Okuyucular çoğalmış hepinizi kocaman öpüyorum. Yorum ve veto larınızı bekliyorum. :-)
Eren'den
Alesta hiç uyumadı. Güney'in kaçırılmasından kendini sorumlu tutuyor. Sonunda elinde ki kolye ile uyuya kaldı. Başını dizine koymuştu ve onun saçını okşar iken uyumuş. İçim içime sığmıyordu ama nedenmiş neydi? İçeri Mert (Alesta'nın en küçük ağabisi) bizi öğle görünce gülümsedi. Oturdu ve bana sessizce
» Onunla ne kadar süredir tanışıyorsun? Diye sorduğunda bende sessizce
» Dün, dedim kısa ve net bir şekilde. Bana hafif bir gülüp
» Nasıl yani?Dün tanıştığın birine bu kadar nasıl alıştın? Dediğinde Alesta'ya baktım ve Mert'e
» Bilmem. Pek arkadaşım olmadı. Daha doğrusu edinemem. Alesta'nın gülüşü...İnsana bağlıyor kendini, dediğinde Kerem(Alesta'nın en büyük ağabisi) kızar zannetim ama sessizce bana
» Uyudu mu? Dediğinde bende
» Kendini sorumlu tutmaktan hattap oldu ve uyudu. Hatta olucak kesin yine, dediğimde uyandı. Ona yardım ederek Oturduğumda etrafına baktı ve hüzünlü bir şekilde
» Rüya değilmiş, dedi.
Alesta'dan
Bir harap yere Eren ile adım atıyorduk. Ben her şey için kendimi sorumlu tutuyorum. İçeri girdiğimizde maskeli beş adam vardı ve Güney'in bağlı olduğunu görünce delirdim. Ona doğru gider iken adamlar silah çekti. Eren beni tutunca adamlara
» Onu bırakın! Diye bağırınca adamlardan biri kolyeyi istedi. Eren
» Ne kolyeymiş be! Bir kolye için bunlar yapılır mı? Dediğinde adam deli gibi güldü ve bize
» Bir kolye ve sonra zenginlik. Kolye yi alıyım ,dediğinde kolyeyi çıkardım ve onlara gösterirken Güney'e baktım. Sanki hiç korkmuyor gibiydi. Nen onun yerinede korkuyordum.
» ver şunu! Dediğinde aslında bir şey geldi ve ona
» Sen beni nereden biliyorsun? Dediğimde kolyeyi getirmemi istedi. Ben ona doğru gider iken Eren'in eli arka cebindeki silaha doğru gidiyordu. Ona kolyeyi verince beni hızılca yakaladı ve boynuma silah dayadı. Ony görünce Eren silahı çekti. Güney tepinmeye başladı.Benim aklımda: uzun boylu,siyah saçlı, mavi gözlü bir erkek geldi. Bir boş odada bende siyah şort ve siyah tişört vardı. Onda siyah tişört, siyah pantolan. Aynı bu şekilde iken onun elinde pilastik pıçak vardı. Bana dediklerini yaptım
»Şimdi kolumu tut ve kendini geri çek. Arkadan dizkapağımın arkasına vur. Ben düşer iken kolumu tut ve çevir, dediğinde yaptım. Ayağa kalktı ve benim gözünün önüne gelen saçımı arkaya artıp
» Süpersin, dedi.
Derin bir nefes aldım ve aynı şeyleri yapar iken adamın bıçağını aldım ve birinin bacağına fırlattım. Eren ikisinin bacağına silah steel ettiğinde diğeri siyahını attı ve ellerini kaldırdı. Polisler ve ağabilerim içeri girdi.Adam bana
» Kolunu kırdın lan! Dediğinde bir kadın polis onu kelepçeler iken
» Merak etme lan. Büyüyünce geçmez asla geçmezde kolun kopar, dedi. Polisler adamları götürür iken hemen Güney'i çözdüm ve ona sımsıkı sarıldım.
Hastahaneden sonuçlar geldi amas ben bakmadım bile. Benim kolyemin ailemizin daha doğrusu babamın değerli taki koleksiyonunun hepsinin olduğu odanın açtığını öğrendim. Oraya tenezzül etmedim. Artık yeni biri oldum. Ama hala benim aynı ben. Güney ve Eren hala benim dostlarım. Sma onların yanından taşındım ve ağabilerimin yanında yım.
Okuduğunuz için teşekkürler... Diğer bölümü okumayı unutmayın vb :-)
