2I Garkenez

188 18 55
                                    


Sabah olduğunda Fred ve George aynı anda uyanıp, her zaman yaptıkları gibi senkronize hareketleri sayesinde yatakhanedeki diğer 7. sınıfları bir kez daha şaşırttılar. Lavaboya yollanarak yüzlerini yıkadılar, birkaç üçüncü sınıfı pijamaları üzerlerinden çıkmasın diye lanetlediler ve sonra formalarını giydiler. Kahvaltı etmek için elleri ceplerinde, ortak salona indiler.

Ron -her zamanki gibi- beş dakika sonra dünyadaki bütün yemekler yok olacakmışçasına ağzına birkaç sosis tıkmakla meşgul görünüyordu. İkizler onun iki yanına oturup kollarını omzuna attı.

"Biraz yavaş ol kardeşim-"

"...Yoksa o sosisleri ağzına değil-"

"...Başka yerlerine sokacaksın."

Ron'un karşısında oturan Harry güldü, Hermione ise ikizleri başıyla onayladı. "Kahvaltının ayaklanıp bir yere gideceklerini sanmıyorum."

Ron söylenenleri kulak ardı etti ve son hız yemeye devam etti. O sırada yanlarına her zamanki hayalci bakışlarıyla Luna Lovegood yaklaştı. Saçlarını yandan örmüş olması dışında gayet normal görünüyordu.

"Selam çocuklar," dedi, yine o her zamanki hülyalı sesiyle. "Nasıl gidiyor?"

Hermione çatalını bir zeytine batırdı ve gülümsedi. "Hepimiz iyiyiz Luna. Sen nasılsın?"

"Selam-"

"...Lovegood, pek bir farklılık yok aslında-"

"...Ama örgü sana yakışmış," diye tamamladı George Fred'i. Fred George'a tuhaf bir bakış attı, bunun sebebi ise "Örgü sana yakışmış," saptamasının George'dan beklenmemesiydi. George ise omuz silkti ve yemeğine geri döndü.

"Teşekkür ederim Hermione, George, Fred. Gayet iyi sayılırım ama hımhımlar ders notlarımı çalmış. Ginny'den onunkileri ödünç almıştım ve şimdi de geri verecektim." Elindeki parşömen tomarını gösterdikten sonra iri mavi gözleriyle Gryffindor masasını taradı. "Ama burada değil herhalde."

Ginny'nin yokluğunu yeni fark eden beşlinin hepsi kaşlarını kaldırdı ve etrafına bakınmaya başladı. "Birazdan gelir herhalde," dedi Hermione ve tesadüfi bir şekilde Fred ile göz göze geldikten sonra yüzünü yeniden sarışın kıza çevirdi. "İstersen onları bana ver Luna,  Ginny'e ulaştırırım."

"Pekala, teşekkür ederim. Afiyet olsun çocuklar!"

Luna parşömen tomarını Hermione'ye uzattı ve etrafına hülyalı hülyalı bakınarak büyük salondan çıktı. Ron da o sırada ağzına bir yumurta daha tıktı.

"Şu parşömeni-"

"...yiyecek kadar-"

"...açsın gerçekten."

Fred George'un kulağına eğildi ve mırıldandı: "Parşömen demişken, ben dün gece Aurora'ya mektup yazdım ama göndermeyi unuttum. Yatakhaneye çıkıyorum."

Fred ayağa kalkıp herkese afiyet olsun dedikten sonra büyük salonun çıkışına doğru yürümeye başladı. Üzerine lanetle yapıştırılmış ördekli pijamalarını hala giyen bir çocuk yanından öfkeyle geçtiğinde tek yaptığı muzip muzip sırıtmak oldu.

"Bunu siz mi yaptınız?" diye sorduğunu duydu Hermione Granger'ın, ama kıza dönüp bakmayacak kadar meşguldü kafası. Hermione ufak eğlencelerine bile çıkışacak kadar katı bir kız olabiliyordu bazen. Açıkçası bu yaz kovukta geçirdikleri bolca vakitten sonra herkesçe beklenen yakın arkadaş olmalarıydı ama değillerdi. George ve Hermione'nin yakınlık seviyesi Fred ve Hermione arasında söz konusu değildi, sebebini ise ikisi de bilmiyordu. Ne zaman yalnız kalsalar ya da birebir bir muhabbet içine düşseler rahatsız ve utangaç bakışlar atmaya başlıyorlardı etrafa; bu Hermione için normal sayılsa da Fred için anormaldi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 17, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Aurora I FremioneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin