CURSE OF THE PİRATE QUEEN

When the Ship Started to Take Water, They Were The First Rats to Escape

Rosé
Ben planı bir kez daha gözden geçirdikten sonra amcamın sesini duydum." Haydi sallanmayın, sizi gidi deniz hıyarları. Yoksa hepinizi denizkızlarına yem ederim." Savaş birazdan başlayacak bende güvercinlerin ayağına bizim bayrağımızı bağladım, Çinli korsanlar bu savaşı kendilerinin kazandığını sandığı sırada ben işareti yollayıp kızları çağırıcam. Savaşın başladığını amcamın Peter'e seslenmesi ile anladım."Peter! İplerle gelenlerin hepsini suya postala denizkızları bugün ziyafet çekicek."dedi ve gülmeye başladı. O güldüğü sırada bir Çinli korsan amcama arkasından saldırmak üzereydi, bende üzerime gelen Çinli korsanı halledip amcama koşmaya başladım, son anda yetiştim. Eğer yetişemeseydim amcamı da kaybederdim ve ben buna dayanamazdım. Amcam anlamış olucak ki birden arkasına döndü bende çok sinirlenmiştim, ama yine de alaya alarak şunları söyledim."Aklın neredeydi ihtiyar kurt az kalsın ölücektin, sonra kim bize gemi ve tayfa vericekti ha, sözünü tutmadan ölemezsin." Bunun üzerine amcam biraz güldükten sonra şöyle dedi. "Merak etme bu ihtiyar kurt sözünü tutmadan hiçbir yere gitmez, hem sonra güzel kadınlar beni bekler." Amcamın her zaman ki halleri, sabır dilercesine yüzüne bakıp, başımı sağa sola salladım. Aslında amcam o kadar da yaşlı değil. Çok genç 30'lu yaşlarında falan ama neyse savaş devam ediyor. Her şey tam istediğim gibi oluyor, Çinli korsanlar kazandığını sanıyor. Ben hemen kamarama gizlice girip ayağında işaret bayrağı olan güvercinleri saldım ve kızlara işareti yolladım. Amcamlar da onlara düşeni yapıyorlardı yani işaret bayrağını görmemeleri için direniyormuş gibi davranıyorlardı, ve sonunda diger kızlar da geldi. İşaretimle birlikte Jisoo unnie Çinli korsanların gemilerine top atıyordu, Çinli korsanlar neye uğradıklarını anlayamadan ikinci bir darbeyi de yine Lisa ve Jennie unnie me yaptığım işaretle kaptanlarını rehin almamızla yaşadılar. Birkaç tayfayı da rehin alıp, gemilerini kendi gemimize bağlamamızla kazanan biz olmuştuk. Jisoo unnie, Jennie unnie ve Lisa bizim gemimize kutlama için geldikleri sırada gözüme bir şey takıldı. Bizim mürettebatımızdan biri Çinli korsanlara yardım ediyormuş meğer, bak sen şu haine hemen gidip ipleri çözeceği sırada, bıçaklarımdan birini çıkartıp eline attım. Birden çığırmaya başladı, bende "Ne yaptığını sanıyorsun sen !? Pis hain!" Dememle amcam ve kızlar yanımıza gelmeye başladı. Ben de sözümü devam ettirdim. "Gemi su alamaya başladığı zaman ilk farele kaçar mış. Ama sen o fareler gibi şanslı olmayacaksın." Bunu dememle çok korktu ve diz çöküp yalvarmaya başladı." Efendim, efendim ne olur affedin beni bir hata..." Lafını bitirmesine izin vermeden."Kes! Seni ve o Çinli korsanların kaptanlarını yarın sabah denizkızlarına yem edicem." "Efendim lütfen yalvarırım yap..." "Eğer biraz daha yalvarırsan seni şimdi, hemen , bu saniye de suya atarım ve denizkızlarını çağırırım."iyice gözü korkmuş olucak ki bir heykel gibi taş kesildi. Ben bu duruma sadece dudağının kenarını hafif yukarı kıvırttım. Kızlar bu gece bizde kalacak bu yüzden kamarama götürdüm onları. "Unutmayın yarın sabah kendi mürettebatımız olsun diye karaya inicez."dedim. Bunu duyan 3 kafa birden aşağı yukarı sallandı, sonra Jisoo unniem"Paln nasıldı ama? Hepsi rosé'nin planı sayesinde kaptan olucaz ha, hem de kendi gemimizin."dedi. Ardından ben bu sabah yaptığım planı kızlara nasıl gönderdiğimi düşünüp sırıtıyordum.
Flashback
(Rosé'nin mektubu)
"Sevgili korsan dostlarım! Biz amcam ile Çinli korsanlar arasında olan savaşa başladıktan yarım saat sonra size bir isaret yollayacağım. Bu işaret BLACKPINK'in bayrağının işareti bunu kuşların ayağında görür görmez hilal şekline geçip etraflarını saracaksınız ve işaretimle, Jisoo unnie topları ateş edecek, sonra Jennie unnie ve Lisa birde ben kaptanlarını rehin alacağız ve biz kazanıcaz."

İmza:Kaptan Rosé

Flashback end
Birden Lisa'nın elini koluma koyması ile düşüncelerimden sıyrıldım ve Lisa'ya döndüm."Yatmıyor musun? Bize diyorsun ama kendin dinlenmiyorsun?"
"Ah unutmuşum, bende birazdan yatarım."dedim. Sonra Lisa aklına bir şey gelmiş olucak ki bana soru sormaya başlayacağını işaret eden gözleri ortaya çıktı."Ha bu arada denizkızları ile olan antlaşmayı ne zaman yapıcaksın? Biliyorsun o antlaşma bizim için çok önemli aslında yenileme diyelim dimi? ㅋㅋㅋ"Ben bu söylediğine hafif gülüp şunları dedim."Merak etme o iş bende dün denizkızı adasına gittim gizlice ve antlaşmayı yaptım."Lisa bunun üstüne bana sinsice bakmaya başladı, o sırada da Jennie unnie ayağa kalkıp "Yeter be ! Zıbarın artık ikiniz de , yarın tayfa bakıcaz kendimize. Enerjik olmamız lazım."dedi. Bizde Lisa ile gülüp aynı anda "Emredersiniz kaptan Jennie!!"diyip gülmeye başladık. Jennie unniemse sabır dilercesine bize bakıp yatmaya devam etti, ardından Lisa da yatağa girip uyudu, bende lambayı söndürüp yatağa girdim.
Ertesi Gün
"Kızlar hadi kalkın sabah oldu. Bir Lisa bir de ben uyanığım bir de bizim büyüğümüz olucak sınız."
"Rosé haklı, bunlardan kaptan da olmaz şimdi." Lisa'nın dediği şeyle ikimiz gülerken Jennie unnie sınırlı bir şekilde kalkıp "Kimden kaptan olmaz mış be? Asıl siz ikinizden olmaz. Bu jichu da hala uyuyor ya onca sese rağmen."dedi. Aslında haklı onca ses var ve Jisoo unnie hala yatıyor. Aklıma gelen şeyle hemen Jennie unnie ve Lisa'ya döndüm."Merak etmeyin Jisoo unnie'yi yataktan kaldırıcak bir şey biliyorum."diyip göz kırptım. Lisa da ne bulduğumu anlamak için bana ne bulduğumu sordu."Lisa biliyor musun? Amcamdan bu sabah için tavuk yaptırmasını istedim." "Yaa öylemi? Ne güzel. Jisoo unnie de tavuğu çok sever , bizde." Bunu duyan Jisoo unnie "Ne! Tavuk mu? Nerede ? Ne zaman? Nasıl?"biz Jisoo unnie'nin bu haline kahkaha atmaya başladığımız sırada Jisoo unnie bize öldürücü bakışlarını yollamaya başladı. Bende durumu kurtarmak için "Merak etme Jisoo unnie tavuk gerçekten var. Ama bugün kendimize tayfa seçicektik unuttun mu?"dedim. Jisoo unnie iş mahçup bir şekilde "Ben o işi tamamen unutmuşum." "Önemli değil şimdi hatırladın hadi gidelim önce sana tavuk alalım olur mu? Kaptan Jisoo."dedim. Ve hepimiz kamaramdan çıkıp karaya yanaşmış gemiden aşağı iniyorduk, ve sonunda karadaydık burası Kral Min Kyung Hoon'un topraklarıydı. Amcam ve bizi yakalamaya çok çalıştı ama beceremedi, beceriksiz kral ㅋㅋㅋㅋ.

Evet bir bölümün daha sonuna geldik oy veren herkese teşekkür ederim. Keyifli okumalar 😘