"Seni kalbin kırıkken görmüştüm. O zamanlar sadece kalbi kırık biriydin. Nerden bilebilirdim ki ileride o kalbinin kırıklarının benim ayağıma batacağını ve benim bu hayatla bağımı koparacağını. Keşke seni gördüğüm gün hiç yardım etmeseydim. Keşke iki yabancı olarak kalsaydık seninle. Ah Jeon... Senin için atan şu kalbi paramparça ettin. Aldın yere vurdun ve ardına bakmadan kırılan parçalarımın üzerine bastın. Bensiz yaşamında mutlusundur umarım.
Sevmek ve nefret etmek arasında çok ince bir çizgi vardır. Sen o çizgiyi aştın işte. Sana dair sevdiğim ne varsa nefret ettim senden. Seni öldürmek isteyecek kadar senden nefret ederken aynı zamanda gözünden bir damla yaş düşmesini istemeyecek kadar çok seviyorum seni.
Bu senin eserin! Ben senin eserinim! Gurur duymalı ve yarattığın ben ile övünmelisin. Bana bıraktığın iki küçük şey daha var. Buraya şimdi değinmeyeceğim. Her gün biraz daha vicdan azabı çekmeni istiyorum. Bana yaşattığın cehennemin azıcığını da olsa yaşamanı istiyorum.
Keşke seni hiç tanımasaydım. Keşke o gün sana yardım etmeseydim. Keşkelerden nefret eder oldum Jeon. Ve sen benim bu hayattaki en büyük keşkemsin... "
Mrs. Linse
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I Hate You, I Love You / Liskook
Fanfiction"Senden hem deli gibi nefret ederken hem de seni deli gibi sevmem delilik değil de ne?! Senden nefret ediyorum Jeon Jungkook! Ama aynı zamanda deli gibi de seviyorum... Acizlik... Aşk dediğin şey sadece acizlik. Başka hiçbir şey değil. Elimde olsa...