Fice başlamadan önce bir şey söylemek istiyorum. Bu fic aslında diğer hesabımda yayımladığım ve yetişkin içerik uyarısı yaptığım halde şikayet edilip silinen bir fic. Arkadaşlar eğer smut vb şeyler okuyamıyorsanız çıkın gidin kitaptan, şikayet edip tüm emeklerimi çöpe attırmaya ne gerek var?
Üstelik normal bir smut, rahatsız edici bir şey yok. Tekrardan aynı şeyleri yaşamak istemiyorum, umuyorum ki bu defa da hayal kırıklığına uğramam.
İkinci olarak tekrardan yazmamda bana yardımcı olan GodOfWiness bebeğime buradan teşekkür ve öpücüklerimi yolluyorum 🥺💜
Yorum yapmayı unutmayın tamam mı? 🥺👉🏻👈🏻
İyi okumalar 🌙
"Jeongguk, şu dosyaları hemen Bay Kim'e götür. Acele et geç kaldık!" koridorun sonunda elindeki dosyalarla, yolduğu saçlarıyla ve yamuk gözlüğüyle bana bağıran Bayan Choi'ye bakıp başımı sallamış ve koşar adımlarla yanına gidip elindeki dosyaları almıştım.
"Bunları Bay Kim'e verip imzalattıktan sonra katalog çekimlerinin yapıldığı yere gelmen için tam beş dakikan var." dedikten sonra ince topuklu ayakkabılarıyla koridorda koşmaya başlamıştı. Bende hızlı adımlarımı asansörün olduğu kısma yöneltmiş, düğmeye ard arda basarak beklemeye başlamıştım.
Fakat 18.katta olan asansörü beklemek yerine merdivenlere yönelmiş koşa koşa çıkmaya başlamıştım. Beş kat, tam olarak beş kat merdiveni koşarak çıkmış nefes nefese koridorun sonundaki büyük kapıya ulaşmıştım.
Bir kaç saniye soluklanmak için beklemek istesem de sınırlı vaktimin olduğu gerçeği buzlu su misali yüzüme çarpmış, bu nedenle yumruk haline getirdiğim elimi kapıya iki defa vurup nefeslerimi düzene sokmaya çalışmıştım.
"Gel" dedi kalın sesiyle. Kuruyan boğazım nedeniyle yüzümü buruşturarak yutkunmuş ve kapıyı açarak içeriye girmiştim.
Ardımdan kapattığım kapıya bir defa bakmış ve önüme dönmüştüm. "Bay Kim bunları imzalamanız gerekiyor." dedim hızlı adımlarımla siyah büyük masanın önüne gelmiş ve adımlarıma tezat olarak yavaş bir şekilde dosyaları masaya bırakmıştım. "Jeongguk" dedi. Sesi sertti, hayır hayır Bay Kim genel olarak sert bir adamdı.
Kolay kolay gülmez, kendinden ödün vermezdi. Bu şirkette ondan herkes tırsar, gözünden düşen buraya bir daha adım atamazdı. Bir buçuk, tam bir buçuk aydır burada Bay Kim'in özel sekreterliğini yapıyor, tüm işlerine ben koşuyordum. Yorgunluk bedenime karabasan misali çökse bile çalışmaktan vazgeçmiyordum.
"Beni bu aptal dosyalar için mi rahatsız ettin?" kaşlarımı ve aynı anda eğdiğim başımı da kaldırdım. "Ama imzalamanız gerekiyor efendim." dedim sesimi sabit tutmaya çalışırken. Dedim ya bu şirkette ondan korkmayan yoktu.
Sert tutumu bende etki yapıyor, genellikle önündeyken başımı kaldıramıyordum. Kara deliği anımsatan göz bebeklerine bakmak benim için intihar gibiydi, bense korkaktım.
"Ah" dedi uzatarak. Başımı kaldırsam bile gözlerine inatla bakmıyordum ki Bayan Choi'nin çağırdığı yere çoktan geç kalmışım gibi hissediyordum. Tanrı'ya şükürler olsun ki Bayan Choi'de Bay Kim'den korkuyordu.
"Elim bu dosyaları imzalayamayacak kadar ağrıyor. Tüh ne yapsak ki?" diye sordu arkasına yaslanıp pahalı sandalyesinin sırt kısmının eğilmesini sağlarken. Karamel rengi uzun saçları dökülüyordu siyah sandalyeye.
"O zaman ben Bayan Choi'ye söylerim." dedim bir adım geriye atarken. "Geçmiş olsun efendim." derin nefes alışını hissettim, kulaklarım pürüzsüz sesini işitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sinner Boss | Taekook
FanfictionYetişkin içerik! Taehyung'un biricik asistanı Jungkook... 280321