Gezi Kulübü

136 9 4
                                    

Kulağımda body body diye bağaran seslerle kalktım. Dün gece kulaklıkla uyumuşum bu yüzden her sabah saçma şarkılarla uyanıyorum. Kulaklık ve telefonu komidinin üzerine bıraktım ve banyoya girdim dün gece yaptığım şey aklıma geldi. Kapıya doğru uzanıp kapıyı kitledim yoksa babam bir anda içeri dalıp bakıyım büyümüşmü diye göstermemi istiyor salak. Banyonun kapısını açıp odaya geçtim dolaba yanaştım  beyaz bir gömlek  dar siyah pantolon ve üzerinede siyah sweet giydim. Kapıyı açıp kafamı uzattığımda ortalıkta kimse yoktu dış kapıya doğru sessiz adımlarla giderken " vay kerata vay annen anlattı dün olanları demek kızla iyi geçti ha" bu sefer pek içkili durmuyordu ayılmış herhalde " evet baba" " kahvaltı yapmadan nereye gidiyorsun annen mutfakta seni bekliyor" bu sabah sakindi biraz kesin dünden dolayı kavga etmişlerdir yine "tamam" diyip hiç istemeye istemeye mutfağa doğru yürüdüm " günaydın oğlum" " günaydın anne " " bugün okulunun ilk günü eülenmene ve iyi arkadaş edinmeye bak olurmu" " off anne kız arkadaşım yetiyor sadece " diyip yatıştırmaya çalıştım ama nafile " oğlum kız arkadaş başkadır erkek arkadaş başka ben baban olacak itin kız arkadaşıyım ama bak bize " ha konu şimdi anlaşılıyor ben evden direk tüysem iyi olacak " ne varmış bende oğlum asıl anan olacak bu karı varya bu karı dün beni koltukta yatırdı neymiş yolda gelirken baika karıyı o sanıp öptüm diye" oo bu konu uzar " sen nasıl elalemin karısını ben sanıyon acaba" eywah yandık " ya valla bulanık gördüm" " tabi her allahın günü şu zukkumu içersen öyle olur oğlum sakın babana çekme" " oğlum asıl inatçı anana çekme" ben ölsemde ikinizede çekmem demek vardı şimdide neyse " ben geç kalıyorum çıktım hadi by by" sofradan kalktım kapıya doğru koştum ayakkabılarımı giydim " oğlum daha bişey yemedin senin yüzünden kalktı çocuk" " niye benim yüzümdenmiş sen başlattın" siyah maske ve şapkamı alıp arkadan gelen sesleri umursamadan kendimi dışarı attım oh be kurtuldum kulaklığımı taktım ve yürümeye başladım. Şarkı dinlemek çok iyiydi ben bütün dertlerimi şarkılara anlatırım onlarla ağların onlarla gülerim şarkı bittiğindeyse bu koca dünyayla yanlız başımaymışım gibi hissederim( duygusallık mı hiç benlik değil mdkshrb ). Aklıma birden dün olanlar geldi ve istemesemde biraz gözlerim doldu eywah doğruya ben o salaklarla aynı üniversitedeyim ney yapıcam benle gördükleri yerde dalga geçerler çünkü öyle tiplere benziyorlar buldum onlardan saklanırım maskemi hiç çıkarmam nasıl olsa benim orda okuyacağımı bilmiyorlar aynen ya ben ne zekiyim onlardan kesinlikle saklanacağım. Okula vardığımda herkesin yüzünde bir gülümseme var bu ne herkes neden çok mutlu okula başladıkları içinmi " 1. Sınıflar buraya " diye bağırdı etrafıma baktığımda kalabalık yüzünden kimin bağırdığını göremiyordum nereye gitmem gerekiyordu bilmiyordum bir anda arkadan bir el omzuma dokundu " sen birinci sınıfsın değilmi" deyince "evet" diye yanıtladım " bende sanırım nereye gideceğini bilmiyorsun" " hayır bilmiyorum" bana gülümseyerek bakmaya başladı " güzel bende bilmiyorum" ne bu neydi şimdi beni güldürmüştü oda güldü " ben jiyang"  kulaklığı çıkarıp cebime attım maskeyide indirip " bende yibo memnun oldum " " bende neden maske takıyorsun " hı neden taktığım aklıma gelince hemen geri taktım tanınmamam lazımdı ama bunu ona söyleyemem " güneş kıremimi evde unuttum ve kızarıyorum " bana anlamaz bakışlar attı " öylemi bende var verebilirim söylemesi ayıp falan değilde çok yakışıklıyımdır" güldüm "evet öylesin" bir anda " hey siz ikiniz siz birinci sınıf değilmisiniz davetiyemi bekliyonuz acaba gelin lan buraya " biri bağırınca bize dediğini anladık ve bize bağıran kişiye doğru koştuk ikimizde etrafta çok fazla kişi kalmamaıştı herkes sınıflara dağılmıştı " evet " "hı" ikimzde ona öylece bakıyorduk " şan gerzekler sabahtan beri sizi bekliyoruz bir özür dileyin bari ama ben size yapacağımı biliyorum çıkın şu sıraların üstüne" biz hala anlamadan bakıyorduk sanırım çok sinirlendirmişiz yada bu hoca çok sinirli biri "hadi lan " diye bağırınca ikimizde birden titredik ve dediğini yaptık sıraların üstüne çıktık "şimdi güzel bir özür dileyin herkesten" ne ne saçmalıyor bu daha bismillah okulun ilk günü "ne neden ama biz bişey yapmadık" diye girişti jiyang kolumu dürttü " ha evet " kaçmak istiyordum kapıya doğru baktığımda o üçlü geliyordu ve bize doğru ne yapıyor bu salaklar bakışı atıyorlardı hemen eğildim "ne yapıyorsun lan kafayımı yedin" dedi hoca ama umursamadım baktığımda hala buraya bakıyorlardı bir dakika maskem ve şapkam var nasıl tanıyacak "kimsin sen lan çıkar şu maskeyi şapkayı" " olmaz çıkaramam"  " bana karşımı geliyorsun ha çıkar dedim" herkes neler oluyor der gibi bakıyordu " onun alerjisi var" diye bağırdı jiyang " ne alerjisi " " güneşe alerjisi var kremini evde unutmuş bu yüzden çıkaramaz" jiyanga teiekkürler dermiş gibi baktım oda sorun değil bakışı yaptı hoca "tamam yeter bu kadar inin aşşağı size ben başka bir ceza vericem" dedi ve yürümeye başlayınca herkes peşinden gitti okulun ilk günü bu neydi ya "iyimisin" jiyanga sadece kafa sallayarak cevap verdim. Bize okulun bir kaç yerini gezdirdi deli artık bundan sonra ona deli diyecem "evet okulumuz heryerini gezdiniz burasıda son yer kantin birazdan zil çalar oturun kaynaşın sonrada kulüpleri seçeceksiniz" kulüpmü ne kulübü ya "tamam mı" diye bağırdı herkes "tamam" dedi kantinin kapısına doğru gidiyordu yanımdaki jiyanga döndüm ve "bizi unuttu deli" dedim ama demez olaydım  "hey siz ikinizin kulübünü ben seçicem" aha sıçtık "hay amına koyayım şom ağzına sıçayım sesin salak bi sus sus" jiyangın dediklerine ne kadar şaşırsamda haklıydı şom ağzıma soksunlar "hey selam" jiyang hemen dödü ve "selam ben jiyang" yavşağa bak ya nasıl kız sesi duyunca kızgınlığı gitti piçin "bende seoyoon" kız bana baktı "ya sen" elini uzattı "yibo" diyip geri çekildim elini tutmak istemiyordum "peki" dedi ve elini geri çekti. Kantindeki masalardan birinde oturuyorduk ben kulaklığımı takıp müzik dinliyordum jiyang ve seoyoon konuşup gülüyorlardı "hey sende bize katılsana hem ne dinliyorsun" dedi ve yaklaşıp kulaklığımın birini çıkarıp kendi kulağına takıyordu şarkıyı durdurup elinden aldım "pek dinlediğim bir şey yok tüm hepsini seviyorum" dedim. (bende öyleyim haha ne varsa sevip dinliyorum) zil çalıyordu "öylemi bende hepsini dinlerim müzik bir insanın hayatını temsil eder" ha benimle aynı düşüncedeydi "evet bencede öyle" dediğimde gülümsedi ve sanırım benimle anlaşabilmesine sevindi bende öyle oldum ilk defa birisiyle muzik zevklerimiz aynı "Wang yibo" diyip elimi uzattım oda gülümseyerek karşılık verdi "kim seoyoon" "o zaman anlaştık bundan sonra üçümüz takılıyoruz " "olar" diye bağırınca hepimiz güldük taki o üçlünün kantinden içeri girdiğini görünce gülmem gitti ve maskemi tam kapattım (ne zaman indirdin sen o maskeyi) "bişeymi oldu" "ne hayır" anlamaz bakışlar attılar sonra kantinden içeri bizim deli girdi "siz iki manyak gelin buraya" diye bağırınca tüm herkesin gözü bizim üzerimizdeydi ve ben bundan nefret ediyordum tüm gözlerin üzerimde olması (aklıma kerimcanın peşimdeler peşimdeler şarkısı geldi aklıma lan dmsmns) "buyrun hocam" dedi jiyang ama dahada sinirlenmiş görünüyordu "hoca ne hoca hoca camide bana ming gıgı diyeceksiniz" adı ming miydi bu delinin "tamam ming gıgı" dedik ikimizde "aferim" "peşimden gelin" dedi ve kantinden çıktı jiyanga baktığımda hadi diye baktı ve peşinden gitti son bir kez arkama baktığımda zhan bana bakıyordu göz göze gelince hemen jiyangın yanına koştum. Bizi bir odaya getirmişti deli "burası bu sene açılmış olan gezi kulubü bu külüpte olacaksınız" "gezi kulübümü" ikimizde aynı anda söylediğimizde şaşırıp birbirimize baktık bu delinin bizi en kötü yere göndercek sandık gezi kulübü çok iyiydi "evet gezi kulübü bir sorunmu vardı" "hayır ming gıgı bir sorun yok sadece bizi daha kötü bir yere atacaksınız sandım" dedim jiyang bir anda bir tane kafama geçirdi ve kulağıma yaklaşıp "salakmısın oğlum sus" hemen sustum ve deliye döndüğümde gülüyordu "artık dayanamayacağım" baya baya katıla katıla gülüyordu karşımızda ben neler oluyor diye jiyanga baktığımda oda anlamaz bakışlarla deliye bakıyordu bana yaklaştı "lan hocayı delirttin sonunda ha" "olumsaten deliydi ben sana dedim dinlemedin" dedim ve geri çekildim deli ayağa kalktı ve gözyailarını sildi o kadar güldüki gözünden yaş geldi "ben hoca değilim sadece bu külübe kimse katılmıyordu bende eğer siz iki yakışıklı katılırsa kızlarda gelir diye düşündüm ve bu oyunu oynadım ama siz baya komiksiniz" ne buda ne şimdi herşey şakamıydı yani "ama herkes" "evet ben burdaki üst sınıflardan ming kimse beni tanımıyor bu yüzden herkes hoca sandı" jiyanga baktığımda çok sinirli gözüküyordu ama haklı bende çok sinirlendim şerefsiz it ya bizi tüm herkese rezil etti piç jiyang bir anda "seni piç buraya gel lan" dedi ve mingin yakasından tuttu tam yumruk atacaktıki onu tuttum ve "dur yapma okulun ilk günü gerçekten kovulmayalım" dedim oda bıraktı ama ben dayanamayıp bir tane has bir yumruk geçirdim "hakettin piç" yere yığılmıştı kafasını kaldırıp bana şaşkınca baktı "hadi gidelim jiyang" dedim ve ona baktığımda oda şaşırmıştı güçsüz biri gibi duruyordum ama yani bende güçlüyümdür "ya bari bıraksaydın ben de vursaydım" ona güldüm ve "başka zaman artık" kapıya doğru yöneldim ve kulpu çevirdim "hey sinirinizi çıkardınız bari şimdi kulübe katılın kimse katılmıyor eğer bu senede katılım olmassa müdür kapattırıcak" ona doğru döndüm gerçekten üzgün görünüyordu jiyanga baktım oda üzülmüş görünüyordu "ne dersin katılalımmı" "sen katılacaksan bende varım" dedi kapıyı kapatıp tekrardan içeri girdik masadaki kağıtları uzattı kağıtşara bilgilerimizi doldurup verdik ve odadan çıktık. Kantine geri dödün seoyoon ordaydı bizi görünce koşarak yanımıza geldi "neler oldu iyimisiniz" ikimizde birbirimize bakıp katıla katıla güdük sonunda kendimizi tutamadık seoyoon bize anlamsız anlamsız bakıyordu "hey neler oldu banada anlatın" bir masaya doğru geçtik oturduk ve herşeyi onada anlattık hep beraber katıla katıla güldük bir anda masaya bir çift el sert bir şekilde çarpınca hepimiz sustuk ve oraya baktığımızda bu haoxuan dı "çok ses çıkartıyorsunuz" zhande burdaydı ve bana bakıyordu hemen şapkamı iyice aşşağı çektim biraz hareketlendi ve yanıma doğru geliyordu ne yapmalıyım kalkıp kaçmakmı yoksa beni tanımasınımı beklemeliyim tam arkamda durdu ellerini omzuma koydu ve sıkmaya başladı "ne yaptığınızı sanıyorsunuz zorba falanmısınız" jiyang bir anda ayağa kalkıp bağırınca irkildim zhan ellerini dahada sıkdı ve kulağıma doğru eğildi kulak olmaz lütfen kulak fetişim var (fetiş smsjgavmdpfbs) huylanıyordum "korktunmu" kafamı hayır anlamında salladım ama o dahada yaklaşıp nefesini kulağıma veriyordu off bu viraz azdırıcıydı "hey burda rahatlayamassın ama iatersen seni rahatlatabilirim" dediği şeyle kendime geldim ve ayağa kalkıp onu ittim "ne istiyorsunuz bizden ya" seoyoon lafa atıldı zhan hiç birşey demeden bana bakıyordu bende hiç birşey demeden uzatmadan arkamı döndüm ve çıkışa doğru yürümeye başladım bu hiç iyi değildi ondan nefret ediyorum piç "bizide bekle" jiyang arkadan bağırınca durdum ve gelmelerini bekledim. Çimenlere oturmuş kimse bir şey demiyordu "bu okula gelmeden önce onları iyi biri sanardım hatta yakışıklı olduklarını bile savunmuştum ama artık öyle düşünmüyorum" diye ilk konuşmayı başlatan seoyoondu "ya birde dün bir lız gelmiş bende bunlar için kavga etti neymiş çok yakışıklılarmış ha ben daha yakışıklıyım" ne bir dakika bunu tek ben anlamış olamam "ya yoksa sen" aha valla kaos olacak galiba "hot_boy senmisin" "senmisin" dedim "ya yoksa sende ateşli_girl misin" "senmisin" dedim sonra ikisi birden "kes şunu" dediler bana ben ne dedim ya "iyi tamam" "evet ateşligirl bendim ve gerçekten eğer hotboy sensen haklıymışsın onlar bir boka yaramayan üç salaklar" "ha ben sana dedim ben daha yakışlıyım diye al işte gördük" jiyang öyle dedi ve yine derin bir sessizlik çöktü. Dersler bitnişti saten bizim ilk günden pek ders yoktu bu yüzden ben hepsinden erken ayrılmıştım ve eve doğru yine kulaklığımı taktım ve yürüyordum işte saten başka yapacak bişey yoktu eve vardığımda tabiki evde kimse yoktu herkes işteydi. Bonyoya girdim elimi yüzümü yıkadım kıyafetlerimi çıkarup bir duş aldım ve çıktım pijamalarımı giydim ve mutfağa geçtim açtım her evdede olduğu gibi bizim evdede abur cubur dolabı vardı ordan bir iki bir şey alıp odaya geri döndüm yatağa abur cuburları bıraktım ve bilgisayarı açıp film izlemeye başladım.

Sonu biraz değişik aldu ama neyse bu günlük böyle olsun yazım yanlışları için kusura bakmayın yarın sınavım var göütüme gireceği için hazırlanmam gerek sınavı olanlar hepinizin götüne girmişke by

Melody / YİZHANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin