Savaşın Acımasızlığı

94 3 0
                                    


Muharebe alanı her zamankinden sakin ve karanlıktı.O buz kesici soğuk iliklerime kadar işlemişti.
Etrafta yolumu aydınlatıcak herhangi bir alet olduğunu sanmıyordum. Öfkeliydim, bize aşıladıkları nefret duygusu yenilmez bir sis bulutu gibi kaplamıştı içimi. Kimseyle duygusal bir bağlantı kuramıyordum. Karşımdakine zarar vermekten korkuyordum. Şimdi ise yapmam gereken şey tam da buydu. Ateş, hava ve toprağın temsilcilerini yok etmek. Bir su kızı olarak şu anda işbirliği yaptığım bir element bulunmuyordu. Lakin bir an önce bulmam ve düşmanlarıma tuzak kurmam gerekiyordu.
Aksi taktirde ülkenin yöneticisi haline gelmek yerine 3 element karşısında sadece canım yanacaktı. Onları öldürmeden halkımı mutlu edemezdim ve bu sene su elementi yönetici olmalıydı. Ülkenin başına geçicek ve kuralları baştan yazacaktık

. Yavaş adımlarla ilerliyordum. Ellerim titriyordu. Bu titremenin sebebinin soğuk olmadığını biliyordum. Bir süre yoluma devam ettim. Üzerinde durduğum mermerin gitgide ısındığını fark etmiştim. Hava ile mermer arasındaki sıcaklık farkının sebebini anlayamıyordum.

Uykum gelmişti. Göz kapaklarım ağırlaşmıştı. Daha fazla dayanabileceğimi düşünmüyordum. Omuzlarıma bir yük çökmüştü. Mataramda kalmış birkaç damla suyu da içip, gücümü kullanarak yeniden doldurdum. Yere çöküp başımı hemen arkamdaki taşa yasladım. Sonunda beynime itaatsızlık etmiştim. Zaten kısıtlı olan görüş mesafem tamamen karanlığa bürünmüştü...

Etrafımda sıçrayan alevlerle başımı kaldırdım. Çevrem sarılmıştı. Hemen toparlandım. Yorgunluğuma yenik düşmüştüm ve şimdi ölümle karşı karşıyaydım. Alevlerin arasından zar zor seçilen iki kişinin konuşması duyuluyordu.

" Bunu halledebilirim Rebecca."
" Emin değilim Nicholas."
" Kendi işine bak. Carl ' ı öldürmek gibi mesela!" diye çıkıştı yanındaki.

Onlar atışırken belli etmeden gücümle suyu söndürmeye çalışıyordum. Yanan alev çıtırtısının sesi benim suyumunkinden daha çok duyuluyordu. Ancak Hava temsilcisi olan kız ateşi daha da körüklediğinden ateşi söndürmek olduğundan daha da fazla zaman alıyordu.

Aradan kaçabileceğim bir yol açtıktan sonra koşarak oradan uzaklaşmaya çalıştım. Fakat çocuk benim kurtulduğumu anlamış olmalı ki peşimden var gücüyle geliyordu. Güçsüz ve cılız bacaklarımı hızlı ilerlemesi için zorluyordum. En sonunda çıkmaz bir yolda kapana kısıldığımı fark ettim. Her şeyin bittiği o an gelmişti işte. Son bir kez şansımı denemek için sudan bir hortum yaparak ona yolladım ancak o sadece elini oynatmakla yetindi. Ateşiyle hortumumu birkaç saniyede yıkıvermişti.

Yaptıklarımla onu yeterince kızdırmıştım. Küplere binmişti. Yavaş yavaş yaklaştı bana. Alevi gözlerinden okunabiliyordu. Kumral saçlarını arkaya doğru attı. Gözlerimi yummuş onun yapacağı son darbeye hazırlanıyordum. Su, artık onun bu öfkesini dindirmeye yetmezdi. Gözlerimden yaşlar süzülmeye başladı. Ağlamamı durdurmak mümkün değildi.
Adımları hızlanınca o dehşet sahneyi görmemek için başımı çevirdim. Fakat beklediğim şey gerçekleşmedi. Ateş oğlanı, beni kolumdan tuttuğu gibi kavradı ve sanki yolu ezberlemişçesine devam etti. Sustum. Neler olduğunu anlamaya çalışıyordum. Demirliklerin arasından geçtik ve kayaların üstüne oturduk. Onunla çok fazla göz teması kurmuyordum.
" Beni neden öldürmedin Nicholas?" Başımı ona çevirecek yüz bulmuştum nihayet. Cevap vermemeyi tercih etti. Anlayamıyordum. Öksürdüm cevabını beklediğimi fark etmesi için.

" Öldürsemiydim?
" Sadece nedenini merak ettim."
" Üzerine vazife olmayan şeyleri aklından çıkar."

" Çok zorlanıyorum. Bu sahip olduğum güçler arasında yok." diyerek ona bir adım yaklaştım.

" Bir an önce kolay yöntemi bulmak zorundasın." Kafasını başka bir yöne çevirdi ve düşünceli bakışlarla taşları inceledi.

" Sence de bana bir açıklama borçlu değil misin?" en sonunda çıkışmıştım. Önce suskunluğunu korudu. Fakat öfkeme yenik düşmüştüm. Ayağa fırladım ve dışarı yöneldim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 18, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Elementlerin SavaşıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin