Bu kitabin bendeki yeri çok farklı.
Çok farklı duyguları tada tada okudum.
O yedi çocuğun hikayesi kalbime dokundu resmen.
Bazen onların acısıyla ağlarken göz yaşlarımı silmeden kahkahalarla güldürdü beni.
Hepsininin hikayesi acılarla örülmüş bir ağ gibi ama her şeye rağmen hayata ve bir-birlerine tutundular, ve başka çocukların hayatlarına dokundular.
Yankı: gurubun beyni; zekasıyla kendine hayran burakıyor insani, ama o kadar robotlastirilmiski düşünülmeyi unutmuş. Bazen diğer sokak nöbetcilerine kızıyorum bu yüzden, çünkü onların gözünde yankı her zaman bir yolunu bulur, her zaman çözümü vardır, hep başınin çaresine baka bilir, ona düşünülmenin ne demek olduğunu helin öğretecek...
Helin: hep hayitinin 3 ayrildigini der; cocukluğu, kozanin askeri oldugu,
Ve sokak nobetcilerinden sonrası...Koza: çözülemeyen bir gizem benim için o hala, ama sanki yakının bir kopyası ikizi gibi...
Işik: gurubun bence en güçlüsü en dayanıklısı.
Mutlu: gurubun eleri; kahkaha kaynağı, sadece sözleriyle savaşan aslında göründüğünden çok zeki olan mutlu.
Bartu: ah bartu ah gurubun yumruğu;
Yaşça en büyüğü ama hiç büyümeyen çocuk.Lâl: gurubun ayakları ve sessizliği,
Herkes ona çok on yargılı ama oda her kes gibi, hepsi gibi yaralı. (Lâl'i sevin tamamı?.)Hepsini sevin çok sevin çünkü hepsi sevgiye çok aç.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kendin'i Okutan Kitaplar...
Randomokuduğum kitapları hem unutmamak hemde okumak isteyenlerin fikir sahibi ola bilmelerine yardımcı olmak amacıyla yazdım...