Bölüm on yedi

36 4 9
                                    

Dikkat!
Bu bölüm ficden değil kendi kalemimden ve yazar fici yayınlayana kadar kalacak.

Ölü bedenler yüksek sesler ve karı eriten ılık yeni kan sıçramlarıyla yerler devrilmeye devam ediyordu. Seulgi'nin kılıcı biraz daha kalın olan kılıçla çarpıştı ve kuvvetten dolayı geriye doğru sendeledi. Öfkeyle gözleri parıldadı ondan birkaç santim daha uzun olan adama atılmadan önce doğruldu. Yüzündeki sinsi gülümseme ile kendini bir kez daha yerde bulduğunda dudaklarına hastalıklı bir gülüş yayıldı. Kılıcını rahatlıkla kaldırıp ona doğru salladı ama yine yere düştü. Elinden kılıcı düştükten sonra avucunun içindeki mühür parıldadı. Seulgi kılıcını düşürdüğünde ölü bir cesetin üzerine çıkarak kayaya ayağını dayadı ve altındaki başı sert bir şekilde tekmeledi. Zaman kaybetmeden dişlerini gıcırtarak,bacaklarını adamın boynuna dolayarak sıktı adam kaçmaya çalıştıkça daha fazla güç uyguladı. Adam sonunda mücadeleyi bırakıp pes etti ve başı yavaşça yana düştü.

Seulgi de hemen oradan ayrılarak kılıcını almak için geriye döndü. Saçları terle yüzüne yapışıyordu ve onu incelediğinde ise pelerini birkaç yerinden yırtılmıştı. Fazla güç harcamadan kumaşı sırtından ayırdı ve kanla kaplı yere attı.

Seulgi saraya doğru bakıyordu ki sarayın önüne kadar gelmiş siyah bir at gördü. Kılıcını aldı ve inine soktu daha sonra başı boş gezen bir atı eğerinden yakalayıp bindi. Süratle saraya doğru ilerledi.

Siyah atı artık daha net görüyordu. Üstündekini de bu taehyung'du.
Kılıcını çıkardı ve tek eliyle eğeri tutarken diğer eliyle kılıcı sağlam bir şekilde tuttu.

Siyah at kişnedi ve şaha kalktı sonra fena bir şekilde koşmaya başladı. Saraya girişine gidiyordu. Kafasını ferini ile kapatmıştı sadece çenesi seçilebiliyordu. Ama girişte ona yetişmeyi başardı seulgi. Etrafta pek fazla insan yoktu çünkü herkes savaş meydanındaydı ayrıyeten kalenin diğer tarafında bir kaç süvari var idi ama tae bunu bilmiyordu ve fırsat ayağına gelen taehyung Jimin için gelmişti.

Seulgi kılıcı savurdu ve kılıç taehyung'un kolunu yaraladı. Jungkook neredeydi saraya mı dönmüştü,bilemiyordu ama şuan amacı onu bu kapıdan içeriye sokmamaktı.
Seulgi bu sefer kılıcını atı korkutmak için salladı ve atı karın bölgesinden yaraladı. At kişneyerek tae'yi sırtından attı ve kaçtı. Seulgi hemen attan indi kılıcı ile ona bakan adama karşı durdu ve iki kılıç üç saniye içinde buluştu. Ikili zor bir mücadelenin içinde iken biri düşüyor biri kalkıyor ama hiç-biri pes etmiyordu. Sarayın giriş demir kapısı açıldı ve açıldığı gibi kapandı. Jungkook gelmişti. Seulgi son gücüyle taehyung'u itti ve jungkook'un yanında yerini aldı.

"Sen git buradaki işimiz neredeyse bitti,kazandık. Içeride sana senin düzenine ihtiyaç var. Jimin'i sakinleştirmen lazım." Acele ile sıraladığı cümlelerinin ardından seulgi zor da olsa gitmek için harekete geçti. Çünkü jk pes etmezdi,onu kendisi indirecekti. Kapıya iki kez vurdu adını söyledi ve küçük kapı açıldı. Içeri girer girmez jimin'e gitti. Jimin çocuk uyuyorken başında bekliyordu galiba çok endişeliydi.

"Jimin iyi misin?"

Jimin'den cevap gelmedi.

"Bitti,neredeyse bitti kazandık. Lütfen bana cevap ver. Jungkook beni seni sakinleştireyim diye gönderdi ama sakin görünüyorsun hatta fazla sakinsin."
Yine cevap yoktu

Seulgi jimin'i  omuzlarından tuttu ve salladı. "Hey ne oldu Iyi misin?"

Jimin'in  sonunda bir ifade belirdi,"ben iyiyim ama Jungkook öyle değil ve olmayacak" sonda sesi çok gür çıkmıştı,öyle ki seulgi kalçasının üzerine geriye düştü.

"O iyi olacak Jimin sen onu düşünme o bu mücadele için çok çalıştı. Bunu sende biliyorsun o gitti ülkesinden oldu ama çabaladı ve güçlendi. Korkma. Seni ne korkutuyorsa bana söyle çözüm bulabiliriz."

Jimin ağlıyordu yere oturmuş mahvolmuş bir halde ağlıyordu.
Kadın onu böyle görünce ne yapacağını bilemedi.

"Doktor çağırın,şifacı çağırın birini çağırın sizi ahmaklar!" Diye bağırdı.

Iki hizmetçi odaya bir doktor ile girdiler biraz sonra.
"Komutan seulgi ne oluyor?"
Diye sordu doktor

Jimin'e görünce  çantasını yere bıraktı ve onun yanına çöktü.
"Majesteleri size bir sakinleştirdi vermemi ister misiniz? Daha rahat uyursunuz."

Jimin ona bakmadan cevap verdi"bana bir sakinleştirici değil huptonis vermelisin. Hemde hemen!!
(Huptonis:şuan gotumden uydurduğum bir güç açığa çıkarma iksiri,karışımı. Jimin sonbahar perisi ve güçleri var ama daha da açığa çıkarmak için yapılması zor bir iksir içmesi gerek)

"Ama efendim onu ne yapacaksınız,sizin yatıp dinlenmeniz lazım."

Jimin ayağa kalktı sınirli bir ifadeyle
"Içicem herhalde seni beyinsiz. Hiçbiriniz hiç birşey bilmiyorsunuz daha fazla vakit kaybetmeyin ve gidip bana o karışımı yapın! Hadi diyorum size! Hemen! Ne bekliyorsunuz!?" Dedi.

Doktor ayağa fırlayarak hemen laboratuara doğru koştu.

Seulgi,"Jimin cidden ne yapacaksın? Aklında ne varsa bana da söyle,sana yardım edeceğim."

"Taehyung,güneş perisinden yardım alıyor. Jungkook ölecek,ona karşı hiç şansı yok. Güneş perisinden  sonbahar perileri ile ateş tanrıları durdurabilir. Eğer bana bir ateş tanrısı bulamıyorsan üzgünüm yardım edemezsin. Tek çıkacağım onun karşısına. Ateş tanrısı ile güneş perisinden ayıran tek özellik birinin asırlar boyu iyiliği,diğerinin şerri ve kötülüğü seçmesi."

Seulgi şaşkın bir ifadeyle onu dinlerken buna inanmıyordu,"ama Jimin güneş perisi yıllardır yok.50 yıl kadar önce humanra atomunun parçalanmasında hepsi öldü. Bana şu işi iyice anlat! Anlat ki yardım edebileyim ha?"

O sırada jk ve tae

Jungkook kılıcını çekti ve adamın üzerine doğru koştu,koşuşu ikinci adımında yarım kalarak surlara yapıştı. Taehyung yanına gelip eğildi onu yakalarından tutarak kaldırdı ve üç metre ileriye savurdu. Bunu yaparken adeta zevk alıyordu. JK yerde acıyla bağırırken o konuştu,"Sana son bir şans şuan burada pes edebilir ve jimin'i ile çocuğu bana verebilirsin,yoksa seni  dünyada veya evrende görülmemiş bir acıyla öldürmekten zevk duyarım."

Onu tekmeleyerek bağırdı,"Cevap!?"

849 kelime.
Bu kadar yazabildim. Umarım beğenmişsinizdir.

ARA VERİLDİ Frozen Kıngdoms⇂Jikook •çeviri•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin