıl olmuştu ama çalışmıyordum babam zengin olduğu için çalışmaya da gerek duymuyordum babam yaşım büyüdüğün de koltuğu bana devredecekti Yiğit benden önce babasının koltuğuna oturmuştu yani daha doğrusu babası ölünce öyle yapmak zorunda kalmıştı abisi ile işleri ve malları bölünmüşlerdi bu evide paylaşmayınca yarı yarıya kendi aralarında bölümüştüler ben bizim evde kalmak yerine genelde Yiğit'in evinde kalırdım ailelerim bizim yakın olduğumuzu bildiği için bir şey demiyolardı
Serdar ise bir nevi Yiğitle benim çocukluk arkadaşımız gibi bir şeydi ailesi bizim babalarımıza hizmet ederken o da bize hizmet etmek için büyütülmüştü ama Yiğit ve ben onu hiç dışlamamıştık iyi çocuktu
Yusuf hakkında konuşmam istenirse ona aşık olmaya başladığımı söyleyebilirim bir erkek olmasına rağmen çok güzel ve naif kişiliğide o şekilde
Karnım guruldayınca mutfağa doğru ilerledim buzdolabını açıp elime ne geçirdiysem ağzıma attım karnımı doyurunca mutfaktan çıkarken Serdar'la karşılaştım perişan halde gözüküyordu "bu halin Serdar"dediğimde "iyiyim Yağız bey iyi günler" diyip çıkıp gitti ben ise arkasından baka kaldım
Serhat
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Serdar
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
