Herkes bir garip

16 3 2
                                    

Dün geceki kavgadan sonra Alarmin kulak tirmalayan çigliklari arasinda uyandi Evin, Hemen dusa girdi, hazirlandi, Sevtap'in kahvaltisini hazirladi, Toprak sabah babasyila birlikte çikiyordu ve Sevtapi da okula Evin götürüyordu. Sevtap belli ki hala uyuyordu, uyandirmak için odasina gitti;
-Sevtap, hadi uyan kizim
-Anne?
-Efendim
-Babam nerede?
-Babam mi? E- baban ise gitti kizim
-Bugün beni sen mi götüreceksin?
-Evet, her zamanki gibi...
Sevtap yüzünü eksitip Evine bakti bir süre, sonra yatagindan kalkip hazirlanmak için dolabina yöneldi. Herhalde uyku sersemi bir seyler saçmaladi diye düsündü Evin.

Okulun önüne varip Sevtabi biraktinca okulun önünde Sevtabin arkadaslarindan birinin babasinin kendisine selam verdigini fark etti Evin. Günaydin demek için yanina gitti;
-Günaydin Evin Hanim
-Günaydin Fikret Bey
-Caner yok mu bugün?
-Hayir..?
-Hayirdir, hasta filan mi?
-Sanmiyorum..?
-Hmm Tamamdir, iyi günler o zaman Evin Hanim
-Size de iyi günler
-En kisa zamanda sizi ailecek bekliyoruz, hem Sevtapla Begüm de sevinir
-E-evet, insallah en kisa zamanda.
Yüzüne yapmacik bir gülümseme yapistirip arkasini döndü ve yürümeye basladi,  Fikret beyle su ana kadar selamlasmakdan öte bir muhabbetleri yoktu, ayrica Canerle nereden tanisiyorlardi? Ve neden sanki Caner hergün Sevtapi birakmaya geliyor gibi konusuyorduk? Sevtap da sabah böyle davranmisti. Adamin kafasi güzel herhalde diye geçirdi içinden ama hiç de öyle durmuyordu. Okul duragin önündeydi buraya kadar taksi ile gelmislerdi Evin otobüsü beklemeye basladi. O sirada Fikret Bey tekrar seslendi;
-Araba bakimda falan mi?
-Hayir, Caner'de...
-Arabayi Caner'e birakmaya ne kadar ince bir davranis, tabi siz de haklisiniz O da adam basina sabahtan aksama kadar çalisiyor hep disarida, zaman güvenli degil efendim, sapiklar caaniler hep ortada dolasiyor basina bir sey falan gelir Allah korusun.
Evin saskinligindan ne yapacagini, ne söyleyecegini bilemiyordu, sadece hafifçe basini öne sallayarak onayladi,
-Isterseniz sizi ben birakayim is yerinize kadar.
-Çok tesekkürler Fikret Bey, otobüs zaten gelmek üzere
-Tamamdir tekrardan iyi günler
-Size de
Tanrim ne olur böyle! Evet, evet artik netlesti, bu adamin kafasi güzel, diye geçirdi kafasindan Evin, az sonra otobüs geldi ve Evin bindi, iki üç tane Bos koltuk vardi, Evin but tanesine geçip oturdu, henüz otobüs yeni harriet etmeye baslamisti ki arkadan cirtlak bir kadin sesi;
-Bu kadin halinle utanmiyor musun su genç Beyi ayakta bekletmeye?
-B-ben mi?
-Evet sen ya! Baska kim olacak?
-Ben... Anlayamadim..?
-Bir de anlayamadim diyor, terbiyesiz! Kalk ta su bey otursun
Parmagiyla ayakta duran yirmilerinde bir çocugu isaret  ediyordu çocuk elini telasla iki yana sallayip "Hayir lütfen kalkmayin Ben ayakta rahatim" diyorsun kadinsa Evine israrla kalkmasini söylüyordu. Evin olanlari anlamaya çalisirken arkadan bir erkek sesi duyuldu "Bey degil Adam!" Az önce Evin'e bagiran kadin bunu diyen hafif sisman, gözlüklü gence döndü "Üfff biktim six maskülistlerden ha Bey ha Adam ne fark eder? Kibar olalim diyoruz yine laf yiyoruz" dedi ve sonra Evin'e döndü "Sen de kalkmazsan kalkma! Bana ne be! Iki kibar olalim dedik yine suçlu biz çiktik!" O sirada Evinin inecegi duraga vardi otobüs. Evin nasil oldugunu anlamadan kendini otobüsün disinda buldu ve derin but nefes aldi, sonra gözlerini havaya dikti ve "Allahim ne oluyor? Lütfen bana yardim et!" Diye mirildandi ve is yerinin merdivenlerine dogru yürümeye basladi...

Dünya tersine dönerse...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin