İri kan çanağı gözlerimi parmaklarımın arasında hızlıca yanmaya devam eden sigarama odakladım. Külleri her bir yana sacılsada basımda ki geçmek bilmeyen bu ağrı ve yorgunluk tüm bedenimi sarsmaya devam ederken bir önemi yoktu.
Ah yine lanet olası o his.. daha ne kadar katlanabilirim artık ondan da emin değildim.. iç geçirdim
Sigarami araladıgım nemli dudaklarımın arasına götürücegim an yabancı bir el bileğimi sıkıca sarmaladı,
-o sikik sigara kokusundan da icmenden de nefret ediyorum
geri dönmüştü tıpkı daha önceki kayboluşları gibi.
**
Hava kararmak üzereydi.. dısarıdaki ayaz eski ahşap penceremin aralığından hissedebiliniyordu.
Kafamı duvara yasladım,
aklımdaki karanlık düşüncelerimin ardında onu düşlediğim heran kalbim dahada hızlı atıyordu
Sanırım bu tükenmişlik lerle dolup tasmis bedenimin hala yasamak icin bir nedeni vardı anlaşılan:)
Aniden dışarıya dalıp giden gözlerimin önüne sabahki gelişi beliriverdi.
Onu ilk görüşümden bu yana hic değişmemişti, nasıl olurda bir insan aynı şekilde kalabilirdi ki?
Duruşu, saçları, boğazındaki melek figürlü o harika dövmesi bile aynıydı.
Yalnız baktikca icinde kayboldugum o deniz mavisi gözlerinin yerini öfke ve kin bürümüştü.
Yüzü ise onu inciten birinden intikam alırmıscasına bir tebessüm takınmıstı.
Ve onu benden başka incitebilecek biri daha yoktu.
Kör kütük aşkımın bizi ne kadar yaraladığının farkında olamamanın pismanlıgıydı bu hissettiklerim. Doğru ya geçmiş sadece bir kere yaşanır.
Yapabildigim tek şey bu ızdırap dolu senelerin yanında haftalardır belkide aylardır aksattigim ilaçlarımı tekrar içmek oluyordu.
Ama biliyorum onun için hala bir şey ifade edebiliyordum,
bunca şeye rağmen hala beni düşünüyordu.
Bense pisliğin ve değer bilmeyen biri olup çıkmıştım
"O kalbini elleri kanlı bir katile teslim etmisti"
Ama bu sefer söz veriyorum o lanet sigarayı birdaha iç(e)meyeceğim bebeğim.
Yanı başımda duran jileti elime alarak detaylica incelemeye başladım
Ne tuhaf?
Oysaki beni öldüren şey aşkım!
"Hayır seni öldüren şey kafanın içindekilerdi"
En sevdiğim şarkının nakaratını mırıldanmaya başladım
Nefret ediyorum sigara kokusundan biliyorsun kızım
Görüyorsun sigara seni bitiriyor
Ve kız geri dönen adamin nefretinden sigara tutan parmaklarının boğumlarını kesiyor
...
Mırıldanışlarımın arasında elimdeki jileti yavaşça parmaklarıma götürdüm, yüzümdeki buruk tebessüm bütün gecmisimi film şeridi gibi gözlerimin önüne sermisti.
Ardından jileti usulca parmaklarımın arasında gezdirirken daha kabuk bile baglamamıs olan yaralarımın üstüne bir kesik daha attım,
ufak bir sızının onun öfkeyle yanan gözleri kadar acı olamazdı.
