"Yavrum kalk artık" diye girdi odama annem.Yatağımdan doğrulmadan elimi yastığımın altına koydum ve saatin 11.30 olduğunu görünce gözlerimi irileştirerek baktım.Yorganı hemen üzerimden attım ve banyoya ilerledim.Annemde mutfağa geçmiş kahvaltısını yapıyordu.Babam zaten erkenden kalkıp gitmiştir.
Elimi yüzümü yıkadıktan sonra mutfağa ilerledim ve masaya kuruldum.
"Daha giyinmemişsin yavrum acele et şimdi kapımıza dayanır." deyince anneme anlayaman bakışlarımı gönderip; "Kim kapımıza dayanacakmış anne" deyince annem bana şaşkın bakışlarından birini gönderip; "Merih" dedi derin bir iç çekişle.Gözlerimi devirip karnımı hızlı bir şekilde doyurduktan sonra giysi dolabıma bakındım.Fakat ne giyeceğim diye düşünürken dizlerimin biraz üstünde biten bir elbisede karar kıldım.Saçlarımı salık bırakıp hafif makyaj yaptıktan sonra dış kapıya yöneldim.Annemin yanağına bir öpücük kondurdum ve dışarı doğru adımımı attım.
Bir araba kornası duyunca bakışlarımı oraya doğrulttum.Acaba nasıl biriydi? Ben onu görünce sevebilecek miydim? Kafamdaki deli sorulardan kurtulup öne bindim.
Deniz mavisi gözlerle karşılaşacağımı tabiki de bilmiyordum.Beni süzdü ve sonrasında çenesini sıktı.Neden böyle yaptığını sormak içimden gelse de sustum.Yaz ayı sıcağından mı bilmem aşırı terlemiştim.
Arabayı çalıştırınca yan profilinden baktım.Gözleri bir insanı etkileyecek kadar güzeldi.Minik burnu şekilli yüzüne yakışmış yanı sıra onu çok tatlı gösteriyordu.
Üzerindeki gri-mavi karışımı renkteki gömleğiyle ve siyah pantolonuyla çok şık olmuştu.
Arabayı sürmeye devam ediyorken ve ben onu hâlâ izliyorken bakışlarını bana çevirdi.Sinirli yüzüyle karşılaşınca bir an afalladım.Çok sinirli görünüyordu.Sonunda dudaklarını aralayıp; "Bu elbisenin daha uzunu yok muydu ?"diye sorunca bende cevap olarak "Seni ilgilendirmez" dedim.Dişlerini sıkıp bana bakmaya devam edince "Yola baksan iyi edersin" dedim ve o da karşılık olarak bakışlarını yola çevirdi.
^^^^^
Sonunda arabayı gelinlikçinin orda durduğunda kapımı açıp indim.İçeri girdiğimde görevli adam gülümseyerek buraya doğru geldi ve onun elini sıkıp "Hoşgeldiniz Melih bey"dedi.Melih de gülümseyerek elini sıktı ve bana döndü."Seçim senin,eğer yardım gerekiyorsa oradaki personelden iste."
deyip tekrardan adamla konuşmaya başladı.
Ah! nasılda emirler veriyor isteyince.
"Pardon bakabilir misiniz"dedim kadın personele.Yanıma gelip gülümsedi ve "Buyrun hanımefendi."deyip en güzel gelinlikleri göstemeye başladı.Hepsi de o kadar çok
güzeldi ki seçim yapamadım.
Zaten sevmediğim adamla evleniyordum neden seçim yapıyorum ki iki saat diye geçirdim içimden.
Elime bir tanesini alıp kabinlerden birine girdim ve denemeye başladım.Göğüs kısmı biraz dekolteliydi ama olsun.Kendime aynadan bakınca inanılmaz derece üstüme oturduğunun şaşkınlığını yaşadım.
Melih de yanıma gelip beni süzdü güzel gözleriyle.
"Bunu mu seçtin?" Sorduğu soruya karşı omzumu silkip "Evet bu olsun"dedim kararlı bir şekide.
"Tamam sen arabada bekle ben fiyatını ödeyip,gelirim"
Lafını ikiletmeden dışarı çıktım ve arabaya binip gelmesini bekledim.
Deniz mavisi gözleri hâlâ aklımdaydı.Gerçek hayatta olsak onunla bir yerde tanışıp bir şeyler içmeyi de isterdim aslında.Neden olmasın ki hayat sonuçta ne olacağı belli olmuyor.
Sonunda gelip arabaya bindiğinde önce göz göze geldik.Fakat bana bakmaya devam edince gözlerimi kaçırdım.O da fazla üstelemeyip arabayı çalıştırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARALI RUHUM
Short StoryBana baktı o deniz mavisi gözlerinde kaybolduğumda bir şeyler söylemek istiyordum. Fakat ne ağzımı açabiliyordum,ne de daha tutabildiğim nefesimi düzene sokabiliyordum. Uzun uzun baktı ve sonunda dudaklarını araladı.Sadece bana bir adım yaklaş...
